Bir ölüm makinesinin anatomisi
"Kanı durdurmuyorum ama anavatanımızın düşmanlarının kanını döküyorum." Bu sözler paramiliter ordu Wagner’in hakimi Yevgeny Prigojin’e ait… ‘Putin’in şefi lakaplı Prigojin, geçen hafta, kimin eliyle servis edildiği henüz bilinmese de soğuk yenen intikamın tadına baktı ve hayata veda etti… Gelin sosis satıcılığından oligarklığa uzanan ve karanlık ilişkilerle örülen 62 yıllık hayatına bakalım…
Derin Avcı
Geçen Çarşamba gecesi, gündeme sarsan bomba: Çok değil, iki ay önce Rus yönetimine karşı isyan bayraklarını açan, tanklarını Moskova’ya süren Rus ‘özel güvenlik şirketi’ Wagner'in kurucusu ve sahibi Yevgeny Prigojin geçen Çarşamba günü ‘şaibeli’ sayılabilecek bir uçak kazasıyla hayatını kaybetti… Wagner bağlantılı Telegram kanalı Gray Zone, Prigojin'in ‘Rusya'ya ihanet edenler tarafından öldürüldüğünü’ savunurken, uçakta onunla beraber bulunan yedi kişiden birinin de
Prigojin'in sağ kolu ve Wagner'in kurucu ortağı ‘ikinci adam ve Wagner’in isim babası’ Dimitry Utkin olduğunun da altını çizdi…
Rus yetkililer uçağın neden düştüğünün belirlenmesi için soruşturma açıldığını kaydetse bu spekülatif kaza, dış gündemi uzun süre meşgul edecek gibi görünüyor… Gelin, şeflikten oligarklığa uzanan yolunda Prigojin’in izini sürelim…
18 yaşında ilk mahkumiyet
Prigojin, tıpkı Putin gibi, dönemde adı ‘Leningrad’ olan St. Petersburg’da doğdu…1961 yılında, Putin’den tam 9 yıl sonra… Verdiği demeçlere göre yoksul bir ailede yetişmişti... Babasını gençken kaybetmişti, annesi ise hastanede hemşire olarak çalışıyordu. Bir spor akademisine yollandı, ancak başarısız bir eğitim hayatı oldu. Rusya’da yayımlanan ‘Medusa’ adlı bir yayına göre suçla tanışması erken yaşta, 18’inde oldu.
Kasım 1979’da hırsızlık yaparken yakalanan Prigojin, ertelemeli hapis cezasına çarptırıldı. Ancak bir yola girmişti bir kere… İki yıl sonra, 1981’de çetesiyle birlikte, mahallesindeki bir kadının altın kolyesini ve küpelerini çalmaya çalışırken yakalandı. ‘Hırsızlık, dolandırıcılık ve “gençleri suça bulaştırma’ suçlarından 12 yıl hapis cezası verildi. 1990’da tam da Sovyetler Birliği dağılırken hapisten çıktı…
Sosisli sandviç arabasından Putin’in şefliğine
Hapisten çıktığı sene, annesi ve üvey babasının desteğiyle seyyar sosisli sandviç satışına başladı. Dönemde ‘Batı’ hayranlığı yayılmıştı, Rus gençler fast-food’un tadını almak istiyordu.. Bu farklı lezzet ve sunum onların ilgi çekti. Annesi pişirdi, o ve üvey babası sattı… Sonuç, büyük bir başarı. 2011’de ‘Gorod’ adlı bir haber sitesine verdiği söyleşide o günleri şöyle anlatıyor: “Ayda 1000 dolar kazanıyorduk. Rubleye vurunca para destelerinden ‘dağcıklar’ oluşuyordu…”
Prigojin hedef büyüttü, biriktirdiği parayla önemli bir süpermarketin hisselerini aldı. 1995’te yatırımcı Tony Gear ile anlaşarak St. Petersburg’da ilk önce bir şarap butiği, sonra da ‘the Old Customs House’ adı verilen bir restoran açtı. Lükse ve ihtişama aç olan kitleler, striptizci kızların patlattığı şampanyaların büyüsüne çabuk kapıldı. Zamanın ruhunu iyi okuyan Prigojin, gördüğü ilgiyi değerlendirdi. Kısa sürede mekanı daha da ‘elitleştirmek’ adına stirptizcileri kovdu, mekanı ‘fine dining’ restoran haline getirdi. Pek çok önemli işadamı ve devlet büyüğü restoranın müdavimi oldu. Bunlar arasında dönemin belediye başkan yardımcısı Putin de vardı.
