Farkındalık yetmez önemli olan eyleme geçmek

Merijn Tinga, namı diğer ‘Plastic Soup Surfer’… O, Avrupa’nın kirli sularını, geri dönüştürülmüş malzemelerden ürettiği sörfüyle aşan, sanat ve aktivizmi birleştiren bir biyolog … 52 yaşındaki Tinga, çevreye olan tutkusunu ve plastik kirliliğiyle mücadelesini anlattı…

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Farkındalık yetmez önemli olan eyleme geçmek

Derin Avcı

Gelin 10 yıl geri gidelim: Plastik atıkları kullanarak sörf üretip, denizleri aşarak farkındalık yaratma maceranız nasıl ve neden başladı?

Ben bir biyologum. Hayatım boyunca da rüzgar sörfü ve kite-sörf yaptım. On yıl önce, ülkem olan Hollanda kıyısında kite surf yaparken, plastik atıkların kıyılarımıza vurduğunu görmeye başladım. Özellikle rüzgarlı günlerde, bu plastik atıklar kıyıya daha çok vuruyordu... Bir biyolog olarak, bu durumun ekosistem için iyi olmadığını anladım. O gün plastik atıklarla mücadeleye karar verdim. Dönemde plastik atıklar ile ilgili fazla farkındalık yoktu. O yüzden dikkat çekebilecek bir hamleyle bu yolculuğa başlamak istedim.

Neydi ilk hamleniz?

Hollanda'nın bir sınırından diğer sınırına kite surf yapmak istedim, yani Belçika'dan Almanya'ya kadar. Eğer bunu yapacaksam, kuvvetli bir mesaj da vermeliydim. Ve bu mesaj kıyılarımızda biriken plastiği içermeliydi... Bu yüzden o gün plajda bulduğum plastikleri topladım. Hedefim bunlardan bir sanat eseri yapmaktı. Bulduğum parçalar arasında bir ütü masası da vardı, “bundan bir kite-surf tahtası yapabilirim. Ve bununla Belçika’dan Almanya’ya gidebilirim… “ Böyle başladı tüm maceram…

Oldukça iddialı bir başlangıç. Peki başarabildiniz mi?

Ne yazık ki hayır. Öncelikle ütü masası çok ağırdı.  Üç gün kite surf yaptıktan sonra ateşim çıktı, yara bere içinde kaldım. En sonunda da kıyıya vurdum. Ancak bu yolculuk beni plastikle ilgili bir yolculuğa çıkardı çünkü o dönemde plastikle ilgili gerçek bir çalışma yoktu. Bu tek yolculukla, plastik kirliliği konusunda farkındalık yaratan uzmanlardan biri haline geldim.

Peki farkındalık yaratmak çok kıymetli olmakla beraber yeterli mi?

Hayır, yeterli değil. Farkındalık, insanların davranışlarını değiştirmelerini sağlamaz. Önemli olan eyleme geçmek. Gerçekten bir şeyi değiştirmek istiyorsanız, konuyla ilgili yürütülen politikaların değişmesini sağlamalı ve büyük şirketleri bu konuyla ilgili aksiyon almaya ikna etmelisiniz.  Ben bunu iki yıl sonra, depozito iade sistemi için bir dilekçe başlatarak yaptım. Sörf seferlerim bunun sadece bir parçası. Mesela bu konuda görevini yapmayan şirketlere tebligat da gönderiyoruz. Sürekli yürüttüğümüz kampanyalar var. 

Nedir bu bahsettiğiniz sistem?

Aslında duymuş olmalısınız çünkü Türkiye'nin de depozito iade sistemi için harekete geçtiğini biliyorum. Sanırım 2026 veya 2025'te bunu uygulamaya geçireceksiniz. Sistemi kısaca anlatırsam: Bir ürünü satın alan tüketicilerin, ambalajın veya ürünün bir toplama noktasına iade edilmesiyle geri ödenecek ek bir miktar para yani depozito ödediği bir sistem.  İsveç, Norveç, Finlandiya gibi plastik çöpler yok. Çünkü herkes şişesini geri getiriyor. Hollanda'da o dönemde her gün sokaklarda yaklaşık 150 bin plastik çöp oluyordu. Yılda 50 milyon eder. Düşünebiliyor musunuz: Hollanda'da 15 milyon insan yaşıyor ama parklar, su yolları ve sokaklarda 50 milyon plastik şişe var! İşin daha da korkutucu boyutu, bu atıkların büyük bir kısmı deniz yoluyla sürükleniyor ve başka ülkelerin de karalarına vuruyor. Mesela Hollanda’da atılmış bir şişe, yüze yüze İsveç kıyılarına vuruyor. Yani küresel bir sorun. Bu yüzden, Norveç'teki sistemi Hollanda’da da uygulanması için imza kampanyası başlattım. Buna dikkat çekmek için de,  yine plastik şişelerden bir sörf tahtası yaptım ve bu sefer bu tahtayla Hollanda'dan İngiltere'ye sörf yaparak gidip, farkındalık yaratmak istedim. Yaklaşık 200 kilometrelik bir mesafe.

Nasıl bir sonuç verdi?

