1618 değişikliğinde amaç sektörel değil

Kısa adı TÜRSAB olan Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği adındaki ‘Türkiye’ ibaresi kaldırılmak isteniyor. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ile Firuz Bağlıkaya arasında nedeni bilinmeyen anlaşmazlığın 52 yıllık meslek örgütü TÜRSAB’ın kurumsal kimliğine yönelik tutuma dönüşmesiyle gündeme gelen 1618 sayılı yasada değişiklik yapılması ‘Türkiye’ karşıtlığının depreşmesine neden oldu.

‘Türkiye’ ibaresi

Bakan Mehmet Ersoy’un bazı isimlerle yaptığı iddia edilen toplantıda 1618 Sayılı Yasada yapılacak değişiklikler konusunda yapılan sunumda birliğin adındaki ‘Türkiye’ ibaresinin çıkarıldığı öne sürüldü.

Diğer ülkelerdeki durum

Sunumla ilgili görüşlerini belirten TÜRSAB eski başkanlarından Talha Çamaş birlik adındaki Türkiye ibaresinin kaldırılmasının doğru olmayacağı, bu alanda her ülkede faaliyet gösteren meslek örgütlerinin ülke adıyla anıldığını belirtti ve buna örnek olarak da Almanya’daki DRV, İngiltere’deki ABTA ve diğer ülkeleri gösterdi.

‘Türkiye’ karşıtlığı depreşti

Daha önce kamu kurumlarından TC’yi silmek, kamu kurumu niteliğindeki Türkiye Barolar Birliği ve Türk Tabipler Birliği’nden Türkiye adını çıkarmak nasıl başarısız olduysa TÜRSAB adındaki Türkiye ibaresi de çıkarılamayacaktır. Nitekim Bakan Ersoy’un Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu’na verdiği taslak komisyon üyelerinin de TÜRSAB’daki ‘Türkiye’ ibaresinin kaldırılmasına itiraz etmeleri üzerine taslakta yer alan diğer maddelerde de düzeltmeler yapılmak üzere geri aldı.

Sektörel olursa değişiklik gerekli

Bu aynı zamanda 1618 Sayılı Yasada yapılmak istenen değişikliklerin başka amaçlarının olduğunu gösteriyor. 1972 yılında, bundan 52 yıl önce çıkan, o günün koşullarına göre önemli düzenlemeler getiren 1618 Sayılı Yasada seyahat endüstrisindeki gelişmeler dikkate alınarak, sektörel temelde değişiklikler yapılması gerekiyor.

Ama şimdiki girişim turizm sektörünün gereksinimi değil, kamu gücünün nedeni bilinmeyen kişisel anlaşmazlıklarda kullanılmasıdır.

‘Sivilleştiriyoruz’ aldatmacası

Öte yandan Bakan Ersoy 1618 Sayılı Yasada yapılmak istenen değişiklikler ile ilgili sunumdan sonra yaptığı açıklamada TÜRSAB’ı sivil toplum örgütü olarak konumlandırılmak istendiğini söylemiş.
Meslek örgütü TÜRSAB’ı Sivil Toplum Kuruluşu (STK) yapacağını söyleyen Bakan Ersoy acente kuruluşu ve kuruluş teminatından başlayarak bütün yetkileri bakanlıkta topluyor.

Tümünü yutamıyorsan böl parçala

1618 Sayılı Yasada yapılmak istenen değişikliğin bir amacı da barolarda olduğu gibi meslek örgütünün tümünün ele geçirilememesi durumunda O’nu bölüp parçalayarak bazı parçalarını ele geçirmektir. Yapılmak istenen değişiklik ile İki nolu baro gibi bir TÜRSAB’dan 4-5 TÜRSAB’cıklar çıkarılması amaçlanıyor. Bu da amacın söylenen ile hedeflenen şeyin farklı olduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak bu konu gündeme geldiği ilk gün söylediğimizi bir kez daha yineliyoruz: “Kem aletle kemalat olmaz”, Türkçesi kötü araçla iyi iş yapılmaz ! …