Sürdürülebilirlik sanatla anlam kazanıyor
Tosyalı Holding, Contemporary Istanbul’un 19. edisyonunda, heykeltıraş Osman Dinç’in çeliği bir sanat eserine dönüştüren ‘Bir Dünya Hikayesi’ sergisini sanatseverlerle buluşturdu. Sergi sürecini Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı ve sanatçı Osman Dinç’ten dinledik.
HELİN KAYA
Tosyalı Holding’in sürdürülebilirlik yaklaşımı ve bunun sanatla bir araya gelişi hakkında neler söylemek istersiniz?
FUAT TOSYALI: Dünya için, ülkemiz için, insanlık ve tüm canlılar için iyi bir şeyler yapabilmek, bu niyetle yola çıkabilmek çok kıymetli. Ben bir sanayiciyim, hayatımın tamamı üretmekle geçti. Daima daha iyisini yapmak için çalıştım. İşi yaparken en başından itibaren bu iş, insan, toplum, çevre ve doğa için fayda sağlıyor mu diye bakmak gerekiyor. Birkaç yıl öncesine kadar bizim sektörde atık diye kabul edilen hiçbir şey şu an atık değil, bunların tamamını yan ürün olarak değerlendiriyoruz. Bununla birlikte sanatın ve sanatçıların toplumdaki değişim ve dönüşümü harekete geçiren en etkili dinamiklerden biri olduğunun bilincinde olan bir kurumuz. Sanatla şekillenen her düşünce, kavram ve eylem toplumda daha kalıcı, sağlam ve uzun dönemli etkiler yaratıyor. Biz sürdürülebilirliğin sanat ile daha fazla anlam kazanacağını düşünüyoruz. Bu anlayışla, 2021’de Contemporary Istanbul ile başlattığımız uzun soluklu iş birliğiyle sanatta geri dönüşümü destekliyoruz.
Bahsettiğiniz gibi Contemporary Istanbul Vakfı ile 4. yılınız. Bu 4 yılda neler yapıldı?
F.T: 2021’de 16. Contemporary Istanbul’da, 100. yaşını kutlayan efsanevi heykeltıraş İlhan Koman sergisinin sponsorluğunu üstlendik. Bu sponsorlukla birlikte Tosyalı Holding Sanatta İleri Dönüşüm Projesi-Genç Sanatçılar Çağrısını başlattık. Ondan sonraki sene bu çağrıya yanıt veren dünyadan ve Türkiye’den alanında öncü sanatçıları, ‘Artist in Residence’ kapsamında Contemporary Istanbul’da ağırladık. Sanatçılarımız böylece tesislerimizi ziyaret ederek eserlerini yapacakları atık malzemeleri seçtiler ve heyecan verici eserler ürettiler. Bu yıl da aynı vizyon ile 19’uncu edisyonundayız.
Çeliğe hayat veriyor
Sergi süreci nasıl gerçekleşti?
OSMAN DİNÇ: Benim Ankara’da büyük bir atölyem var orada sürekli çalışıyorum ve üretiyorum. Bir sergi olacağı için iş üretiyorum anlamında değil bu. Benim çalışmalarım yaşamımın bir parçası. Sanat bir yaşam tarzıdır. Dolayısıyla atölyemde bir dizi iş var. Tosyalı Holding bana Contemporary Istanbul vesilesiyle sergi teklif ettiğinde onlara elimin altındaki işlerden güzel seçmeler yapacağımı söyledim. Bunlar özellikle başka yerlerde görülmemiş eserlerdi.
F.T: Çeliğe hayat veren sıra dışı eserleriyle tanınan değerli sanatçımız Osman Dinç’in ‘Bir Dünya Hikayesi’ adını taşıyan sergisini sanatseverlerle buluşturuyoruz bu yıl. Çok güzel bir sergi, ben kendisine bu vesileyle bir kez daha teşekkür ediyorum. Aklına, kalbine ve emeğine sağlık. Yaptığı eserlerle bize daha iyi ve güzel olan her şey için daha fazla çalışma yolunda güç verdi.
Atölyenizde üretim süreci nasıl gerçekleşiyor?
O.D: Burada gördüğünüz eserler daha ziyade çelik. Ankara sanayi bölgesinde benim bir atölyem var komşularımdan malzemeleri alıp işe başlıyorum. Sadece çelik değil, ben bin bir türlü malzeme kullanırım. Postmodern bir sanatçıyım ben. Her türlü malzemeyi değerlendirmek isterim. Ve tüm süreci buna göre şekillendiririm.
Sürdürülebilir sanatın önemini bir de sizden dinleyebilir miyiz?
O.D: Bunun önemini şu örnekle vurgulayabilirim; Fransa’da yaşadığım mahallede şehir dönüşümü için oldukça bina yıkıldı. Ben o binalardan çıkan eski demirleri sanat eserine çevirdim. Büyük bir malzemeden bir iş çıkardığımda geri kalan küçük malzemelerden de küçük işler çıkarıyorum. Benim süreklilik anlayışım bu, yeniden devreye sokmak.
Çelik gibi endüstriyel bir malzemenin sanatta kullanılması, geleneksel sanatsal malzemelerden oldukça farklı… Peki, sergi sizde hangi hisleri uyandırdı?
F.T: Evet belki çeliği sanatta görmeye çok alışık değiliz ama çelik aslında hayatın her yerinde. Sadece form değiştirdiği için biz günlük hayatımızda farkına varmıyoruz. Burada belki de yeni bir form değişikliğiyle bu farkındalığı da artırıyoruz. Sanatçımız yaptığı eserlerle zamansız bir forma dönüştürüyor çeliği. Endüstride yaptığımızı sanat ile başka bir boyuta taşıyor…
Sergide katılımcıları neler bekliyor?
O.D: Sergide katılımcılara bir şey anlatmaz sanatçı. Katılımcı, sanat eserine bakarak kendi yaşamından bir parça bulur ve ona göre bir hikaye uydurur. Ben sanatımı kendimi anlatmak için yapıyorum, bakan ona kendini anlamak için bakmalı.