İmece usulü sanat

Sinop’un çağdaş sanat sahnesinde önemli yer tutan Sinopale Uluslararası Bienali, bu yıl ‘Tükenmeden Önce: Yeni Değerler Evreni’ başlığı altında 9’uncu kez düzenleniyor. Ekoloji, döngüsellik ve sürdürülebilirlik temalarına odaklanan bienali, Sinopale kurucusu ve Genel Sanat Yönetmeni T. Melih Görgün anlattı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İmece usulü sanat

GÜLSEREN ÜST POLAT 

Pek çok farklı kurum ve kuruluşun yanı sıra bölge halkının da katkısı ve işbirliği ile hayat bulan bir bienal, Sinopale… Diyalog geliştirmek adına kültür ve sanatın aracı olduğu, paylaşıma dayalı bir sanat üretimi modelinde insanları buluşturan, uluslararası bir etkinlikten söz ediyoruz. Bu yıl 9’uncusu düzenlenecek bienalin üretim süreci 23 Eylül’de başlayacak. Ana sergisi ise 11 Ekim 2024 tarihinde ziyaretçilere açılacak. Ekim ayı sonuna kadar devam edecek Sinopale Uluslararası Bienali’nde serginin yanı sıra Sinop’un farklı mekanları ve kamusal alanlarında film gösterimleri, performanslar, atölyeler da düzenlenecek. Eş küratörlüğünü Melike Bayık, Deniz Erbaş, İpek Sur, Nil İlkbaşaran ve Hal Kolektif’in üstlendiği bienalde bu yıl sanatseverleri neler mi bekliyor? Sinopale kurucusu ve Genel Sanat Yönetmeni T. Melih Görgün, detaylarıyla anlattı. 

Biraz geçmişe dönüp ardından günümüze gelelim. Sinopale’nin ilk çıkış noktası neydi ve bugün neye evirildi?

Sinopale Uluslararası Sinop Bienali, 2006 yılında başlatıldığında, yerel kalkınmayı desteklemek ve Sinop’un kültürel zenginliklerini ortaya çıkarmak amacıyla yola çıktı. Zaman içinde, bu hedef doğrultusunda gelişerek sanatın dönüştürücü gücünü kullanan bir platform haline geldi. Bienal, hem yerel halkı hem de uluslararası sanatçıları bir araya getirerek sosyal, kültürel ve çevresel konularda farkındalık yaratmayı ve kolektif bir bilinç inşa etmeyi başardı. Şüphesiz ki Sinopale’nin bu hale gelmesinde en büyük etken ilk edisyondan beri kendine şiar edindiği katılımcılık ya da bizim daha alışık olduğumuz tabirle imece. Adı geçen bu imece yalnızca davet edilen sanatçıların işlerini üretirken başvurduğumuz bir metot değil. Sinopale’nin tüm organizasyonu aslında büyük bir imeceyi kapsıyor. Tam da bu nedenle Sinopale’nin hem içeriğinde hem de organizasyonunda kendinden bir parça gören Sinoplular için bienal şehrin kültürel alandaki en güçlü ve süregelen köklü organizasyonlarının başında geliyor. 

Bu yılki tema nedir ve ne anlatmayı amaçlıyorsunuz?

Bu yılki temamız ‘Tükenmeden Önce: Yeni Değerler Evreni’ olarak belirlendi. Tema, hem bireyleri hem de toplulukları dünya üzerindeki etkilerini fark etmeye çağırıyor ve sürdürülebilir bir gelecek için yeni değer sistemleri hakkında düşünmenin gerekliliğini vurguluyor. Burada bahsettiğimiz yeni değerler aslında yoktan var ederek keşfedeceğimiz yargıları değil, insanların ve toplumların belleklerinde bin yıllardır var olan değerleri doğaya dönerek yeniden anlamlandırmaya çalıştığımız bir evreni işaret ediyor. Tüketmeden ve tükenmeden önce, ivedilikle yapmamız gereken şey nelerin değer, nelerin araç olduğunu fark etmek ve günümüz sosyopolitik ve ekonomipolitik düzleminde neredeyse hiç fark etmeden araçsallaştırdığımız değerlerimizi, özünde düşünmek. Bu başlık altında, doğanın ve insani değerlerin tükenme noktasına geldiği bir çağda, farklı bir etik ve estetik sistem inşa etmenin olanakları araştırılıyor. İzleyicileri, sanatsal üretimler aracılığıyla bu kritik meselelere dair derinlemesine düşünmeye davet ediyoruz.

Programda hangi etkinlikler yer alacak? Ziyaretçiler hangi isimleri görebilecek?

