Yenidoğan çetesinin 2 numarası doktor İlker Gönen'in ifadesi ortaya çıktı: O da 6 ay hapis yatmış
'Yenidoğan çetesi'nin iki numaralı ismi olduğu iddia edilen doktor İlker Gönen'in ifadesi ortaya çıktı. Gönen, bebek ölümlerinden hasta bebeklerin sevkine kadar birçok soruya cevap verdi. Bu arada Gönen'in, 6 ay Silivri Cezaevi'nde yattığı ortaya çıktı. Çete lideri Fırat Sarı'nın da terör örgütü PKK'nın gençlik örgütlenmesinde yer alması nedeniyle 5 yıl hapis yattığı tespit edilmişti.
'Yenidoğan çetesi' Türkiye'nin kanını dondurdu. Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu’nun haberine göre, çetenin iki numaralı ismi olarak dosyada yer alan doktor İlker Gönen'in de ifadesi ortaya çıktı.
Çetenin "2" numarası 6 ay cezaevinde hapis yatmış
İlk başta askeri doktor olarak görev yapan Gönen'in askeriyeden ayrıldıktan sonra 6 ay cezaevinde hapis yattığı öğrenildi. İlker Gönen'e birçok soru soruldu. Sorular arasında bebek ölümleri, çete üyeleriyle ilişkileri ve tapelere düşen ayrıntılar da yer aldı.
Gönen, ifadesinde şunları söyledi:
"6 ay Silivri Cezaevi'nde yattım"
"Yaklaşık 6 aydır, Sarıyer Hamidiye Etfal Eğitim Araştırma Hastanesi'nde görev yapmaktayım. Benim şu an veya daha önce adıma kayıtlı, ortağı veya yöneticisi olduğum herhangi bir iş yeri veya şirket yoktur. Geçimimi doktorluktan aldığım maaş ile sağlamaktayım. Ben, Kuleli Askeri Lisesi mezunuyum. Üniversite eğitimimi Ankara GATA Tıp Fakültesi'nde tamamladım. 2009 yılında tabip Üsteğmen olarak görev yaptığım zaman askeriyeden ayrılmam nedeni ile 6 ay Silivri Cezaevi'nde hükümlü olarak kaldım. Bunun dışında hakkımda herhangi bir yakalama ve cezai işlem olmamıştır. 2005 yılından itibaren doktor olarak mesleğimi icra ediyorum."
Hesabına yatan paralar soruldu
İfadesinde söylenen isimlerin birçoğunu tanıdığını anlatan doktor İlker Gönen’e eylemlerle ilgili ve hesabına yatan paralarla ilgili sorular soruldu.
Gönen, bu sorulara şu cevapları verdi:;
"Gıyasettin Özdemir, beni arayarak bahse konu üçüz bebekleri hangi hastaneye yatırabileceğimizi sordu. Ben de danışman olarak çalıştığım Medisense isimli firmanın hizmet verdiği, özel hastanelerden hangisinde uygunluk olduğunu öğrenmek üzere Çağla Durmuş ve Fırat Sarı ile görüştüm. Ben Medisense isimli firmadan, danışman doktor olarak ücret alıyorum. Yukarıdaki hesap hareketlerinde hesabıma yatan paranın sebebi budur. Ben maaşımı parça parça almaktayım."
Firma hemşirenin eşine para yatırmış
İlker Gönen’e, 112 Acil Servisi'nde şoför olarak çalışan Gıyasettin Özdemir’in eşi Melike Özdemir’e yatırılan para soruldu. Gönen, buna "Ben Gıyasettin Özdemir’in eşi Melike Özdemir’i tanımam. Melike Özdemir isimli kişinin hesabına Medisense isimli firma tarafından para yatırıldığını bilmiyorum.
Tapeler tek tek soruldu
Yapılan projeli teknik takibe takılan telefon görüşmeleri de İlker Gönen’e soruldu.
Gönen’e, çetenin önemli üyelerinden biri olan hemşire Hakan Doğukan Taşçı ile yaptığı bir görüşme ve yatırılan para soruldu.
