Z kuşağı enflasyon canavarı

Geleneksel anti enflasyonist mücadele araçlarına karşı bağışıklık sahibi, dijitalleşme becerisi sahibi ve Z kuşağının istekleri üzerinden yola çıkıp ihtiyaçlarını da karşılayamaz duruma düşürecek derecede donanımlı bir canavardan söz ediyoruz. Z kuşağı, en maliyetli yoldan bu canavarla baş etmeyi öğrenecek.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Z kuşağı enflasyon canavarı

ŞEREF OĞUZ – AKIL FİKİR

“Z kuşağı bir çek nasıl yazılır bilmiyor. Bir mektuba nasıl adres yazılır bilmiyor. El yazısı nasıl okunur bilmiyor. Bir kâğıt harita nasıl okunur bilmiyor. Hiçbir yere cep telefonlarında GPS olmadan gidemiyorlar. Demek istediğim; eğer Z kuşağı bir gün dünyayı ele geçirirse onu geri almak çok kolay olacak.  Sadece savaş planlarımızı bir parça kâğıda el yazısıyla yazacağız.”

Bu bir komedyenin sahne şovundan, Z kuşağına dair, mizahi ifade… Önceki kuşakların “zamane” küçümsemesini de barındırıyor olabilir fakat gerçeklik payı da yok değil. Fakat biliyoruz ki her kuşak, kendinden öncekileri eleştirecek, sonrakileri de küçümseyecek. Bu, enflasyon canavarı için de geçerli…

BORÇ BATAKLIĞINI SEVİYOR

Her ne kadar Z kuşağı enflasyon canavarı da eskisinden farklı davransa da nesiller üzerinde yarattığı olumsuz etki pek farklı değil. Öncelikle enflasyonun Z kuşağında yaptığı tahribata bakalım: Birincisi Z kuşağının yetişkinliğe geçişini zorlaştırdı. Borç batağına sürükledi.

Credit Karma’nın raporu bize, Z kuşağı mensuplarının ortalama borçlarının geçen yıla göre %3,1 arttığını söylüyor. Bloomberg'in haberine göre genel ortalama borçları yaşlı meslektaşlarından daha düşük olmasına rağmen, bu oran herhangi bir nesilde görülen en büyük artış.

Bu nesil, istikrar ve normalliğin peşinde… Ancak enflasyonla baş edebilme noktasında kabiliyetleri yetersiz… Belli ki deneyerek öğrenecekler. Zira enflasyon canavarına karşı birincil korunma refleksleri kredi kartını kendilerine siper etmek. Öğreniyorlar ki enflasyon canavarı, o kalkanı yavaş yavaş deliyor ve “gücü limitiyle sınırlı” bu koruma ortadan kalkınca, canavar onların üzerinde de hükmünü icra ediyor.

BORÇLANMA REFLEKSİ ZAYIF KURBANLAR

Bizim Z kuşağına geçmeden önce ABD’deki duruma bakalım; ABD'de on yılların en yüksek enflasyonu görülürken, tüketiciler giderek daha fazla kredi kartına başvuruyor. Ancak başlangıç seviyesinde maaş alan Z kuşağı çalışanları, yükselen hayat pahalılığına ayak uydurmakta yaşlı meslektaşlarına göre daha fazla sorun yaşıyor.

Ortalama kredi kartı borcu 2 bin 781 $ ile genç borçlular için en düşük seviyede olsa da hızlı artış diğer tüm kuşakları geride bıraktı. Z kuşağı sürücülerinde de aynı zamanda %2,3 ile otomobil kredisi borçlarında da en büyük artışı görüldü. 

Genç kuşaklar sadece eski kuşaklardan daha hızlı bir şekilde borçlanmakla kalmıyor, aynı zamanda ödemelerini de aksatıyorlar. Z kuşağı, vadesi 30 günden fazla geçmiş kredi kartı, ipotek, öğrenci kredisi, oto kiralama veya otomobil kredisi hesaplarında artış gören tek kuşak oldu.

PERMAKRİZ OLGUSU

Permakriz kelimesi uzun süren istikrarsızlık ve güvensizlik dönemi anlamına geliyor. Bu durum, pandemi sürecinde ortaya çıktı. Gençlere, “dünyanın fırsatlarla dolu olduğu” söylendi fakat her yerde işten çıkarmalar, yapay zekânın onları gelecekte de işsiz bırakacağı söylemleri var. Yetmiyor küresel ısınmaya karşı eski kuşaklardan daha duyarlılar, nükleer savaş tehditlerinden etkileniyorlar.

