Bağımsız müziğin isyankar dip dalgası: Peyk & İsimsiz Orkestra
Bağımsız müzisyenlerin ortak girişimi Olta Dayanışma’nın ağabeyleri Peyk 27 yıldır devam eden bir dostluk ve mücadele ezgisi. Bağımsız müziğin onurlu ve isyankar bir dip dalgası gibi Peyk...
Hilal SARI
Ünlü olmak için çaba harcayan bir grup değil Peyk. Türkiye’deki bağımsız müzik ekosisteminin en önemli gruplarından biri ve on binlerce hayranının ezbere bildiği şarkı sözlerinde, Peyk aşktan isyana, geçim krizinden yolsuzluğa, ‘büyük adam olma’ sorunsalından haksızlıklara, lafını hiç esirgemiyor. Peyk’i bugüne kadar duymadıysanız, bunun sebebi Peyk’in bağımsız müziğin onurlu ve isyankar ‘dip dalgası’ gibi olmasından ileri geliyor.
Grubun geçtiğimiz haftalarda Küçükçiftlik Park ve Kalamış Atatürk Parkı’nda verdikleri konserlere gelme fırsatı olan varsa görmüştür: Şarkıları ezbere bilen Peyk hayranları “Don Kafa Don”, (Yasin Soyöz’le birlikte yaptıkları) “Derdini Bul”, “Lay-Lay-Lom”, “Sobe” ve “Kocaman Sıfır” gibi parçalarında, ses rengiyle ve icrasıyla eşsiz bir vokal olan Alış’a hep bir ağızdan eşlik ediyor. Mütevazi ve çok yetenekli müzisyenleri bir araya getirmiş olan Peyk’i bilenler çok iyi biliyor.
Bugüne sponsor destekleriyle değil, kendi emekleriyle gelen Peyk, şarkı söyleriyle de hissettiriyor bu protest ve onurlu duruşu: “Birileri gözü kapar korkudan ve payını alır bu pis pastadan.”
Müziği bir yaşam biçimi olarak tercih eden Peyk’in şarkılarını İrfan Alış (vokal) yazıyor. O eşsiz söz ve bestelerin düzenlemelerini ise Peyk grubunun üyeleri birlikte yapıyor: İsimsiz Orkestra’nın kurucularından olan Özgür Ulusoy (klavye & keman), Serdal Ersoy (gitar), Ertan Çalışkan (davul) ve Barış Tokgöz (bas gitar).
OLTA DAYANIŞMA’NIN BÜYÜK AĞABEYLERİ
Peyk, Türkiye’de bağımsız müzik ekosisteminin en önemli dayanışma hareketi Olta Dayanışma’nın da büyük ağabeyleri gibi. Heyecanla beklenen Cenk Kaptan imzalı müzik belgeseli “Sen Kimsin?”, ismini hem müzik yasaklarına hem de Spotify ve YouTube gibi dijital tekellerin, müzisyenlerin emeğinin büyük bir kısmına konmasına isyan eden İrfan Alış’ın “Sen Kimsin?” demesinden alıyor.
“Biz bu müziği İngiltere’de yapsak protest olmazdık. Ama Türkiye’de bunu yapınca protest oluyorsun, diğerleri çok sudan işler yaptığı için…” diyor o protest sözlerin kaynağı vokal İrfan Alış. Özgür Ulusoy ise “Sözünü sakınmadığında, hırsıza hırsız dediğinde protest olursun” diyor. Konserlerinde papageno. art.studio gibi başarılı genç tasarımcılar tarafından dizayn edilip üretilmiş Peyk markalı ürünler de satarak hem grubun kendisine hem de Olta Dayanışma’ya katkı sağlayan Peyk, özellikle milenyum kuşağı tarafından gün be gün daha da sevilen bir yeraltı markasına dönüşüyor. Peyk üyelerine müziğin hayatlarındaki anlamını sorduğumuzda ise “Balığa suyu soruyorsun” veya “Delirmeme engel oluyor” gibi yanıtlar aldık. Grubun arızası değişebiliyormuş, ama grubun en iş bitiricisi ismi oy birliğiyle İrfan. Grubun en sakini ise ‘ermiş’ kavuğunu davulcu Ertan’dan alan basçı Barış.
