60’lık delikanlı Porsche 911
8 Haziran 1948’de otomobil dünyasında daha önce hiç var olmayan bir spor otomobilin hayaliyle koca bir dönem başlamış; 356 No.1 Roadster, 35 beygir gücü 600 kg ağırlık ve 135 km/h azami süratle tescil edilerek Porsche markası doğmuştu.
Okan ALTAN
1963’teki dünya prömiyerinden bu yıl 1.250.000’i aşan üretimine, dünyanın en ikonik spor otomobili 911’in 60. yıl “düşler” sürüşlerindeyiz…
Geçen ay Porsche spor otomobillerinin 75. yaş günü kutlamalarının ardından; geçen hafta da 911’lerin 60. yıl dönümü özel sürüşlerine, efsane markanın tüm lezzetlerinin ayrı ayrı tadımına katıldım…
8 Haziran 1948’de otomobil dünyasında daha önce hiç var olmayan bir spor otomobilin hayaliyle koca bir dönem başlamış; 356 No.1 Roadster, 35 beygir gücü 600 kg ağırlık ve 135 km/h azami süratle tescil edilerek Porsche markası doğmuştu. Fakat bu yıl 60 yaşına basan 911 ise, aslında Porsche denildiğinde gözümüzde canlanan form, hafızamıza kazınmış araç tipi… ‘Düşler Festivali’ adı altındaki özel parkur sürüşleri, Goodwood Hız Festivali’ndeki gösteriler, Rennsport buluşmalarında çok pahalı, çok gösterişli, çok gürültülü, çok fazla metal ve ıslık sesleriyle 911, zamanın ruhuna kapılmadan, halen içten yanmalı motorlarıyla kükremeye devam ediyor. Üstelik, tamamen elektrikli modelleri peşi sıra gelmeye devam ederken…
Karakteristik yuvarlak farlarıyla ilk günden itibaren yarış başarılarına imza atan ve Porsche’yi tüm dünyada asıl büyüten model olan 911’in sadık sürücüleri, sportifliğe, kamusal imaja ve statü bilincine değer veren, keyif düşkünü, ortalamanın üzerinde pilotaj bilgisine sahip marka hayranlarından oluşuyor. Hatta işlevselliğe bile daha az önemle bakabiliyorlar… Le Mans 24 Saat Yarışları’nda geçmişte start avantajı veren, sola monte kontak anahtarı olan bir otomobil için şaşırtıcı değil…
İyi para kazanan ve aynı zamanda hayattan zevk aldığını göstermek isteyenler için yollarda iyi duran dinamik bir oyuncak da deniliyor, 911’ler için. Dokunma, kokular, sesler ve titreşimleriyle, hıza eşlik eden 911 klasiği, gelecekte de tamamen elektrikli bir versiyon göstermeyecek… Ve motoru arka aksın arkasında, 2+2 koltuklu bilinen konseptiyle sevildiği gibi kalacak.
1961’de zamanının en ünlü tasarımcısı Erwin Komenda’nın 4 koltuklu konseptini ağır başlı bulan ve markanın sporcu olduğunu hatırlatan Ferdinand Alexander Porsche’nın iki yıl boyunca geliştirdiği 2+2 koltuklu tasarımı, Porsche 356'nın yerini alan Type 901 ile 911 efsanesini başlatmıştı. Bu arada Ferdinand Piëch ve Fernidand Anton Ernst, bu ‘flyline’ Porsche’nin karşılıklı yatık silindirli ‘Bokser 6’ yatık motoru ve arkadan motorlu şasi mühendisliğini de hazırlayan isimler olduğunu belirtmeliyiz.
