Veganlık ekonomiyi nasıl değiştirdi?
Küresel vegan pazarı son birkaç yılda ciddi bir büyüme ivmesi yakaladı. Öyle ki vegan gıda pazarının on yıldan az sürede 100 milyar doları aşması beklenirken, moda endüstrisinde bu rakam trilyon dolarlara koşuyor. Talep ve üretim arttıkça, vegan ürünlerin fiyatları da herkes için ulaşılabilir hale geliyor.
ŞEBNEM TURHAN
Geçen hafta sonu İstanbul’da harika bir vegan festivali geride bıraktık. Festivalde ben de veganlığın ekonomiyi ve piyasaları nasıl değiştirdiğini anlattım, elimden geldiğince. Aslında öyle büyük değişiklikler yaşandı ki son 4-5 yılda gelin bu değişime yakından bakalım.
Rakamlar farklılıklar gösterse de 2018’de 12 milyar dolar civarında olan bitki bazlı gıda pazarının bu yılı 28 milyar dolar seviyesinde kapatması öngörülüyor. 2032 yılı için ise beklenti 100 milyar doları aşması... Bu artışın noktalarından biri pandemiydi. 2020’den 2021’e geçildiğinde vegan gıda pazarı 3 kata varan büyümeye imza attı ve dünyada vegan sayısı katlandı. Bu büyük potansiyel ve talep de tüm şirketlerin bu konuda daha fazla çalışması gerektiğini gösterdi.
Pandemi kökten değişiklik yarattı
Ayrıca pandemi ile doğada yaşanan değişim hayvancılık sektörüne ve iklim değişikliğine farkındalığı artırdı. Bu artan farkındalık ve hayvancılığın çevresel etkisine ilişkin yükselen endişeler de vegan ürünlere talebin artmasını sağladı. İnsanları beslemek üzerine gerçekleştirilen hayvancılık sektörü küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 14’ünü oluşturuyor. Ve bu oranın neredeyse üçte ikisi ineklerden kaynaklanıyor. Ayrıca ineklerin yarattığı metan gazı karbondioksitten 30 kat daha güçlü ve küresel ısınmanın yaklaşık yüzde 30’undan da sorumlu.
Vegan gıda pazarı çok yakında 100 milyar doları aşacak. Buradaki en büyük etki bitkisel süt ve bitki bazlı et kategorilerinden geliyor. Alpro, Violife gibi küresel markalar peynir ve süt ürünlerinde öne çıkarken Türkiye’de de vegan gıda pazarı agresif bir büyüme gerçekleştiriyor. Bugün kendi bitki bazlı sütünü yapmayan bir market zinciri kalmadı. Itz Nuts’ın Metro Türkiye işbirliği ise bu alanda oyun değiştirdi. Tırnak içinde ‘pahalı’ olan bitkisel peynir ve yoğurt gibi ürünler çok daha yüksek üretim rakamlarına ulaştığı için artık daha ulaşılabilir fiyatlarda. Bu durum diğer markaları da olumlu etkiledi.
Karbondioksitten tereyağı üretti
Vegan gıda pazarında bir diğer önemli rol teknolojinin. Tarım ürünlerinin yanı sıra biyoteknoloji start up’lar bitki bazlı gıdalarda oyun değiştirecek işlere imza atıyorlar. Özellikle UPSIDE Foods, tamamen hayvansız bir hücre büyütme ortamı geliştiren öncü firmalardan biri. Diğer bir yandan, Good Meat (Eat Just’ın bir kolu) ve diğer bazı şirketler de benzer hayvansız çözümler geliştiriyor. Bu tür ilerlemeler, hayvansız üretim teknolojilerinin ticarileşmesine yönelik büyük bir adım olarak görülüyor ve endüstrinin sürdürülebilirliğini artırmaya yardımcı oluyor. Ayrıca teknoloji öyle geliştirdi ki ABD’li start up Air Protein, 1970’lerde NASA bilim insanlarının havadan gıda projesini geliştirerek havayı bitkisel ete çevirmeyi başardı. Ürünün raflara çıkması çok yakın. Bill Gates desteklediği başka bir start-up Savor karbondioksitten tereyağı üretti. Şirketin ürünü kilogram başına 0,8 g CO2 eşdeğerinden daha az; kıyaslama yapmak gerekirse yüzde 80 yağ içeren gerçek tuzsuz tereyağının karbon ayak izi kilogram başına 16,9 kg CO2.