Arkadaşlarını dikkatli seç
Ünlü keman virtiözü Mstislav Rostropovich ile dostluk kuran Prigojin, onun davetlerinde ‘catering’ işlerini alınca, şanı uluslararası alanda da arttı. 2001’de virtiözün İspanya Kraliçesi onuruna verdiği davetin catering işlerini de üstlendi, kraliyetle arkadaş oldu.
Putin dönemde iktidardaki birinci yılını doldururken resmi davetlerinde Prigojin’in hizmetlerinden faydalanmaya başladı. George Bush’tan tutun da Prens Charles’a, yolu Moskova’ya düşen her ‘VIP’, Prigojin’in sofrasına oturdu. Putin, doğum günlerini de Prigojin'in restoranlarında kutluyordu. İktidarla kurduğu baba-oğul ilişkisi ona farklı bir sektörün de kapısını açtı: 1998’de kurduğu ‘Concord’ catering firmasıyla okullarda orduya Rusya’nın her sınıfını ‘besledi’. Bu ihaleler ona 10 sene içerisinde 10.5 milyar ruble’lik ihtişamlı bir servet kazandırdı. O artık sadece Putin’in ‘şefi’ değil, aynı zamanda oligark’tı.
Savaş demek fırsat demek
2014’te Rusya’da yaşanan karışıklıklar üzerine Prigojin’e yeni bir fırsat doğdu. Kendisine, Putin’in emri doğrultusunda, Rusya için Rus ordusundan bağımsız olarak savaşacak, gönüllü ordu kurması emri verildi. Kurduğu catering şirketi paravan bir şirkete dönüştürüldü. Prigojin de böylelikle Putin’in resmi yollarla yapılmasını istemediği işlerin tüm sorumluluklarını aldı. Böylelikle Prigojin’in ordusu ‘Wagner’ doğmuş oldu. Prigojin o günleri verdiği bir şöyleşide şöyle anlatıyor: “Ukrayna'nın Donbass bölgesindeki çatışmalar nedeniyle 1 Mayıs 2014’te Wagner’i kurdum. Çatışmalar üzerine bölgeye gittim. Eski silahları temizledim, kurşun geçirmez yeleklerle kendim uğraştım ve bu konuda yardımcı olabilecek uzmanlarla tanıştım. O an itibarıyla, 1 Mayıs 2014’te, sonradan ‘Wagner’ ismini alan bir grup vatansever ortaya çıkmış oldu…” İmkanlar Rusya devleti eliyle sağlansa da, hesap verdikleri bir kurum olmaması, Prigojin ve askerlerinin yöntemlerini ‘gaddarlaştırdı’…
Prigojin’in deyimiyle ‘vatansever’ grubun gaddar eli, diğer topraklara da uzandı: Birleşmiş Milletler uzmanları, Wagner'e bağlı paralı askerleri Orta Afrika Cumhuriyeti, Libya ve Mali dahil Afrika genelinde insan hakları ihlalleri yapmakla suçladı. Avrupa Birliği 2021’deWagner'e ‘işkence, yargısız ve keyfi infazlar ve katliamlar dahil ciddi insan hakları ihlalleri’ ve Orta Afrika Cumhuriyeti, Libya, Suriye ve Ukrayna'da ‘istikrarı bozucu faaliyetler’ yürütme suçlamaları yöneltti. 2017 tarihli bir videoda, Wagner personeli olduğu belirtilen bir grup silahlı kişinin bir Suriyeliye işkence ettiği, balyozla döverek öldürdükten sonra cesedini parçalayıp yaktıkları görüldü. Ancak Rusya, bu suçlamalar karşısında sessizliğini korudu.
Ukrayna'daki 50 bin kişilik ordu
Rusya'nın geçen yıl şubat ayında Ukrayna'da başlattığı işgalde Wagner, savaşta giderek daha görünür bir rol üstlendi.