Gönen bu soruya, "Hakan Doğukan Taşçı isimli hemşirenin çalıştığı kurumdan istifa etmesi sebebi ile Fırat Sarı ona Birinci isimli özel hastanede hemşire aradıklarını söylüyor. Bana da fikrimi soruyor. Konuşmanın geri kalanı Mehmet isimli sekreterin iş değişikliği ile ilgili bir önceki tapelerin aynısıdır. Medisense isimli firmanın daha önce çalışanı olarak hatırladığım Hakan Doğukan Taşçı’ya neden para gönderdiği hakkında herhangi bir bilgim yoktur" diye cevap verdi.
"Hasta sevkini ayarlayan Gıyasettin"
Gönen, çetenin diğer önemli isimlerinden olan Gıyasettin Mert Özdemir ile yapılan bir görüşmeye de şu cevabı verdi:
"Gıyasettin Özdemir ile aramızda geçen konuşmalarda bana hastayı hangi hastaneye alabileceğimizi soruyor. Ben de, tıbbi ve teknik olarak hangi hastanede hizmet verilecekse uygun olan hastaneye yönlendirmesi için konuşuyordum. Tekirdağ ve Çanakkale illerinden 112 aracılığı ile hasta sevkini ayarlamaya çalışan kişi Gıyasettin’dir. Gelen hastanın duruma göre, başka özel hastanelere de hastayı yönlendirdiğimiz oluyordu. Örnek olarak Medikal Park Hastanesi'ne hasta yönlendirdiğimiz olmuştur. Gıyasettin’in, 112 Acil ile nasıl bağlantısının olduğu hakkında herhangi bir bilgim yoktur. Normalde 112, hasta defterlerine göre çeteleme usulü sıra ile hastanelere hasta gönderir. Fakat il dışı 112’ler hastaneye uygun yer bulmakta çok zorlanırlar. Gıyasettin de bu konuda il dışı 112’ye yardımda bulunuyor. 'Erdallar daha fazla verdikleri için hastayı onlara yönlendirmiştir' demesi hakkında bir bilgim yoktur."
Suriyeli ex bebek olayı
Suriyeli ex bebek olayı ile ilgili de soruları yanıtlayan Gönen, şöyle konuştu: "Suriyeli ex olan bebeğin müdahalesi; başında bulunan doktorlar ve hemşireler tarafından yapılmıştır. Fırat Sarı’nın ex olan bebek hakkındaki yorumu kendi düşüncesidir. Dursun Eryılmaz aile ile görüşmesinde sorun yaşamış ve bu nedenle hastane yönetimi tarafından durum Fırat Sarı’ya bildirilmiştir. Benim 'Yok Medlife olmaz. Dursun abiyi söyle; diplomasını kullanacağız ama Dursun abi olmayacak' kısmındaki konuşmam, Dursun Eryılmaz’a eleştiri şeklinde olup iletişiminin bozukluğu nedeni ile yaşanan sorunlarda eksik kalması nedeniyledir. Epikriz konuşması ve Fırat Sarı ile diğer kişiler arasında olmuştur. İl sağlık Müdürlüğünce tespit edilen eksikler servis doktoru ile ilgili olup benim ile bir alakası yoktur."
Bu kez "tanıyorum" dedi
Soruşturmada yöneltilen bir soru da Gıyasettin Özdemir’in eşi Melike Özdemir’i tanımadığını söyleyen doktor İlker Gönen; başka bir soruda ise para yatırıldığı, Melike Özdemir’i tanıdığını söylüyor.
Kendisinin danışman olduğu için Gıyasettin Mert Özdemir’i hasta yönlendirmesi için aradığı belirterek, “Daha ayrıntılı sorular sorulduğunda kendisini Fırat Sarı ile Murat Mantuş’a yönlendirmişimdir. Melike Özdemir isimli şahıs, Medisense Sağlık Hizmetleri'nde bildiğim kadarıyla sigortalı olarak çalışmaktadır. Kendisiyle arkadaşlığımızdan dolayı borç olarak alıp verdiğimiz para transferidir. Aramızda ticari bir ilişki yoktur. Melike Özdemir, Gıyasattin Mert Özdemir’in eşi olduğu için tanırım" dedi.
