Sağlıklı yaşamla gelen 15 milyon dolarlık pazar
Protein açısından zengin diyetlere olan ihtiyaç, sağlıklı yaşam trendlerindeki artış, yiyecek ve içecek endüstrisinden gelen talepteki artış… Tüm bu etmenler bitki bazlı protein pazarında ivmeyi artırıyor. Bu yıl 15.08 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması beklenen pazar için 2031 beklentisi ise 26.45 milyar dolar…
Şebnem TURHAN
Soya, buğday, bezelye, patates… Bu bitkilerden harika bitki bazlı proteinler elde edildiğinin farkında mısınız? Vegan biftek, sosis, kıyma hepsinin bazı bu bitkilerden oluşuyor. Ve her geçen gün küresel çapta daha büyük pazarlara ulaşıyorlar. Research and Markets bitki bazlı proteinler pazarının büyüme beklentisine yönelik yeni bir araştırma yayımladı. Buna göre bitki bazlı protein pazarının, 2024-2031 tahmin döneminde yüzde 8,4'lük bir bileşik büyüme oranı ile 2031 yılına kadar 26.45 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
Bu pazarın büyümesi; protein açısından zengin diyetlere olan ihtiyaç, sağlık ve sağlıklı yaşam trendlerindeki artış, tüketicilerin et alternatiflerine odaklanması, yiyecek ve içecek endüstrisinden gelen talebin artması ve mikrokapsülleme gibi bileşen teknolojilerindeki gelişmelerden kaynaklanıyor. Ancak tüketicilerin hayvansal ürün tercihlerine devam etmeleri ve dalgalanan hammadde fiyatlarının, bu pazarın büyümesine köstek olması da muhtemel…
2024 için beklenti 15.08 milyar dolar
2023 yılını 14.03 milyar dolar pazar büyüklüğü ile kapatan bitki bazlı proteinlerin bu yıl 15.08 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Her yıl üstüne koyarak büyümesini hızla sürdürecek olan bitki bazlı protein pazarının 2030’da 24.31 milyar dolar, 2031’de ise 26.45 milyar dolara çıkması bekleniyor.
Bu tahmin dönemi boyunca Asya-Pasifik'in en yüksek büyümeyi kaydetmesi bekleniyor. Bu bölgesel pazarın büyümesi, protein açısından zengin beslenmenin önemi konusundaki artan farkındalık, tüketiciler arasında artan sağlık bilinci, yiyecek ve içecek endüstrisindeki büyüme, hızlı ekonomik büyüme, kentleşme ve bölgedeki büyük vegan nüfusla yakından ilgili.
Ayrıca tüketicilerin bitki bazlı beslenmeye yönelik artan eğilimleri, gelişen ekonomiler ve hayvansal proteinlere karşı intoleransın yaygınlaşmasının, bitki bazlı protein pazarında faaliyet gösteren oyuncular için büyüme fırsatları yaratması bekleniyor.
En büyük payın sahibi soya bazlı protein
Küresel bitki bazlı protein pazarı soya proteinleri, buğday proteinleri, bezelye proteinleri, kanola proteinleri, patates proteinleri, pirinç proteinleri, mısır proteinleri ve diğer türler olarak bölünmüş durumda. 2024 yılında soya proteinleri segmentinin küresel bitki bazlı protein pazarında en büyük payı oluşturması bekleniyor. Bu segmentin büyük pazar payı esas olarak kolay bulunabilmesine, soya proteininin diğer protein kaynaklarına göre daha düşük fiyatına, et proteini alternatiflerine olan talebin artmasına, çeşitli ürünlerdeki geniş uygulama alanına, daha fazla tüketici farkındalığına ve sağlık açısından çok sayıda faydaya bağlanıyor.
Forma bağlı olarak, küresel bitki bazlı protein pazarı katı (kuru) ve sıvı olarak kategorize ediliyor. 2024 yılında segmentin kuru küresel bitki bazlı protein pazarında daha büyük bir paya sahip olması bekleniyor. Bu segmentin büyük pazar payı, kullanım ve nakliye kolaylığı, nispeten daha düşük maliyetler, düşük formülasyon hatası olasılığı ve içerik stabilitesi gibi faydaları nedeniyle toz bitki bazlı proteine yönelik artan talebe atfediliyor. Bu segmentin aynı zamanda tahmin dönemi boyunca en yüksek büyümeyi kaydetmesi bekleniyor.
Kaynak prosesine dayalı olarak, küresel bitki bazlı protein pazarı, geleneksel bitki bazlı protein içerikleri ve organik bitki bazlı protein içerikleri olmak üzere geniş bir şekilde bölümlere ayrıldı. 2024 yılında, geleneksel bitki bazlı protein içerikleri segmentinin, küresel bitki bazlı protein pazarında daha büyük bir paya sahip olması bekleniyor. Bu segmentin büyük pazar payı, geleneksel hasat yöntemleriyle (kimyasal gübreler kullanılarak) yetiştirilen mahsullerin yaygın olarak bulunmasına, uygun maliyetli geleneksel bitki bazlı protein içeriklerine kolay erişilebilirliğe, bu proteinlerin uzun raf ömrüne ve çok çeşitli mahsul çeşitlerinin mevcudiyetiyle ilgili. Bununla birlikte, organik bitki bazlı protein içerikleri segmentinin tahmin dönemi boyunca en yüksek büyümeyi kaydetmesi öngörülüyor.