Andersen’in masal şehri: Kopenhag
Nazik insanlarının ev sahipliğinde sanat, kültür ve huzur dolu günler vaat eden masal tadında bir şehri keşfe hazır olun…
AYLİN SARAÇOĞLU
Kopenhag sadece kuzeyin mutlu ülkelerinden Danimarka’nın başkenti değil, aynı zamanda çoğumuzun masallarıyla büyüdüğü yazarın da şehri… Danimarkalı yazar Hans Christian Andersen bu şehirde doğmasa da ilk gençlik yıllarından vefatına kadar Kopenhag’da yaşamış, onu üne kavuşturan masallarını burada yazmış. Ben de kendime doğum günü hediyesi vererek, Andersen’in şehrini, onun izinde keşfettim.
İstanbul’dan yaklaşık 3 saat 20 dakika süren yolculukla Kopenhag havaalanına varılıyor. Şehir merkezine ulaşım içinse metro, otobüs, tren gibi toplu ulaşım araçları mevcut.
Kopenhag tam bir bisiklet cenneti. Düz ve düzenli yapısı onu bisiklet ile keşfetmeye çok uygun.
En iyisi sadelik
Danca ve Norveç dilinde rahat ve mutlu ruh halini tanımlayan Hygge yaklaşımının yansıması Kopenhag’da her yerde karşımıza çıkıyor. Hayata anlam katan küçük anların değerini bilerek sadelik ve rahatlıkla harmanlanmış bir mutluluk felsefesi bu… Her şey çok sade; gereksiz şatafat, gösteriş asla yok. Bunun yerine doğaya ve doğallığa son derece önem veriyorlar. Gittiğiniz her mekanda, kaldığınız otelde, yediğiniz yemeklerde, tüm şehrin mimarisinde ‘sadelik en iyisidir’ ilkesini görüyorsunuz.
Andersen’in izinde çıktığım bu gezide ilk durağım onun, şehrin merkezinde, Tivoli eğlence parkına baktığı heykelini ziyaret etmek oldu. Dünyanın önde gelen eğlence parklarından olan Tivoli, Andersen’in de en sevdiği, sıkça ziyaret ettiği yermiş. Ben gittiğimde Tivoli, kış mevsimi nedeniyle kapalıydı. En son Aralık’ta yılbaşı pazarları nedeniyle açılıyor, sonrasında kış boyunca kapalı kalıyormuş.
Kopenhag’ın en ünlü ve uzun alışveriş sokağı olan Strøget boyunca yürümek şehri keşfetmek için güzel bir yöntem. Trafiğe kapalı olan 1.1 kilometrelik yaya yolu lüks mağazalardan, uygun bütçeli markalara, şık lokantalardan, döner ve sandviç büfelerine kadar birçok seçenek sunuyor.
Şehrin cazibe merkezi
Belediye Binasının bulunduğu meydandan Kongens Nytorv meydanına kadar uzanan bu yaya yolunu takip ederek Nyhavn bölgesine de varmış oluyorsunuz. Şehrin Nyhavn tarafı Kopenhag’da mutlaka görülmesi gereken yerler listesinin başında yer alıyor.
‘Yeni Liman’ anlamına gelen Nyhavn, Andersen’in yaşadığı evlerin de içinde bulunduğu restore edilmiş tarihi yapıları, çok şık cafe ve lokantalarıyla şehrin cazibe merkezi.
Nyhavn limanından tekne gezilerine katılmak, şehri görmek için güzel bir seçenek. Tur şirketlerinin birbirinden farklı turları mevcut. Benimki tarihi-turistik noktaları göstermeye yönelik bir turdu. Kanalın iki tarafındaki rengarenk tarihi evleri seyrederek başlanılan turda, köprüler çok alçak olduğundan dışarıda oturanların kafalarını eğmeleri uyarısı sürekli tekrarlandı. Eski teknelerin kanallar boyunca demirli halde ev-ofis gibi kullanımını görmek de eğlenceliydi.
