Geleceğin hiper otomobili: McLaren W1
Efsanevi 1993 F1 ve halen modern zamanların en üstün hiper otomobili olarak gösterilen 2013 P1’in ardından, teknik mükemmeliyeti ve fütüristtik tasarımıyla McLaren’in en güçlü modeli, performans dünyasında çıtayı zirveye taşıyor.
OKAN ALTAN
Performansın zirvesi için güçlü ve hafif formülü, hibrit yapının ötesinde hazırlanmış çift güç ünitesi, agresif dış tasarıma karşın zarif iç mekan, aşırı hassas direksiyon sistemi ve hız tutkunlarına biçilmiş fenomenal frenleme ile bir otomotiv ikonu yeniden doğuyor…
W1, tam 1275 beygir gücüyle McLaren’in şimdiye kadarki en güçlü yol otomobili unvanına ulaşıyor. Karbon monokok yapısıyla 1.399 kilogramlık gövde ağırlığı, bu 4.635 mm uzunluğunda ve sadece 1.182 mm yüksekliğindeki hiper otomobili hafif ve çevik kılarken, aerodinamik çözümleri sayesinde 350 km/h’lik sınırlandırılmış maksimum hıza ulaşabiliyor.
McLaren’in Formula 1 bilgi birikimiyle geliştirdiği W1, 350 saati aşkın rüzgar tüneli testinden geçirilmiş ve bu kapsamda aktif aerodinamik sistemlerini geliştirmiş.
Özellikle, karbon fiberden yapılmış McLaren patentli Active Longtail arka kanadı tam 30 santimetreye kadar uzayarak, araç hızlandıkça yere downforce’u artırıyor. W1, yol modundan yarış moduna geçildiğinde, ön aksta 37 mm, arka aksta ise 17 mm alçalarak önde 350 arkada 650 kg’lık toplamda tam 1 tonluk yere basma kuvveti elde ediyor ve teknik üstünlüğünü simgelemesinin yanında maksimum aerodinamik verimlilik sağlıyor.
W1’in kalbinde, MHP-8 kodlu yeni nesil bir 4.0 litrelik çift turbo beslemeli V8 motor bulunuyor. Bu motor, 928 HP ve 900 Nm tork üretiyor ve 9.200 1/min gibi yüksek bir devirde çalışıyor. Ancak bu da yetmiyor; yüksek güç yoğunluğuna sahip bir e-motor modülü sayesinde ekstra 347 HP ve 440 Nm tork daha elde ediliyor. 20 kilogramlık bu modülün, hafifliği ise ayrıca dikkat çekiyor. Tüm bu güç yalnızca arka tekerleklere iletilirken, 0-100 km/h hızlanma 2,7 ve 0-200 km/h ise 5,8 saniyede tamamlanabiliyor. 22 dakikada yüzde 80’e şarj olabilen 1,384 kWh batarya kapasitesiyle 2 km sadece elektrikli olarak ilerleyebilmesi de notlarımızda yer alıyor. Yenilikçi 8-ileri çift kavramalı DCT şanzıman ve E-reverse elektronik geri vites sistemi ile de McLaren’ın yarış tecrübesinin bir başka yansıması…
W1’in dış görünümü, Formula 1 esintili yan hava girişleri, güçlü ön hatlar ve ‘Gullwing’ martı kanat kapılarıyla dikkat çekiyor. Aerocell şasi üstündeki iç mekanda ise minimalist bir yaklaşım sergilenmiş. Sürücünün otomobille bütünleşmiş bir sürüş pozisyonu elde etmesini sağlayan monokok yapıya entegre edilmiş sabit koltuklar, pedallar ve direksiyon da kişilere tam uygun ayarlanabiliyor. Dahası, yalnızca 3 mm kalınlığında karbon fiber güneşlikler, hafiflik ile işlevselliği bir araya getiriyor.
McLaren W1’in performansı kadar duruş yeteneği de etkileyici. Önde 6 arkada 4 pistonlu force monoblok ön 390 mm’lik Racing+ yarış tipi karbon-seramik MCCR+ fren diskleri sayesinde, önde 9,5J 265/35 R19 arkada 12,0J 335/30 R20 Pirelli P Zero R ve Trofeo RS lastikleriyle 100 km/h hızdan 29 metrede ve 200 km/h’den 100 metrede durabilen bu mekanik canavar, fren performansı bakımından da hiper otomobil segmentinde çıtayı fazlasıyla yukarı taşıyor.
399 adet üretilecek
McLaren’in hız ve teknoloji tutkunları için sunduğu yeni başyapıt W1, markanın geçmişteki başarılarından ilham alarak geliştirilirken, yalnızca performansı değil, aynı zamanda sürüş keyfinde sınırları zorlayan mühendisliği de simgeliyor.
12,7 saniyeyi aşmayan 0-300 km/h akselerasyonuyla da yeni bir performans çağını başlatan McLaren’ın en yeni ‘1’ model serisindeki hiper otomobili, 911 HP/ton ağırlığa göre güç oranıyla sınıfının zirvesine de tırmanıyor… Nardo pistindeki testlerde McLaren Senna’ya 3 saniyelik bir avantaj sağlayan W1, aynı zamanda McLaren tarihinin en hızlı yol otomobili olarak da adından söz ettirecek.
En üst düzey geri bildirim ve kontrol sağlayan McLaren Hydraulic Performance Steering, çatıdaki kontrol panelleri gibi detaylar McLaren’ın titizlikle işlenmiş lüks anlayışını vurguluyor.
Özgün karbon fiber gövde tasarımının en çarpıcı özelliği ise yine McLaren patentindeki aracın aerodinamik performansını maksimize edecek şekilde özel olarak şekillendirilmiş Anhedral kapılarda ve üçüncü nesil Race Active Chassis Control gibi motor sporları teknikleriyle 3D baskı ile titanyum bileşenler kullanılarak üretilmiş ön ve arkası çift salıncaklı adaptif suspansiyonda gelişmiş hafiflik çözümleri sunulmuş.
İngiltere’den değeri aşırı yüksek bir otomotiv şaheseri olarak tarihteki yerini alarak çıkan bu yeni ikon otomobilin sadece 399 adet üretileceğini belirtirken; McLaren Special Operations MSO bölümü aracılığıyla sunulan kişiselleştirme seçenekleriyle daha da nadirleşecek W1’lerin, 2,2 milyon Euro’dan başlayan Avrupa fiyatına rağmen koleksiyonerler tarafından kapışılıp bittiği de konuşuluyor.
McLaren P1, Porsche 918 Spyder ve Ferrari LaFerrari, 10 yıl öncesinin hiper otomobil üçlüsü olarak tarihe geçen üç otomobil idi… Şimdi ise, Porsche’nin Mission X’inin gerçek üretim şekli ve Ferrari F80’nin yan yana piste çıkacağı ve yarışacağı günü, iple çekiyoruz…