Moda sektörü daha hızlı büyüdü
Vegan ekonomi sadece gıdadan ibaret değil elbette. Modayı ve hızlı giyimi de oldukça değiştirdi veganlık. Dünyada hayvan dostu ve sürdürülebilir moda seçeneklerine ilgi arttı ve bu da yeni materyal inovasyonlarını destekledi. Örneğin, muz lifleri, mantar ve kaktüs derisi gibi yenilikçi bitki bazlı malzemelerden üretilen vegan giysiler ve ayakkabılar, sektördeki popülerliğini artırdı. Türkiye’de de hatırlayın elma derisinden üretim yapan Prev hepimizin göz bebeği. Gucci, Stella McCartney gibi lüks markalar da dahil olmak üzere birçok marka, vegan ürünlere yatırım yaparak pazarda büyük bir dönüşüm gerçekleştiriyor. Etik olarak vegan olmasa ve beslenmesini buna göre yapmasa da tüketicilerin gerçek deri ve kürk konusunda hassasiyeti daha yüksek. Özellikle zulüm içermeyen hayvan refahını önceliklendiren, hayvanlar üzerinde test yapmayan şirketler küresel çapta tercih ediliyor. Vegan moda pazarının 2023'te büyüklüğünün 490 milyar dolar seviyesinde olduğu tahmin ediliyor. 2024’ü 518 milyar dolar ile tamamlaması öngörülüyor. 2024’ten 2032 yılına kadar yıllık bileşik yüzde 7’nin üzerinde büyüme göstermesi tahmin ediliyor. 2032 yılında ise 880 milyar dolara çıkması ve kısa zamanda 1 trilyon doları aşması bekleniyor.
Tavşan Ralph’i korumak hepimizin elinde
Hepimiz Tavşan Ralph’i hatırlıyoruz değil mi? Save Ralph kısa filmi oldukça büyük bir tepki yaratmıştı. Umarım hala daha hayvanlar üzerinde denenen kozmetikleri kullananlar bulunmuyordur. Bu gibi farkındalıkların artması vegan ve etik kozmetik pazarını da büyüttü. Küresel vegan kozmetik pazarı büyüklüğü 2023'te 17.12 milyar dolardı, 2024'te 18.20 milyar dolar olarak hesaplandı. Vegan kozmetik pazarının 2033'e kadar yaklaşık 31.6 milyar dolara ulaşması ve 2024'ten 2033'e yüzde 6,32'lik bir bileşik yıllık büyüme oranıyla artması bekleniyor. Vegan kozmetik pazarının genişlemesini yönlendiren ana faktörlerden biri, tüketicilerin hayvanlara zulme karşı olması ve hayvansal içerik içermeyen kozmetik ürün arayışına girmesi... Ürün bazında sadece vegan cilt bakımı segmenti, kozmetik pazarına 2023 yılında yüzde 36'dan fazla katkı sağladı.
Türkiye kadar tasarruf etmek mümkün
Birleşik Krallık için yapılan araştırmaya göre Birleşik Krallık’ın en kalabalık 10 şehrinde yaşayanlar sadece haftada 1 öğün et yemeğini bitki bazlı olarak değiştirse ülkenin sera gazı emisyonlarını yılda 19.2 ton azaltabilecekler. Araştırmaya göre sadece emisyon azaltmasının büyüklüğü 6.1 milyon arabayı yollara sürmemeye veya 1 milyar duşa tekabül ediyor. Aynı zamanda ülke ekonomisine de büyük katkı sağlanıyor. Araştırmaya göre, et tüketimini azaltarak en çok faydayı ABD sağlayacak. Herkes vejetaryen olsaydı, ABD’de tasarruf yaklaşık 258.6 milyar dolar, herkes vegan olsaydı ise 289.1 milyar dolar olacaktı. Bu rakamlar, sera gazı emisyonlarındaki azalmayı veya et tüketiminden kaynaklanan obezite ve kronik hastalıklarla ilişkili ölümleri bile içermiyor. Eklenirse tasarruf yalnızca ABD'de 2 trilyon ila 3 trilyon dolar arasına ve dünya çapında 20 trilyon ila 30 trilyon dolar arasına çıkarabilir. Dünyada, herkes vejetaryen olsaydı 1 trilyon 483,8 milyar dolar ve herkes vegan olsaydı 1 trilyon 636,5 milyar dolar tasarruf edebilirdi. Bu Türkiye’nin milli gelirinin de üzerinde bir rakam.