Prigojin, savaşçı toplamak için Rus hapishanelerini gezerek, ona katılacak savaşçılarına altı aylık hizmet karşılığında ‘beraat’ sözünde bulundu. 10 bini sözleşmeli, 40 bini hükümlü 50 bin civarında ‘askerle’ Ukrayna’ya girdi. Savaşta ayda yaklaşık 100 milyon dolar harcadığı söyleniyor.
Aralık ayında Washington, Kuzey Kore'yi, BM Güvenlik Konseyi kararlarını ihlal ederek Rus özel güvenlik şirketine roket ve füzeler dahil çeşitli silahlar tedarik etmekle suçladı. Hem Wagner hem de Kuzey Kore bu suçlamaları yalanladı.
Sonunu hazırlayan isyan nasıl başladı?
Haziran ayında ise Prigojin’den için sonun başlangıcı denebilecek bir hamle geldi. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'yu devirmeyi amaçlayan silahlı bir isyan çağrısında bulundu. Prigojin, birliklerinin silahlı bir ayaklanmayla Şoygu'yu cezalandıracağını belirterek Rus ordusunu da kendilerine karşı direniş göstermemeye şöyle çağırdı: "Bu bir askeri darbe değil, bir adalet yürüyüşüdür…"
İktidarın bu ‘adalet yürüyüşü’ne karşı tavrı net oldu: Federal Güvenlik Servisi'ne (FSB) bağlı bir birim olan Ulusal Terörle Mücadele Komitesi, Wagner liderinin 'silahlı isyan' çağrısında bulunmak suçlamasıyla soruşturulacağını duyurdu. Wagner'in açıklamalarını ‘Rus askerlerini sırtından bıçaklamak’ olarak nitelendiren FSB, Wagner mensubu paralı askerleri, Prigojin'i tutuklamaya ve "suç teşkil eden ve haince emirlerini" yerine getirmeyi reddetmeye çağırdı.
Putin, de isyanı ihanet olarak nitelendirdi ve "hainlerden hesap sorulacağını” söyledi.
Ancak Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko'nun arabuluculuğunda ‘ateşkes’ sağlandı:Wagner güçleri 24 Haziran günü ilerleyişini durdurdu… Belarus’a gitti, hakkındaki davalar kapandı… Kendisinden bir hesap sorulmadı. Hatta, Rusya Devlet Başkanı Putin'in ev sahipliğinde, St. Petersburg’da, 27-28 Temmuz'da düzenlenen 2. Rusya-Afrika Zirvesi'ndeki fotoğraflar yayınlandı. Bu zirvenin sonrasında rotayı Afrika’ya çeviren Prigojin, son olarak geçen salı şöyle bir video paylaşmıştı: "IŞİD, El Kaide ve diğer haydutların hayatını Afrika halkı için bir kabusa çeviriyoruz…"
Ancak Afrika dönüşü uçağı, şimdilik bilinmeyen bir sebepten ötürü, yere çakıldı. Ölümünün ardındaki sır perdesi henüz aralanmadı. Ancak spekülasyonlar sürecek. Zira düşmanları çoktu. Yine de görünen o ki Putin’in şefi, kimin eliyle servis edildiği henüz bilinmese de soğuk yenen intikamın tadına baktı.
Wagner, nerelerde aktifti?
Prigojin'in şirketi, Rus ordusunun özel kuvvetlerinden emekli yarbay olan ilk komutanı Dmitry Utkin'in lakabından esinlenerek ‘Wagner’ adını aldı. Kısa süre içerisinde uluslararası alanda çalışmalarına başladı
Wagner personeli, Suriye'de Beşşar Esad'a destek sağladı.
Libya'da isyancı komutan Halife Hafter güçleriyle aynı saflarda yer aldı BM tarafından tanınan Trablus merkezli hükümete karşı savaştı.
Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mali'de de faaliyet gösterdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerince ocak ayında yapılan bir açıklamada, şirketin Afrika'daki altın ve diğer zengin kaynaklara erişimini Ukrayna'daki operasyonları finanse etmek için kullandığı dile getirildi.
Muhalif Rus medyası, Wagner'in 2018'de Orta Afrika Cumhuriyeti'nde grubun faaliyetlerini araştıran üç Rus gazetecinin öldürülmesi olayına karıştığını iddia etti. Söz konusu cinayetler hala çözülemedi.