2021 Ekim bütçe sonuçlarını nasıl yorumlamalıyız?...
Önceki gün yayımlanan ekim ayının ve Ocak-Ekim döneminin sonuçlarına ilişkin yorumlarımızı yapmadan önce rakamlara topluca bir bakalım.
Ekim 2021 Ocak-Ekim 2021 (Milyar TL)
Bütçe Giderleri 131.4 1.183.1
Faiz Dışı Giderler 117.1 1.026.5
Bütçe Gelirleri 114.0 1.104.6
Vergi Gelirleri 96.1 904.5
Bütçe Dengesi (-) 17.4 (-) 78.5
Faiz Dışı Denge (-) 3.1 (+) 78.0
Bu tabloya göre ekim ayında; bütçe ödeneklerinin yaklaşık yaklaşık yüzde 9’u harcanmış, bütçe gelirlerinin de yüzde 10’u sağlanmış, böylece 2021 yılı bütçe açığı hedefinin yüzde 7’sinde kalınmış.
Açıkçası herhangi bir şey görünmüyor ya da anlaşılmıyor. Onun için biraz daha ayrıntıya bakmak lazım.
- Bütçe giderleri ekim ayında yaklaşık onda bir artmış ama geçen yılın 10 ayı ile karşılaştırıldığında bütçe giderlerindeki artış oranı yüzde 34.6 olmuş. Yani bütçe giderleri enflasyonun üzerinde fena halde yükselmiş.
- Buna karşın bütçe gelirlerindeki artış oranı geçen yıla nazaran yüzde 22.9 olarak gerçekleşmiş.
- Oysa bütçe açığı hedefi yüzde 255 daha az gerçekleşmiş.
- Dolayısıyla faiz dışı fazla yaratılmış. Bir başka anlatımla şimdilik 2021 yılı bütçe açığı hedefinin gerisinde kalmak hedeflenmiş.
Tabloya uzaktan veya yukarıdan bakınca böyle ama biraz daha yakından bakında hiç de iç açıcı değil. Dilerseniz gelir ve gider kalemlerine bir bakalım.
- Önemli bir kalem olarak personel giderleri ödeneğinin onda biri sadece ekim ayında ve yüzde 90’ı da Ocak-Ekim döneminde kullanılmış. Yani personel ödeneklerinin sadece onda biri kasım ve aralık ayına kalmış ki bu personel ödeneklerinin aşılacağını gösteriyor.
- Aslında personel giderlerindeki oynaklık dikkat çekici. Nitekim 2022 bütçesinde de personel giderlerinde bir önceki yıla nazaran yüzde 28.2 artış öngörülmüş. Enflasyon nedeniyle hem asgari ücret ve hem de maaş artışlarının etkisi görülüyor. Ancak, personel sayısında nasıl hareket edileceği konusu anlaşılmıyor. Seçim arifesinde bu kaleme çok iyi bakmak gerekir.
- Geçen yıl gerçekleşmesinin üçte biri oranında artış olmasına rağmen mal ve hizmet alım giderleri kaleminde de yıl ödeneğinin yaklaşık yüzde 95’i kullanılmış. Yani Kasım ve Aralık aylarının kalan ödeneği sadece yüzde 5. Kamu hizmetinin sürdürülmesi adına önemli ve gerekli bir kalem.
- Yatırım harcaması kalemi olan sermaye giderlerinde Ekim ayı gerçekleşmesi geçen yılın aynı ayına göre yaklaşık üçte ikilik artış olurken 10 ayda bu artış yüzde 30 olmuş. Yani yatırım ödenekleri kullanımı artmış.
- 2021 bütçesinde en önemli kalemlerden birini faiz giderleri oluşturuyor. Faiz ödenekleri geçen yılın Ekim ayına göne bu yıl yaklaşık beşte bir artış gösterirken 10 ayda bu artış üçte bire yaklaşmış. Gerçekten faizin önlenemez yükselişi devam etmiş.
Tabloyu rakamlara boğmadan oranlarla açıkladıktan sonra ekim ayının ve Ocak-Ekim döneminin toplu yorumunu yapalım. Bu yorumu yaparken Meclis’te görüşülmekte olan ve seçim öncesinde çok önem taşıyan 2022 bütçesini de göz ardı etmeyelim.
İlk tespitimiz şu: 2021 bütçesi ödenekleri içerisinde 179.5 milyar lira ile faizler yüzde 13.3 paya yükselmiş, bu faiz rakamı 2022 bütçesinde 240.4 milyara çıkmış ve pay da yüzde 13.7 olmuş. Artık bütçenin büyük bir kısmını faizciler ya da rantiye sınıfı alıyor. Daha önce acımasızca eleştirilen duruma düşülüyor.
2021 yılı bütçe açığı hedefi 245 milyar lira olarak hedeflenmişti. İlk 10 ayda bunun sadece 78.5 milyar liralık kısmı gerçekleşmiş durumda. Aslında bu sonuca bakıp da çok olumlu veya anlamlı sonuçlar çıkarmamak lazım.
Çünkü böyle bir tablo ya gerçekçi olmayan bir bütçe yapıldığını ya da gelecek iki ayda giderlerde gaza basılacağını gösterir. Bunun sebebi elbette yaklaşan ve hatta süresinden önce yapılacağı anlaşılan genel seçimler. Genel seçimler için önden bindirmeli kaynak oluşturma hedefinin olduğu anlamına geliyor.
Bu arada Maliye ve Hazine Bakanı’nın üzerinde durduğu bütçe açığının GSYH’nın yüzde 3.5’un altında kalması yönündeki mali çıpa hedefini de unutmamak gerekir.
Yani bir taşla iki kuş vurma hedefi…