16 yılın ardından ilginç bir rastlantı
Duyduğunuz ve bildiğiniz gibi Dünya gazetesinin isim hakkı sahipleri ile yapılan Dünya adını kiralama sözleşmesinin sona ermesi ve hak sahipleri ile yapılan görüşmelerin çıkmaza girmesi sonucu gazetemiz, www.ekonomim.com adresinde yayınına devam etmeye başladı.
Köşe yazarlığı hayatıma, köşemizin isim babası da olan, değerli Hakan Güldağ dostumun önerisi ve cesaretlendirmesi ile başlamıştım ve ilginç bir tesadüf eseri olarak da ilkyazım 21 Kasım 2006 günü yayınlandı.
Yeni gazetemizdeki bu ilk sohbetimiz de ilginç bir rastlantı olarak 22 Kasım 2022 günü yayınlanıyor.
İlk sohbetimizin başlığı “İhracat Yapalım O Zaman” idi ve başlangıcı da şöyle idi;
Birçok firmada “İhracat yapalım o zaman” sözleri yankılanır.
Özellikle de piyasanın sıkıştığı dönemlerde ihracata kurtarıcı gözüyle bakılır.
İhracat bir kurtarıcı mıdır?
Bence değildir!
Diyebilirsiniz ki iç piyasada yaşadığı sıkıntıları, birdenbire ihracatla aşan kuruluşlar olmamış mıdır?
Vardır ve olacaktır da.
Peki, o zaman neden, ihracat kurtarıcı olamamaktadır?
Bunun nedeni müteşebbisin işletmesini tesadüflere emanet etmemesinden kaynaklanır.
Günümüzde de yabancı paraların artan değerleri, iç piyasada yaşanan sıkıntılar v.b. nedenler ihracatı daha da cazip hale getiriyor.
Öte yandan hep sözünü ettiğimiz, Batı ülkelerinin Uzak Doğu ile yapılan ticaretlerinde görülen kırılmalar ve yaşanan sıkıntılar nedeniyle Türk sanayicisinin ve Türk ürünlerinin, Batıda yaşanan sıkıntılara çözüm seçeneği olarak öne çıkması, ülkemiz ürünlerine karşı bir talep artışı getirdi. Bunun da katkısıyla ihracat rakamlarımız artarak 250 milyar ABD dolarına doğru yürüyor.
Ancak…
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) internet sayfasında görülen rakamlara göre Ekim ayı ihracat rakamları 2021 ile karşılaştırıldığında sadece %2,8 artış göstermiştir.
Toplam ihracat bar grafiklerine baktığımızda da artış hızının azaldığını ve aşağı yönlü olduğunu görüyoruz.
Bu ifadelerimle felaket tellallığı yapmak gibi bir çabam yok amma geçtiğimiz günlerde bir sohbetimizi sosyal medyada paylaşırken söylediğimi tekrarlamak istiyorum,
“Tedbir işimize saygıdır.”
İhracatımızın ağırlığı Avrupa Birliği (AB) ülkelerine. Bunun neredeyse yarısı da Almanya.
2023 yılında yaşanacağı kesinleşen ve 2024 yılında da bir nebze devam etmesi tahmin edilen ekonomik daralmaların etkilerini düşünmeden ihracatı kurtarıcı gibi görmek yanlıştır.
Kaldı ki bu daralmalardan en fazla etkilenecek olanın AB ve orada da Almanya olduğu çok açık.
Elbette ihracat yapmamız gerekiyor ve mutlaka yapacağız.
Amma ve lâkin dünya piyasalarını izlemeden, güvenilir kaynaklardan doğru verileri toplamadan, hangi ülkenin ekonomisinin küresel ekonomideki hareketlerden ve çalkantılardan nasıl etkileneceğine dair fikir oluşturmadan yapılacak her türlü ihracat çabası değil kurtarıcı, sırtımızda taşıyamayacağımız bir kambur olabilir.
Bu nedenle ihracat yapmayın demiyorum ve bunu benden asla duyamazsınız, ancak…
İhracat piyasası her zamankinden daha dikkatli olunması gereken zamanlara giriyor hesap kitap yapmadan, pazarları ve ekonomileri iyi incelemeden ve belki de en önemlisi kendinizi güvenceye almadan hareket etmek riskleri arttıracaktır.
Başka bir deyişle “Tedbiri elden bırakmayın.”