“Ben üretme bağımlısıyım”

Rap müzisyen Anıl Piyancı, yeni şarkısı, podcast programı ve bir de İzmir’de açacağı mekanıyla karşımızda. Rap müziğe hem üreterek hem dem maddi olarak destek olan müzisyenle konuştuk.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
“Ben üretme bağımlısıyım”

ECE ULUSUM

Anıl Piyancı altyapısı ve uzay temasıyla dikkat çeken Uzayda Aşk şarkısını yayınladı. İzmir’de hiphop dünyasına ait bir mekan açmak için gün sayan müzisyen, mekanda müzisyen dostlarını ağırladığı bir podcast programına da başladı. Program ilk günden dikkatleri üzerine çekti. 2024’e yeniliklerle giren Anıl Piyancı ile buluştuk, merak ettiklerimizi sorduk.

Albümden önce yeni şarkın Uzayda Aşk’ı yayınladın. Neden uzay temalı?

Mizansen  yaratmayı seviyorum. Bir de bilim kurguyu seviyorum. Şarkıyı yazarken İstanbul’dan İzmir’e dönüyordum ve yıldızlar inanılmaz parlıyordu. Şarkıyı o sırada gökyüzüne bakarak yazdım. Uzaklaşma fikrine odaklandım ve ne kadar uzak olabilir diye düşünürken uzay geldi aklıma. Gezegen gezegen dolaştığımı hayal ettim.

Parçadaki synth tınıları uzayla ilgili olduğu için mi? Neydi aklındaki?

Buradaki aslında Dr. Dree tarzında bir synth. Hem eski sound’a gönderme yapmak hem de uzay temasına gönderme yapmak istedim. Bir şarkım daha olacak bu tarzda. Yeni albümde biraz daha rock sound’a yakın bir altyapı olacak.

Alt yapılarını seçerken nasıl bir yol belirliyorsun? Dinleyicinin ne istediğine bakıyor musun?

Benim istediğim daha ağır basıyor. Genelde piyasaya göre sound yapmakta zorlanıyorum.

Teklinin kapağını da gördüm. Güzel, enteresan bir şey. Nasıl ortaya çıktı?

Yani uzayda aşk teması olduğu için, astronot kıyafeti giymiş bir kadın ve erkek, uzayda uzanıp manzara izliyor. Kırda uzanmış gibi ama uzayda…

Şu an yeni albüm duyurusu yaptın, kaç şarkı olacak?

10 şarkı olacak. Şarkıları sound ve altyapılara göre belirledim. Çünkü live band ile sahneye çıkmak istiyorum. Onların sahnede çalabileceği şarkıları seçtim.

Albüme girmeyen şarkılar var mı?

Ben bir üretme bağımlısıyım. İlerde yayınlamayan şarkılarıma ne olacak, bilmiyorum. Çok şarkı var ama birçoğu deneme.

İzmir'de şimdi hip-hop kültürünü yaşatacak bir mekan açıyorsun. Nereden çıktı bu fikir?

Hard Rock kafeler var niye hiphop kafeler yok dedim. Avrupa’da yok ama Amerika'da kesin vardır. Biz de neden olmasın diye düşündük. 3 yıl önce ben mekan tasarımını yaptım. Projeyi bir yatırımcıya götürmüştüm, şimdi oluyor. Niyetim sevdiğim bir kafe yaratmaktı ve yapıyorum.

İçinde yerli yabancı rapçilerden hatıra eşyalar olacak mı?

Zamanla olacak. Örneğin, İzmir’de Kontkar konser verince o gün üstünde giydiği şeyi gidip almak gibi bir niyetim var. Konser after partilerini genelde mekanda yapmayı planlıyorum. Zamanla derlenir toplanır.

Stüdyo açıyorsun, yeni rapçilere destek oluyorsun, podcast yapıyorsun, şimdi mekan açıyorsun. Ben seni biraz Türk hip hop kültürüne yatırımcı olarak görüyorum. Sen ne dersin?

Ben başladığımda hiphop gelişmekte olan bir kültürdü. Biz, bir önceki nesilden aldık. Nasıl daha ileri götürürüz felsefesi vardı. En sevdiğim yönlerinden biri de o. Gelişmekte olan bir şeyi geliştirdik yani. İhtiyaç olduğunu da gözlemleyince kayıtsız kalamadığın şeyler de var. Çünkü bu kültür benim hayatımı kurtardı. Çok serseri bir genç olabilirdim. Hayatımda hiç hayal edemediğim şeyler elde ettim. Gerçi rap kültürü kontrolsüz büyüdüğü için bu kültürü de öldürmeye başladı…

Müzik sektörünün sana öğrettiği en acımasız ders ne oldu?

Dostlarımı çok kaybettim. Arkadaşlara çok da bağlanmamam gerektiği ve vefa beklememek gerektiğini öğrendim. Yani çok hızlı değişiyor, insanların durduğu yerler.

Kimi rap müzisyenler arkadaşıyla kavga edince, küsünce düet şarkılarını platformlardan siliyor. Günün sonunda o şarkı artık kamuya çıkmış. Yayınlanan içerikte değişiklik yapmaya ne diyorsun?

Hoş değil. O intikamı orada alamazsın. Dinleyiciden almanın manası veya geçmişten almanın bir manası yok. Benim tercih edeceğim bir şey olmaz.

8-2’de bir sözün var pop müziği yeren. Ama daha sonra pop müzisyenlerle düet yaptın. Fikrin mi değişti?

Değişti tabii. O zaman fanatik rapçilikten sanırım. Aslında ben müziği sevmeye başladım. Zamanında rap çok ezilen bir tür olduğu için de dışarıya laf atıyorduk çok fazla. Bugün olsa o sözleri söylemem. Müziğini beğendiğim herkesle iş yaparım, artık tarzın önemi kalmadığını düşünüyorum.

Sence Türk rapçiler neden global müzik festivallerinde yer alamıyor? Bir Ceza ve Ezhel’i Sziget’te gördüm.

Aslında Spotify dinleyicileri iyi. Türk rapçilerin globalde bir karşılığı var. Ama sanırım Türkiye'ye bakış açısından dolayı... Vize alamıyoruz daha. Festival yapanlar Türkleri tercih etmiyorlar. Bilmiyorum, dünyaya verdiğimiz izlenimle de alakalı olabilir.

Podcast’inde Ezel ile dostluğunun meşhur olduktan sonra koptuğunu, kızın olduğunda aramadığını söylüyorsun. Bu bölüm sonrasında Ezhel seni aradı mı?

Aradı. Ama bir daha Ezel ile ilgili açıklama yapmayı düşünmüyorum. Konunun bu kadar dallanıp budaklanacağını da bilmiyordum. Ezel’e çok yüklendiler. Bu beni rahatsız etti. İletişim sorununa sebep oldu. O da ben de ders çıkardık bu süreçte. Başkasını linçletmek isteyecek biri değilim ama çok büyük yanlış yapmasınlar yani.

Peki 2024 planı nedir?

Albüm çıkacak. Podcastler devam edecek. Turne planım var. Baba olma konusunda geliştirmem gereken noktalar var.

Hiphop kültürü benim hayatımı kurtardı. Çok serseri bir genç olabilirdim. Hayatımda hiç hayal edemediğim şeyler elde ettim.

 

HAFTA