Tekne gezisiyle önünden geçilen kraliyet kütüphanesi diğer adıyla Siyah Elmas kentin en iddialı yapılarından… Yapımı 1999’da tamamlanan ilginç bir mimariye sahip olan kütüphaneye giriş ücretsiz.
Tekne gezimizde uğradığımız diğer bir yer de kentin simgesi haline gelmiş Küçük Deniz Kızı heykeli oldu. Yine Andersen’in aynı adlı masalından yola çıkılarak 1913 yılında bronz ve granit kullanılarak yapılmış heykelin dünyanın en çok ziyaret edilen heykellerinden olduğu söyleniyor.
Tarih meraklılarına…
Amelienborg Sarayı veya Yazlık Saray, 18. yüzyıldan kalma yapısıyla şehrin dikkat çekici yerlerinden… Kraliyet ailesinin halen kullanmasından dolayı çoğu yeri ziyarete kapalı. Diğer taraftan, sarayın bir bölümündeki müzede sergilenen eserler, bölge tarihi ile ilgili ip uçları sunuyor. Öğlen yapılan Kraliyet Muhafızlarının yürüyüşü de büyük ilgi görüyor.
Amalienborg Sarayı’nın önündeki meydandan yukarıya doğru yürüdüğünüzde karşınıza Kraliyet Ailesi’nin de kullandığı Frederik Kilisesi çıkıyor. Yeşil kubbesiyle şehrin birçok yerinden görülen kilise, Mermer Kilise olarak da biniyor. 1740 yılında tasarlanan kilise rokoko mimarisinin güzel bir örneği olarak geçiyor.
Rosenborg Kalesi yine şehrin görülmesi gereken yerlerinden biri… Kral IV. Christian’ın 17. yüzyıl başlarında yaptırdığı Rosenborg Kalesi’nin eşsiz bahçesi de ziyaretçilerin büyük ilgisini görüyor. Rosenborg Kalesi’nin içinde çıkacağınız tarihi yolculukta görebileceğiniz eserler arasında İsveç-Danimarka savaşını tasvir eden duvar halıları, mücevherler, cam koleksiyonları yer alıyor.
Tarihe ilgi duyanların gezmesi gereken Danimarka Ulusal Müzesi 1743 yılında “Prens Sarayı” olması amacıyla inşa edilmiş bugün ise müze olarak hizmet veriliyor. Müzede Taş Devri, Orta Çağ ve Rönesans dönemine ait birçok eseri görebilirsiniz.
Özgür Şehir Christiania da 35 hektarlık bir alana kurulu, bohem yaşam tarzının benimsendiği, kendi kuralları olan bir yer. Buranın kuruluşu 1971 yılına uzanıyor. O yıllarda bir grup sanatçı ve genç terk edilmiş bu bölgeye yerleşerek toplumun genel kurallarını ve devletin yasalarını red ettiklerini duyurmuşlar. Christiania Bölgesi’ndeki bahçe içindeki evlerin duvarlarını grafiti sanatçılarının yaptığı çalışmalar süslüyor, ağaçtan dev oyma heykeller bulunuyor, bir tarafta organik tarım yapanlar, diğer tarafta cafe işletenler, hippi dönemlerinin müziklerini dinleyerek eğlenenler ile burası renkli bir görüntü sunuyor.
Sandviç sever misiniz?
Kopenhag’da en çok yenilen ve geleneksel yemek olarak geçen lezzet Smørrebrød adı verilen açık sandviçler… Biz yemekten bile saymaz, “sadece sandviç atıştırabildim” deriz ya… Onlar içinse doyurucu bir öğün Smørrebrød… Seçiminize göre, ekmek üzerine et, balık, tavuk, sebze konularak soslarla tatlandırılıyor. Ben en çok somon ile hazırlanan açık sandviçi beğendim. Gerçekten tadı enfesti. Diğer gözde bir alternatif de sosisli sandviç ve döner. Danimarka’da yeme-içme çok pahalı olduğundan bu ayaküstü lezzetler kurtarıcı oluyor.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.