Ardından Melike Özdemir’e gönderilen 10 bin TL için de, "Gıyasettin'in eşi olan Melike Özdemir, bir trafik kazası yaşamıştı. Bu nedenle kendisine 10.000 TL parayı borç olarak gönderdim. Kendisi ile ticari ilişkim yoktur. Bu parayı Gıyasettin’e göndermeyip neden eşine gönderdiğimi şu an için hatırlamıyorum" diye ifade verdi.
Epikrizdeki eksikler
Ex olan Karakoç bebek olayı ile ilgili sorulan soruya cevap veren Gönen, olayı şöyle anlattı:
"Olay günü, Çağla hemşire beni danışmak için aradığında hastayı ne zaman entübe edilmişse epikrize mutlaka onun yazılması gerektiğini söylemiştim. Epikrizde eksikler olduğunu söyleyince Fırat Sarı’yı arayarak nerede çalıştığını şu an hatırlamadım. Mehmet Halis, klavyede Epikriz yazısı hızlı olduğu için göndermesini ve Dursun beye yardım etmesini söyledim. Geriye dönük 19 günlük yazılacak olan epikrizin sorumlusu servis doktorudur. Epikriz yazmak benim işim değildir. Doktor Dursun beyin hastanede olup olmaması tamamen kendi inisiyatifidir. Kendisi, bebek yoğun bakım servisinin sorumlu doktorudur. Ağzınız bir olsun şeklindeki söylemim, tıbbı durumlar için değil, aile ile sağlıklı bir iletişim kurmak içindir. "Ya ölüme şey olmayabilir sepsis olmayabilir 60 günü kabul etmeyebilir sonuncuya tamam mı", "Oho on gün falan mı deyim on, on beş gün", "On gün de tamam" şeklindeki ifadelerim, SGK ile ilgili olmayıp, hastanın ölüm bildirim sistemi doldururken yapılan seçimlerdir. Kesinlikle faturalandırma veya SGM ile ilgili değildir."
“Bu akşam Galatasaray maçım var” ifadesi soruldu
Yenidoğan çetesinin iki numaralı ismi olarak dosyada yer alan Dr. İlker Gönen’in, hemşire Çağla Durmuş ile yaptığı telefon görüşmesi ortaya çıkmıştı. Telefon görüşmesinde bebek Kırçiçek'in ölümüyle ilgili yapılan konuşmada İlker Gönen'in hemşire Durmuş'a, "Ya ex oluyorsa şu Dursun çıkmadan ex olsun. Bu akşam bir Galatasaray maçım var yani" dediği kayıtlarda yer aldı. Bu konuşma kahkaha ile devam etmişti. İşte bu tape de geçen konuşmalar da İlker Gönen’e soruldu.
İlker Gönen bu tapede geçen konuşmalara şu cevabı verdi:
"O gün doğduğunda bebeğin durumunun çok kötü olduğunu, yaşamasının çok zor olduğunu Doktor Dursun bey ile konuşmuştuk. Hastanın gerekli tedavisi yapılmıştı. Sabaha doğru hasta iyice kötüleşince bana haber verdiklerinde ben de hastayı, danışman doktor olmam nedeni ile görmek istediğimden Bağcılar Medilife Hastanesi'ne gittim. Hastanın genel durumu çok kötü ve çok inmatürdü. Gerekli tedaviler alınıyordu. O nedenle, ben daha sonra hastaneden ayrıldım. Gece nöbetçi doktoru, aileye bilgi vermesi için çok yeterli olmadığından, 'EX oluyorsa Dursun çıkmadan EX olsun' ifadesini kulandım. Dursun beyin hastanede olup olmadığını bilemem. Sümeyye hemşirenin, Alkadro bebeğin dosyasını almasını da doğru bulmayıp o an geçiştirmek için konuştum. Hastanenin sorumlu doktoru Dursun beydir. Çağla hemşire ile Whatsapp’tan konuşalım dememi şu an için hatırlamıyorum."