110 BEYGİRDEN 700 HP’LERE…
63 orijinalden, 73 G-serisi, 88 Type 964, 93 Type 993, 97 Type 996, 2004 Type 997, 2011 Type 991 ve 2019’dan itibaren şimdi Type 992 8’inci nesli… Orijinal tasarım ve tam sportif teknik geleneklerinden kopmadan tüm yeni mühendislikleri kullanım kolaylıklarıyla uygulayan 911’ler, Afrika safarilerinden Le Mans yarışlarına ya da İstanbul’un sıkışık trafiğinde kullanılabilecek dünyanın en ‘becerikli’ gerçek spor otomobil unvanını 60 yıldır kimselere kaptırmıyor. Birinci 911 S’in 185 km/h’ye ulaşmasının ardından Carrera 2.7 RS, Turbo, Intercooler, dört çeker, Tiptronic, LSA şasi, GT2, 300 km/h bariyeri, seramik frenler, PDK, direkt enjeksiyon, aktif aerodinamik parçalar, GT2 RS, DRS, merkezi ısıtıcı gibi onlarca motorsporları inovasyonu seri üretime aktarıldı… 110 beygirlerden başlayan güçlerinin 60 yılda 700 HP’lere ulaşması, önceleri 240 km/h hızlara şaşırırken, artık 340’ların Porsche için olağan kabul edilmesi, hep Porsche’nin ‘asıl oğlan’ı 911 sayesinde…
Geçtiğimiz aylarda çöl tecrübelerimle yazdığım arazinin spor otomobili 911 Dakar’dan bu son Auvergne-Rhône-Alpes virajlarında gazladığım aslında pist yarışçısı olan 911 GT3 RS’e kadar Carrera’lar, Targa ve Cabriolet’ler, GTS’ler, Speedster ve Sport Classic’e kadar tam 26 versiyonu olan bu Porsche’nin herkesin rüyalarını gerçekleştireceği bir seçeneği var.
Bu salt spor otomobil formunun son 2023 ailesinin tüm versiyonlarını ‘60 Jahre 911’ organizasyonunda, üstelik limitlerine çıkararak kullanırken, Heritage kavramına uysun diye, yıllardır kalbimi de fetheden 480 HP 570 Nm’lik 3.0 lt dört çekerli Targa 4S Design Edition ve manuel şanzımanlı 550 HP’lik 3.7 lt arkadan itişli Sport Classic direksiyonunu kaptım…
Özetle; istisnasız tüm 911’lerin limitlerini normal yollarda yakalamanızın zor olduğunu belirteyim… Sport Chrono paketleriyle PDK sayesinde muhteşem hırıltılarla 7.500’lere çok hızlı devirlenen 6 silindirli 2.981cc çifter turbo ve intercooler’lı motorların 3,5 saniyelerde 0-100 km/h tırmandırması, 12,5 saniyede 200 km-h’ye ulaştırması ve 2,3 saniyede 80-120 km/h elastisitesi, Fransız vadilerinden tırmanma parkurlarına kıvrılan ‘RollerCoaster’ yollar için çok fazla… Fakat, Sport Plus modda dört çekeri en doğru şekilde torklayan PSM ve PTM’nin PASM ile muhteşem işbirliği ve hassas direksiyonun tüm komutları alıp aracı istediğiniz çizgide sürekli tutması, nefis idi!.. Gerektiğinde de 408 x 380mm’lik frenlerle de güvenle durması da, sürpriz değildi… Porsche’nin 911’lerdeki süper mühendisliğine hayran kalmamak, saygı göstermemek elde değil!
Fakat ertesi gün, asıl 510 HP’lik arkadan itişli GT3 Touring ile bol adrenalinli keyif sürüş gerçekleştirirken, son olarak da Porsche piramidinin şu anki zirvesi dev aktif kanatlı 1.450 kg hafifliğinde 525 HP’lik 4.0 lt GT3 RS’in 3,2 saniyelik 0-100 km/h fırlamalarıyla heyecanımı abarttım… Bu iki çılgının yanında Le Mans, Dakar, Speedster, Carrera 4 GTS Cabriolet, Carrera 2S ve GTS’leriyle diğer tüm 911 güzellikleriyle mest oldum.
Açıkça söyleyeyim; böyle bir ‘911 cenneti’ni bırakıp dönmek, hiç kolay olmadı…