Bu rekor denemesi sayesinde 60.000 imza topladım, bu altı ay sürdü. Sonra bu imzaları  Hollanda Parlamentosu'na teslim ettim. Ayrıca kendi çözüm önerimi yazdım, Parlamento'nun yapmasını istediğim bir maddeyi yazdım ve imzaları teslim ettiğimde, bu çözüm önerisini tüm politikacılara sundum ve yazdığım çözüm önerisini imzaladılar. Çözüm önerisinde depozito iade sistemi kelimesi geçmiyordu. Yani 3 yıl içinde %90 daha az çöp ve kutular hakkında bir şey söylemedim. Bu, tüm politikacılar için yeterliydi ve bu çözüm önerisi Hollanda Parlamentosu tarafından kabul edildi, bu da politikaya dönüştü ve bu şekilde Hollanda'da dört yıl sonra plastik şişeler ve kutular için bir depozito iade sistemi oluşturuldu. Ve bu, ‘Plastik Soup Surfe’r hareketinin çözüm önerisi sayesinde oldu. Bu sistem, Hollanda'daki plastik çöpünü, plastik şişeler ve kutular için 6 ay içinde %80 oranında azalttı.

Neden isim ‘Plastic Soup Surfer/Plastik Çorba Sörfçüsü’?

Bu, o atıkların üzerinde sörf yaparken yaşadığım his… Plastikten yapılmış bir çorbanın içinde yüzüyor gibi oluyor insan, gerçekten korkunç.

Bu kadar büyük bir etki yaratmak nasıl bir his?

O zamandan beri plastik kirliliğiyle meşgulüm ve uygulanan politiklarda değişikliği yapmaya çalışıyorum, hem Hollanda'da hem de Avrupa'da. Bu sistemi diğer ülkelere tanıtmak istiyorum. Avrupa’da depozito iade sistemi hala eksik olan ülkeler var: Portekiz, İspanya, Fransa ve İtalya gibi ülkelerde tanıtmayı planlıyorum. 

Toplamda kaç yolculuk yaptınız?

On yıldır bu işi yapıyorum, her yıl neredeyse bir veya iki yolculuk yapıyorum. Sörfle Oslo'dan Londra'ya, sonra Londra'dan Paris'e geçtim geçen yaz mesela… 

Yolculuklar oldukça zorlu ve tehlikeli görünüyor. En zorlayıcı olan hangisiydi? 

Sanırım ilki…  Tahta çok ağırdı, yeterince deneyimli değildim ve gerçekten ne yaptığımı bilmiyordum. Güvenlik önlemlerim de yeterli değildi. Kite surf zaten zor ve rüzgarlı havalarda zorlayıcıdır. Ama Rotterdam gibi büyük limanlardan geçmek zorundaydık. Büyük gemilerle, kendi yaptığım ve her an kırılabilecek bir tahta ile oradaydım. İlk yolculuk başarısız oldu. Demin bahsettiğim gibi ateşim çıktı ve yanımda iyi bir ekip de yoktu. Londra'dan Paris'e rüzgar sörfü yaptığım yolculuk da zorlayıcıydı. Londra'dan Paris'e olan toplam yolculuk 20 gün sürdü. İngiliz Kanalı'nı güvenlik botu olmadan geçtim ve diğer tarafa ulaştım. Bu yolculuk ilkine kıyasla iyiydi, tabii ki kum akıntısına karşı paddle yapmak zorundaydım, bu da çok yorucuydu. Ama sonunda yeterli zamanım vardı ve bu kez çok daha iyi bir ekipleydim ve sosyal medya ekibim de vardı.

20 gün durmaksızın sörf yapmak nasıl bir enerji ister? Çok basit bir şeymiş gibi anlatıyorsunuz…

Aşırı yorulduğumda kıyıda bir plaj varsa, oraya gidip dinlendim. Yelkeni koruyucu olarak üzerime alıp uyudum. Aralarda ekibim gelip iyi durumda olup olmadığıma da bakıyor zaten. 

Ekibinizde kaç kişi çalışıyor?

Yaklaşık 10 kişi. Gönüllüler ve serbest çalışanlar da dahil olmak üzere toplamda 10 kişiyle çalışıyoruz.

Peki Londra’dan Paris’a vardınız. O zaman ne yaptınız?

Paris Belediye Başkanı ile görüştüm ve sunum yaptım. Demin belirttiğim gibi işin siyasi boyutunu değiştiremezseniz, çabanız etkili olmaz. Bir sonraki adımda, bu sistem uygulandıktan sonra ne yapılacağına odaklanıyorum. Çünkü sokaktaki çöplerin %40'ı şişe ve kutulardan oluşuyor. Diğer %60 için ne yapacağız? Bu konuda konferanslar düzenliyorum ve daha iyi ambalaj tasarımı konusunda politika fikirleri geliştiriyorum. Ambalaj tasarımını teşvik etmek üzerine çalışıyorum; çünkü ambalajın tasarımı, geri dönüşüm yerine, sokakta bırakılma riskini azaltacak şekilde yapılmalı. Yani, ambalajın kullanıldıktan sonra sokağa atılmadan nasıl tasarlanabileceği konusunda çalışıyorum. Örneğin, ambalajı yenilebilir hale getirmek veya ürünün bir parçası olarak tasarlamak gibi fikirlerle ilgileniyorum.

Sonraki adım ne olacak?

İlki Paris'ten Nice'e, Barcelona'ya kadar devam etmek. Hollanda'daki deneyimimi de göstermek istiyorum, bu sistemin gerçekten işe yaradığını ve 6 ay içinde çöpü %80 azalttığını kanıtlamak istiyorum. Ayrıca, depozito sistemini tanıtmaya devam ederken, ne yapılacağı üzerine de çalışıyorum.

HAFTA