ŞEF MOJDANİ’Lİ İSİMSİZ ORKESTRA PEYK ŞARKILARINI “TAMAMLADI”
27 yaşındaki Peyk, geçtiğimiz hafta Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde grup üyesi Özgür Ulusoy üzerinden organik bağları olan İsimsiz Orkestra ile ilk konserini verdi. 2018 yılında Özgür Ulusoy ve yine müzisyen dostu Ulaş Özer tarafından temelleri atılan İsimsiz Orkestra, genç, yetenekli ve bağımsız çalıcılardan oluşan bir senfonik oda orkestrası. Orkestranın tamamının gönüllü çalıcılardan oluştuğunu, bazılarının avukatlık veya gibi müzik icrası dışında da işleri olduğunu hatırlatalım. İranlı ünlü besteci ve orkestra şefi Mahdi Vojdani yönetiminde ilk kez Peyk ile birlikte sahne alan orkestra, çalışmalarını 2018 yılından bu yana Kadıköy Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nin (NKHM) desteğiyle Kadıköy’ün ve İstanbul’un en önemli kültür merkezlerinden biri olan NKHM’de sürdürüyor. Çoğunluğu Kocali Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden mezun olmuş çalıcılardan oluşan orkestra, İstanbul’un yetenekli müzisyenleriyle tamamlanarak kurulmuş. Daha önce Yeşim Madanoğlu şefliğinde çalışmalarını yürüten İsimsiz Orkestra’nın müziğinden etkilenen ve kendileriyle iletişime geçen şef Vojdani, İran ile Türkiye arasında orkestra müziği yapan sanatçıların iletişimlerinin artması gerektiği görüşünde. Yıllarca orkestral müzik çalıcısı olarak eğitim almış, hepsi gönüllü olarak bu işi yapan ve tarz ayırt etmeksizin müzik yapabilmek için bir araya gelen orkestraya şimdiye kadar aralarında İlkay Akkaya, Sema Moritz, Feridun Düzağaç, Cenk Taner (Kesmeşeker), Mehmet Şenol Şişi (Kargo), Demirhan Baylan, Erkan Tekci, Peyda Yurtsever, Kamil Hajiyev (No Land), İrfan Alış (Peyk) gibi isimler eşlik etmiş. Peyk’ten İrfan Alış’ın konserdeki ifadeleriyle İsimsiz Orkestra, “yıllardır yarım kalan Peyk şarkılarının yaylı ve üflemeli melodik enstrümanlardan oluşan İsimsiz Orkestra’yla tamamlanmış gibi oldu.”
KAMİL HAJİYEV PEYK’İN SULUŞAKA’SINI SESLENDİRDİ
Peyk, sahneye çıkmadan önce Tschaikowsky ve Ivanovic’ten bazı klasik eserleri de seslendiren İsimsiz Orkestra’yla gerçekleştirdiği ilk konserinde önemli konuk sanatçılara da yer verdi. Olta Dayanışma müzisyenlerinden No Land solisti Kamil Hajiyev, İsimsiz Orkestra’nın eski şeflerinden Yeşim Madanoğlu yönetiminde Peyk’in “Suluşaka” isimli parçasını seslendirdi. Türkiye’ye genetik okumaya gelen Hajiyev, 8 yaşından bu yana çaldığı kemanı ve farklı yorumuyla renk kattığı müziği tercih etmiş. Hajiyev’i sadece No Land ile değil, Türkiye caz sahnelerinde kurduğu kuartetle adını duymaya başladığımız davulcu Öner Karaçuha’nın “Unutma” teklisinden de dinlemeniz şiddetle tavsiye edilir. Müzik şöleni tadında geçen gecede, gitar solisti Gürkan Karaman Roland Dyens’tan Tango en Skai isimli eseri seslendirirken, İsimsiz Orkestra’nın viyolalarından Uğur Kılıç’ın düzenleyip seslendirdiği Türk besteci, orkestra şefi ve piyanist Selman Ada imzalı “Maskeler Aryası” da gecenin önemli parçalarındandı.