Hayatı sanatla yaşıyorum

Dış dünyadan izole, neon cam veya ahşap atölyesinde geçirdiği uzun zamanların ardından, sanatçı Ardan Özmenoğlu, yeni sergisi ‘Looking Through the Glass’ ile çıkıyor karşımıza. Evrensel formları bir araya getirdiği serginin detaylarını sanatçıdan dinledik: “Üretirken benim için zaman durur.”

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Hayatı sanatla yaşıyorum

HELİN KAYA

Sanata olan tutkunuz ilk nasıl başladı?

Küçük yaşlarımda resim yaparken bambaşka bir dünya yarattığımı, bu dünyada sadece benim istediklerimin olabileceğini ve hayal gücümü sınırsızca kullanabileceğimin farkına vardım ve resim yapmayı hiç bırakmadım. Bu yarattığım dünya benim için hala aynı. Bugün bile eserlerimi yaparken çocukken kurduğum o dünyanın içine giriyorum. Sanatla yaşıyorum, hayatımda başka önceliğim yok. Hayattaki en büyük mutluluğum sanat ve yaratabiliyor olmak. Yaratabildiğim sürece de var olabileceğimi bilmek.

Popüler kültüre ait pek çok ifadenin çalışmalarınızda yorumlandığını düşünüyorum. Siz nasıl yorumluyorsunuz sanatınızı?

Açıkçası tanımlamalara pek inanmıyorum, daha çok hislere inanıyorum. Kitapların, sözcüklerin daha doğrusu dilin sınırları içindeki tanımlamalar, bence aşk gibi, sanat gibi duygulara bazen yetersiz kalıyor. Hissetmeye ve hissettirmeye çalışıyorum çünkü hayatı sanatla yaşıyorum.

Yaratıcılığınızı neyle besliyorsunuz peki?

Hayata dair her şeyden ilham alıyorum. Bakmayı ve gözlem yapmayı, düşünmeyi biliyorum. Yaratıcılık doğuştan bir hediye zaten. Eser yaratmaya başladığımda benim için zaman durur. Konsantrasyonum en yüksek seviyededir, beni hiçbir şey rahatsız edemez. Eserlerimi bitirirken, en büyük ölçekten en küçük detaya kadar bunu kaybetmem. Bu çok çalışarak öğrendiğiniz ve geliştirdiğiniz bir şey.

Eserlerinizde çoğunlukla cam heykel ve post-it’lere özellikle yönelmenizin belli bir sebebi var mı?

Önemli olan neyi kullandığınızdan çok nasıl kullandığınızdır. Fikrin kendisi aklıma materyali ile beraber geliyor. Kendimi asla bir medyumla kısıtlamadım. Duygumu, fikrimi ve vizyonumu hangi materyal en iyi şekilde anlatıyorsa, o materyali seçiyorum. Fikirlerinizde olduğunuz kadar yaratma sürecinde de özgür olmanız gerek.

Yaratım sürecinde medyum, fikrinizi en yalın şekilde anlatacak biçimiyle düşünülüp tasarlanmalıdır. Bu sergimi gezenler detayın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hissedecekler.

Yeni serginize gelelim… “Looking Through the Glass” ne anlatıyor bize?

Her yeni sergi hep yeni bir fikir demek benim için. Sanatçılar fikirlerini ve düşüncelerini, yarattıkları eserler aracılığıyla anlatırlar. Ben de öyle yapıyorum. Kullandığım medyumlar aynı olsa da farklı bir tema ve dille izleyicinin karşısına çıkacak. Aslında bütün sanatçıların medyumları aynı olsa bile eserleri çok katmanlı. İşin içinde yaşanmış duygular, yıllarca verilen emek, işin başında geçirilen sonsuz saatler ve düşünceler var. Bu durumun sadece kendisi bile her esere birçok katman, yenilik ve derinlik veriyor. Yarattığınız her eser, bir çocuk gibi kendi hikayesini yazmaya başlıyor.

Üretim süreciniz nasıl gerçekleşti?

Heykellerimi cam ve mermer malzemesini kullanarak yaratıyorum. Sergideki resimler ise diasec tekniği kullanılarak üretildi. Alışılmışın dışında bir yöntem olan Diasec baskı, fotoğraf kağıdın üzerine özel pleksi, arkasına alüminyum levha koyulup presleme işlemi yapılarak oluşuyor. Sergide toplamda 19 eser var, heykeller ve resimler eşit sayıda, birbirleriyle denge içindeler.

Kişisel serginiz dışında bir de kitabınız var. Sergi ile bağlantılı mı? Nedir konusu?

Sanatçı kitabı, sanatçının bütün eserlerini bir araya getirdiği, kendini eserleri yoluyla anlattığı ve benim çok kıymet ve emek verdiğim bir konu. Her iki yılda bir eserlerimi, bir araya topladığım kitaplarımı, tasarımcı ve matbaacılarla bir arada çalıştığım, uzun ve meşakkatli bir çalışma olarak ortaya koyuyorum.

Bir sonraki adımınız nedir? Önümüzdeki günlerde yeni çalışmalarla görebilecek miyiz sizi?

Kasım ayında gerçekleşecek Artcologne fuarına seçildim ve bu beni çok mutlu ediyor.  Artcologne, Almanya’nın Köln şehrinde her yıl düzenlenen, kendi türünde dünyanın en eski sanat fuarı olarak kabul edilir. Şu an Artcologne hazırlıkları için çalışıyorum.

 

HAFTA