Sinopale 9’da oldukça zengin bir program sunuyoruz. Çeşitli sanatçıların katılımıyla gerçekleşecek sergilerin yanı sıra, çocuk ve erişkin atölyeleri, kamusal alanlarda performanslar, söyleşiler, tiyatro ve film gösterimleri yer alacak. Ayrıca Sinop Belediyesi ile işbirliği içinde ‘kültür mirası ve kültür politikaları’ konusunda hazırlanan Sinopale Forum, kentin gelecek stratejileri için yeni önerilerin ele alındığı oturumlara ev sahipliği yapacak. Ayrıca ‘Sinope’nin Bahçeleri’ için planlanan ekolojik bağlamdaki oturumların yanı sıra ‘Yerinde ve Birlikte’ projesi için planlanan ileri dönüşüm oturumları da programda yer alacak. Bu yılki etkinliklere katılacak isimler arasında ulusal ve uluslararası alanda tanınan birçok sanatçı da yer alacak.

Kente dönüş hikayesi…

Bienalin Sinop kenti üzerindeki etkileri neler? İlk günden bugüne neler değişti?

Sinopale, Sinop halkı üzerinde büyük bir etki yarattı. Başlangıçta küçük bir sanat etkinliği olarak görülen bienal, zamanla kentin sosyal ve kültürel dokusunun ayrılmaz bir parçası haline geldi. Sinoplular, bienalin bir parçası haline geldikçe, şehirdeki sanata ve kültüre olan ilgi arttı. Bienal, Sinop’un dışa açılmasına ve yerel halkın dünya çapında sanatla buluşmasına olanak sağladı. İlk günden bugüne, bienalin en büyük başarısı, Sinop’u uluslararası sanat haritasında bir nokta haline getirmek oldu. Sinopale edisyonlarında ve ara yıllarda yaptığımız sosyal girişimcilik ve kentsel kalkınma projeleri ile bir farkındalık oluşturuldu. Ayrıca, kültür mirası kapsamındaki alan çalışmalarında da kent içinde atıl vaziyette kalan bellek alanlarının yeniden kentin gündemine sokularak, işlevlendirilmesi için uluslararası çalışmalar yapıldı ve uzun süreli ilişkilerin kurulmasına aracılık edildi. Kente geri dönüş hikayeleri bu vesileyle oluşturuldu. 

Sinop Bienali’nin karşılıklı etkileşimle öğreten bir tarafı var sanırım. Biraz söz eder misiniz?

Sinopale’nin en önemli özelliklerinden biri, sanatçıların ve yerel halkın birlikte ürettikleri, deneyim ve bilgi paylaştıkları bir platform olması. Sinopale, yalnızca sanat eserlerini sergileyen bir etkinlik olmanın ötesinde, katılımcılar arasında güçlü bir diyalog kuruyor. Bu süreç, her iki taraf için de öğretici aslında; sanatçılar yerel kültür ve yaşam biçimlerinden ilham alırken, Sinoplular da çağdaş sanatla tanışma ve bu sanata katkı sağlama fırsatı buluyorlar.

Ayrıca, Sinopale etkinlikleri ve ara yıllarda yapılan etkinlikler sonucunda elde edilen bilgi, akademik alanda da kullanılıyor. Uluslararası nitelikli sanat etkinliklerine de geliştirilen yöntemin anlatılması için davet edilen Sinopale Gönüllüleri ‘katılımcılık, katılımcı sanat’ bağlamında değerli bilgilerin aktarılmasına da aracılık ediyorlar. Venedik Bienali Continental Breakfast Networking Toplantıları, Yokohama Trienali, Irish Art Museum Networking Days Yıllk oturumları, Academy of Participation gibi uluslararası etkinlikler bunlardan bazıları.

Sinop dışından katılım nasıl?

Sinop dışından katılım her yıl artıyor. Hem Türkiye’den hem de uluslararası arenadan sanatçılar, küratörler ve sanatseverler bienale büyük ilgi gösteriyor. Bu ilgi, Sinopale’nin sadece yerel değil, küresel bir sanat etkinliği olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Bu katılım, bienalin etkisini ve görünürlüğünü artırırken, Sinop’un kültürel zenginliklerinin dünya çapında tanınmasına da katkıda bulunuyor.

Bu bienal için gelecek hedefleriniz neler?

Sinopale’nin gelecekte de sürdürülebilirliğini koruyarak, sanat yoluyla toplumsal ve çevresel meseleleri gündeme getirmeye devam etmesini hedefliyoruz. Ayrıca, bienalin uluslararası arenadaki görünürlüğünü artırmak ve daha geniş kitlelere ulaşmak da önceliklerimiz arasında. Uzun vadede, Sinopale’nin sadece bir sanat etkinliği değil, aynı zamanda sosyal dönüşüm için bir platform olarak daha da güçlenmesini arzu ediyoruz.

 

HAFTA