Böylesine ruh hali içinde bir de enflasyonun getirdiği ekonomik tehditler sebebiyle, yorganın altına girerek bu kâbuslardan kurtulacaklarını sanıyorlar. Hele ki geliri azalan, satınalma gücü düşen Z kuşağı, tahammülsüz hale geliyor ve “herkesi, her şeyi protesto” eden bir ruh haline bürünüyor.

TEKNO-OBUR KUŞAKLAR KOLAY AV OLUYOR

Aslında derin analizlerde ortaya çıkan şu; yükseltilen beklentileri, teknolojik yetkinlikleri ve bilgi obur yapıları bir yana genelde arzuları, normalleşmek… Ancak Z kuşağı enflasyon canavarı buna izin vermiyor zira canavarın da davranışları tıpkı Z kuşağı gibi önceki sürümlerinden farklılaşma gösteriyor.

Ataerkil ya da anaerkil toplum tanımları, çoktan demode oldu. Büyük kesimi artık kentlerde yaşayan bir düzendeyiz her birimiz. Bu ortamlarda belirginleşen olgu; çocukerkil aile yapıları… Zira satınalma kararlarının çoğuna Z kuşağından da küçükleri tanımladığımız Alfa kuşağı, yani çocuklar karar veriyor.

YAŞAMAK İÇİN Mİ ÇALIŞMALI, ÇALIŞMAK İÇİN Mİ YAŞAMALI?

Enflasyonla tanışma noktasında, Z kuşağının genel kanısı; para kazanmanın her şey olmadığıdır. Y kuşağı çalışarak var olma zihin yapısıyla geldi. Z kuşağı ise yaşamak için çalışmayı kabul etmede zorlanıyor. Hayat, ana babalarımız gibi iş ile ev arasında gidip gelmek olmamalı diyorlar.

İyi de Z kuşağı hayatın finansmanında böylesine radikal düşüncelere sahip iken Z kuşağı enflasyon canavarı da kendini burada konuşlandırıyor. Diyor ki; “senin hayata dair düşüncelerin, bana sökmez.” Diyor ki; “senin para kazanman lazım zira ben senin cebindeki bir canavarım ve sen kazanıp bana yedireceksin.”

Hatta abartarak diyor ki; “beni besleyen, senin isteklerindir.” Kısaca; Z kuşağı ebeveynleri, ihtiyaçlar üzerinden canavara karşı mücadele yöntemleri geliştiriyorken, Z kuşağı bireyleri, isteklerini budayan enflasyon canavarına karşı durmak zorunda kalıyor.

Z KUŞAĞI ENFLASYON CANAVARININ TEMEL ÖZELLİKLERİ

Z kuşağı enflasyon canavarının birkaç karakteristiğini sıralayayım;

1-Yapışkan, yüzsüz, inatçı.

2-İhtiyaçlardan ziyade istekler üzerinden kurban alıyor.

3-Tekno-hayat ile son derece iç içe… Adeta dijital bir canavar gibi finansal ağlara çökmüş durumda.

4-Daha fazla çalışıp gelir artırma yöntemiyle baş edilesi değil. Zira gelir artırıcı her faaliyet için ondan izin almak durumunda kalıyor Z kuşağı.

5-Merkez bankalarının mücadele yöntemleri, Z kuşağı enflasyon canavarına pek sökmüyor. Zira geleneksel ekonominin anti enflasyonist politikaları, tıpkı virüse karşı etkisizleşen antibiyotikler gibi yetersiz kalıyor.

Neticede; Z kuşağı enflasyon canavarı, etki alanı geniş, yapışkan, genç nesilleri çabuk etkileyen, Z kuşağı üyelerinin henüz mücadele yöntemi geliştiremedikleri özellikler barındırıyor. Kripto para silahının Z kuşağı canavara karşı etkili olacağını savunanlar da fena halde yanıldılar.

Görünen o ki Türkiye özelinde yüksek yapışkan enflasyon, onunla mücadele edenlerden daha hızlı kendini yeniliyor, dijitalleşiyor, para arzı, faiz gibi geleneksel araçlara karşı bağışıklık kazanmış gibi… Zaten böylesi yetkin bir enflasyonun, sadece Z kuşağına değil tüm topluma vereceği zarar; “hezimetle sonra ermiş bir meydan savaşından” daha beter olacaktır.

HAFTA