Fransa’da ‘bitki bazlı et’ demek artık yasak
Türkiye’deki bitki bazlı peynir yasağı ve cezalarına benzer bir karar Fransa’da alındı. Yayınlanan hükümet kararnamesi ile bitki bazlı et alternatifleri için ‘et’ kelimesinin kullanılmayacağı belirtildi.
Şebnem TURHAN
Türkiye’de bitki bazlı peynir alternatiflerine tüketiciyi yanılttığı iddiasıyla getirilen yasak ve cezalar Avrupa’ya da yabancı değil. Fransa’da geçen yıldan beri süren dava sonuçlandı. Fransız hükümeti nihayet bitki bazlı şirketlerin ürünlerini etiketlemek için kullanamayacağı isimlerin listesini belirten bir kararname yayımladı. Ülkede artık bitki bazlı ürünlere biftek, et, antrikot, pirzola, salam, sucuk gibi isimler verilmeyecek.
Fransız hükümetinin kararnamesi, hayvansal tarım-gıda sektörü temsilcilerinin bitki bazlı gıdalarda et ürünü adlarının yasaklanması yönünde uzun süredir devam eden talebine yanıt veriyor ve bu etiketlerin tüketicileri yanılttığını ve kafalarını karıştırdığını iddia ediyor.
NAVEGAN ÜRÜNLERE DE DÜZENLEME GELDİ
AB'de bitki bazlı et etiketlerine karşı önlem alan ilk ülke olan Fransa, ilk kararnameyi Haziran 2022'de yayımladı ancak geçen yıl Fransız Conseil d'Etat, Avrupa Adalet Divanı'na bu isimlerin yasaklanıp yasaklanmayacağını sorduğu için uygulama süreci durdurulmuştu. Bitki bazlı ürünlerde kullanılan isimlerin AB ile uyumlu olduğu belirtilirken Fransız hükümeti, tüketicinin kafa karışıklığını öne sürerek geçen yıl eylül ayında ‘etli’ isimlerin yasaklanması yönünde yenilenen bir öneriyi duyurdu.
Fransa'nın yeni kararnamesi yasakları iki maddede sıralıyor. İlki, bitki bazlı ürünleri tanımlamak, pazarlamak veya tanıtmak için kullanılamayan et türevi ürünlerin adları. Bunlar, ‘biftek’ veya ‘kaburga’ gibi hayvanlara veya onların morfolojisine veya anatomisine atıfta bulunan terimleri içeriyor. İkincisi, içeriğinde bitkisel proteinler bulunabilen ancak tamamen bitki bazlı gıda olmayıp hayvansal ürün olan ürünlerin listesi. Bunlara, domuz pastırması, cordon-bleu, jambon, pastırma, pate ve tüm sosisler dahil. Bu ürünler açıkça vegan değil ve veganların tüketimine de zaten uygun değil.
Kararname, başka bir AB üye ülkesinde veya üçüncü bir ülkede yasal olarak üretilen veya pazarlanan ürünleri bu yasağın dışında bırakan bir karşılıklı tanıma maddesi içeriyor. Kararname yürürlüğe girdikten sonra işletmecilerin etiketlemelerini ayarlamaları için üç ayları olacak. Kararın uygulanmasının ardından şirketlerin, karardan önce basılmış, yasaklı adları gösteren etiketlerin bulunduğu ürünleri satmak için bir yıl süresi olacak. İdari para cezaları, bireyler için en fazla 1.500 Euro, şirketler için ise 7.500 Euro olarak belirlendi.
LOBİLER MESELEYİ MAHKEMEYE TAŞIMIŞTI
Aslında bu yıl ocak ayında Fransız Yüksek Mahkemesi, et lobisi Interbev tarafından haksız rekabet ve bitkisel bazlı et etiketlerinin yanıltıcı olmasıyla suçlanan Nutrition & Santé Group lehine karar vermişti. Mahkeme, duruşma sırasında ‘biftek’ ile ‘sebzeli biftek’ arasında bir karıştırılma riskinin tespit edilmediğini açıklamıştı. Santé Grubu'nun zaferi, gıda üretiminin sürdürülebilirliği yerine gastronomi ve kültüre öncelik vermeye hazır olan Fransız hükümeti için bir yenilgi olarak değerlendirildi.
Fransa bu yasak konusunda yalnız değil. Türkiye Vegan Derneği’nin derlediği bilgilere göre ABD’de bitki bazlı gıda etiketlemesine ilişkin federal bir düzenleme bulunmuyor. Dolayısıyla, geleneksel olarak et ve süt endüstrilerine atfedilen terimlerde herhangi bir sınırlama olmaksızın yerli ürünler ve ithal mallar rahatlıkla etiketlenebiliyor. Ancak ülkenin et ve süt lobisinin güçlü olduğu Teksas gibi eyaletlerde bazı terimler için yasaklama getiren bir yasa tasarısı imzalandı. Arkansas, Missouri, Wyoming’de de benzer bir yasağın getirilmesine karşı hareket başlatıldı ancak bitki bazlı ürün üreticilerinin haklarını korumak için açtıkları davalar sayesinde mücadele bitki bazlı ürünler lehine devam ediyor. Uzmanlar, bitki bazlı sektörün pazar payını hayvan kaynaklı et ve süt üreticilerinden aldığı için ABD’de et ve süt lobisinin güçlü olduğu eyaletlerde böyle bir yasağa gidildiğini söylüyor.
Avrupa’da da İtalya, bitki bazlı ete özgü terminoloji yasaklarını uygulamaya yönelik adımlar attı, ancak 2022’de Yüksek Mahkeme kararıyla bu girişim durduruldu. Dünyanın en büyük bitki bazlı ürün tüketicisi ve üreticilerinden biri olan Birleşik Krallık’ta ise mevcut hükümet et ve süt lobisinin desteğiyle etiketleme konusunda mevzuat değişiklikleri getirmeyi planlıyor.
Et ve süt lobisinin bitki bazlı üreticilere karşı açtığı davalarda ise yasal düzenlemelerin aksine bitki bazlı ürün üreticileri ve tüketicileri için olumlu haberler gelmeye devam ediyor: Geçen yıl içinde Zürih İdare Mahkemesi, İsviçre merkezli Planted Foods’un et içermeyen, bitkisel protein temelli vegan ürünlerini tanımlamak için kullandığı ‘tavuk’ ve ‘barbekü’ gibi terimlerin tüketiciler için yanıltıcı olmadığı kararına vardı. Benzer bir şekilde Birleşik Krallık Mahkemesi, Oatly’nin ‘Post Milk Generation’ kampanyasında ‘milk’ ifadesini kullanılabileceği yönünde bir karar aldı.