1915 Çanakkale Köprüsü’ne Hintli kaynakçı damgası
1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu projesini üstlenen Yapı Merkezi-Limak-Daelim- SK(Kore) konsorsiyumunun kurduğu “Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu Yatırım ve İşletme A.Ş.” yönetimi, COVID- 19 süreci başladığında Ulaştırma Bakanlığı’na sordu:
- İnşaatta çalışmayı sürdürmemizin bir sakıncası var mı?
Bakanlık, Bakanlar Kurulu’nda oluşan bakış açısıyla yanıt verdi:
-Sağlık Bakanlığımızın ve Bilim Kurulu’nun belirlediği tüm kurallara harfiyen uyarak çalışmaya devam edebilirsiniz.
Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu Yatırım ve İşletme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir, Başkan Yardımcısı Başar Arıoğlu ve yönetim ekibi durumu değerlendirip, çalışma kurallarını belirledi:
- “Ben ailemi görmek istiyorum, şantiyeden bir süre izin almak istiyorum” diyene kapı açık. Yalnız, geri döndüğünde 14 gün karantinada tutulacak. Şantiyede konaklayan personele virüs bulaşmasını önlememiz gerekiyor.
Şantiyedeki konaklama birimlerindeki yoğunluğu azaltma adımı atıldı:
- Çevrede oteller kiraladık. Personelimizin bir bölümünün otellerde konaklaması daha doğru olacak.
2 bin kişinin köprü şantiyesinde görev yaptığı şirkette beyaz yakalılar için de şu iş temposu kurgulandı:
-Beyaz yakalı personele “3 hafta çalış, 3 hafta izin yap” şeklinde bir takvim planladık. 3 haftalık iznin 14 günü karantina dönemi olacak.
Başar Arıoğlu, 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu projesindeki COVID-19 süreci çalışma temposunu NGN Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Erol ev sahipliğinde İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ve Astay Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Toprak’ın katıldığı görüntülü sohbette anlattı.
Arıoğlu, köprünün ayaklarının montajının kritik bir süreç olduğunu belirtti:
- Ayakların montajı, işin tamamlanma sürecinin belirleyici bölümlerinden biri. Bir aksama olmadan takvime uygun yol aldık.
Bu noktada projede Hindistan’dan gelen kaynakçıların görev yaptığını bildirdi:
- Kaynak işinin en yoğun döneminde 1200 kaynakçı görev yaptı. Şu anda 850 kaynakçı görev yapıyor. Bunların 150’si Hintli kaynakçı.
150 Hintli kaynakçıyı duyunca merak ettim:
- Türkiye’de kaynak ustası yeterli değil mi? Neden Hindistan’dan kaynakçı getirildi?
Yanıtladı:
-Köprü işinde çok üst düzey, endüstriyel kaynak yapılıyor. Projenin çelik konstrüksiyon bölümünde alt yüklenicimiz Handar adlı şirket. Kaynakçıları o şirket getirdi. Ülkemizde endüstriyel kaynak işinde sertifikası olan kaynakçı yetersizliği söz konusu sanıyorum.
Köprünün ayaklarının montajında sona yaklaşıldığını kaydetti:
- Ayakların montajı temmuz ayı sonunda tamamlanır. Hintli kaynakçılar da temmuz sonunda ülkelerine dönecek. İnşaat şu anda takvime uygun yürüyor.
1915 Çanakkale Köprüsü inşaatında Hintli kaynak ustasına ihtiyaç duyulması, mesleki eğitimin önemini bir kez daha ortaya koydu.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mahmut Özer’in “İstihdam odaklı mesleki eğitim” yaklaşımı, “mesleki eğitim merkezleri” nin yaygınlaşması, Hintli kaynakçıya ihtiyacı ortadan kaldırır mı?
Sosyal yardımlarda Anadolu’ya dönüşü teşvik etmek gerek
İSTANBUL Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, COVID- 19 süreci ve sonrası için kaynakların doğru kullanımı üzerinde durdu:
- Bu dönemde kaynakları ekonomide lokomotif görevi gören sektör ve şirketlere yönlendirmek gerekiyor.
Dünyanın sağlık krizi yaşadığının altını çizdi:
- Sağlık uzmanları ekonomik faaliyetler dahil, birçok alanda frene basılmasından yana. Buna karşılık ekonomideki oyuncular olarak, bizler ayağı tümüyle gazdan kesmemek gerektiğini düşünüyoruz.
Fabrikalarda seyrek çalışma düzeninin, sağlıkla ilgili önlemlerin maliyeti artıracağını belirtti:
- Dolayısıyla üretim eskisine oranla daha pahalı hale gelecek. Böyle bir ortamda kaynakları doğru yere aktarmamız daha önem kazanıyor. Artık kaynak israfı lüksümüz yok.
Ardından şu noktaya dikkat çekti:
- COVID-19 süreci, İstanbul’dan göçü de gündeme getirdi. Hükümet sosyal yardımları “Anadolu’ya dönüş için teşvik unsuru” olarak kullansa, İstanbul’dan göçü tetikleyebilir.
Hükümet, sosyal yardıma “Memleketine, köyüne dön” koşulu getirir mi?
Seyahatlerde ‘hasta değilim’ dönemi yaşanacak
ASTAY Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Toprak, COVID-19 süreciyle ilgili durum analizini tekstil-konfeksiyon sektörü penceresinden yaptı:
- COVID-19 krizini dünyada herkes aynı şiddette hissediyor. Avrupa iyi olursa, bizim tekstil-konfeksiyon sektörü de iyi olacak.
Mısır’a işaret etti:
- Mısır’da sektörün işleri ABD’ye bağlı. Çünkü, oradaki Türk şirketlerine ait fabrikalar daha çok ABD’ye çalışıyor.
Konfeksiyonda şirketinin hiç sipariş iptali yaşamadığını belirtti:
- Siparişler doğrultusunda üretim sürdü. Mart sonu ve nisan ayında durduk. Mayıs ayında Bolu ve Silivri’deki fabrikalarımız haftada 2’şer-3’er gün çalışmaya dönüyor.
ABD’deki İkiz Kuleler saldırısını anımsattı:
- 11 Eylül’deki İkiz Kuleler olayı sonrasında ülkelere girişte insanlar “Ben terörist değilim” diye kendini anlatmaya çalışıyordu. Şimdi de “Ben hasta değilim” dönemi başlayacak.