En büyük güç, güçsüz görünmektir
İnsanın en önemli ihtiyaçlarından biridir kendini önemli hissetmek. Kimi insanlar mevki sahibi olarak giderir bu ihtiyacı. Fakat güç sahibi olmak güçle sarhoş olmaya dönüştüğü anda ‘kibir’ girer devreye.
Tunç DİPTAŞ - YÖNETİM
Herhangi bir kurumda terfi alıp üst düzey bir yönetici pozisyonuna geldiğinizde sorumluluklarınızla birlikte size verilen önemin de arttığına tanık olursunuz.
Öyle ki daha önce bizzat aldığınız kahveniz masanıza gelmeye başlar. Bir gün önce kendi kullandığınız şirket arabasını şoför kullanır olur. Toplantı odasına giden kapıları sizin için açan birileri vardır artık. Size sadece isminizle hitap edenler ‘Bey’ ya da ‘Hanım’ demeye başlarlar. Maaşınızla birlikte size verilen önem arttıkça artar.
Hele ki eğer şirketin en üst kademesine gelmişseniz, CEO olmuşsanız size sunulan gösteriş ve şatafatın üçe, dörde, hatta ona katlandığını görürsünüz.
Ne yazık ki birçok yönetici kendisine gösterilen bu şatafatın ve ehemmiyetin aslında bulundukları mevkiye gösterildiğini unutuyor. Bunun bedeli de ağır oluyor.
İnsanın en önemli ihtiyaçlarından biridir ‘kendini önemli hissetmek’. Kimisi son model bir araba alarak, kimisi çok para kazanarak, kimisi başkalarının hayatlarına değer katarak, kimisi de güç (mevki) sahibi olarak bu ihtiyacını giderir.
Güç sahibi olmak güçle sarhoş olmaya dönüştüğü anda kibir devreye girer. ‘Biz’, yerini yalnızca ‘ben’ olmaya bırakır. Ego şiştikçe şişer ve hatalar kabul edilmemeye başlanır. Çalışanlar, müşterileriler küçümsenir. Etrafındakileri dinlemeyen, geri beslemeye kapalı yönetici modelleri ortaya çıkar. Ricalar emirlere, söz yerini bağırmaya bırakır. Başkalarını anlamaya çalışmak, onların dertlerini dinlemek, duygularını fark etmek alçakgönüllü olmak zayıflıkla eşdeğer görülür. Empatiden yoksun bireyler ortaya çıkar.
Çözüm kibirli liderlik yerine mütevazi liderliği koyabilmektir. Yöneticileri bu yönde çalışmaya, kibir yerine mütevaziliği seçmeye cesaretlendirmektir.
Liderlik konusunda yazdığı kitaplarla otorite haline gelen Jim Collins, süper performans seviyesine geçebilen CEO’ların iki ortak özelliğine dikkat çeker: Mütevazi liderlik ve şirketi büyütüp geliştirebilme yetisine sahip olmak.
Yapılan araştırmalar Jim Collins’in bu sözünü destekliyor. Liderlikte alçakgönüllülük sadece performansın yükselmesine değil aynı zamanda çalışanların işyerinde kendilerini daha güvenli hissetmelerine yol açıyor. Böylelikle ekip içerisinde değişen koşullara ayak uydurabilme, verimli bir şekilde birlikte çalışabilme ve yaratıcılık özellikleri artıyor.
Mütevazi oldukları zaman otoritelerinin kaybolacağını düşünenler, çalışanları tarafından gördükleri saygının azalacağını sananlar, ciddiyetin kaybolacağından endişe edenler ve bu yüzden de performansın azalacağını düşünenler yanılıyor.
Mütevazi lider olabilmek için üç konuda kendimizi geliştirmeliyiz.
-
Yanlışlarını kabul etmek ve özür dileyebilmek,
-
Çalışanların güçlü taraflarını görüp bunları takdir edebilmek,
-
Öğrenmeye, geri beslenmeye açık olmak.
Mütevazi liderlerin yapabildikleri en önemli şey, kendi hatalarını gördükleri zaman bunu kabullenebilmeleri ve özür dileyebilmeleridir. Çalışanlarına karşı kendisini asla hata yapmayan, sözde güçlü biri gibi göstermek yerine hata yapmaktan korkmayan, hatalarını kabullenen, bilmediği konularda üste çıkmaya çalışmayan yöneticiler başarılı olma yolunda önemli yol kat edecektir.
Toplantı odasındaki en akıllı kişi gibi görünmek yerine, herkesin konuşmasını sağlayan, telefondan uzaklaşıp onları dikkatle dinleyebilen, çalışanların güçlü yanlarını keşfetmesini sağlayıp takdir edebilen, empati kuran lider hem kendisinin hem de ekibinin performansını artıracaktır.
Ünlü düşünür Sun-Tzu da iş hayatının oyuncularına yüzyıllar öncesinden şu sözlerle yol gösterir:
''En büyük güç, güçsüz görünmektir.'' Yani mütevazi lider olabilmektir.
Kibirli liderlik yerine mütevazi liderliği tercih etmenin, böylelikle insanlara daha fazla değer katmanın, performansı insanların kalplerine dokunarak yükseltmenin zamanıdır.
Toplantı odasındaki en akıllı kişi gibi görünmek yerine, herkesin konuşmasını sağlayan, çalışanların güçlü yanlarını keşfetmesini sağlayıp takdir edebilen, empati kuran lider hem kendisinin hem de ekibinin performansını artıracaktır.