Özgür Özel'den Erdoğan'da yüzde 50+1 yanıtı: Hadi oradan keratalar, meşgul etmeyin memleketi
Son dakika haberi... CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Özel, siyasetteki yüzde 50+1 tartışmasına katıldı. CHP lideri hem Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hem de MHP lideri Devlet Bahçeli'ye seslenerek, "Hadi oradan keratalar meşgul etmeyin memleketi" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
* Türkiye’nin dört bir yanında örgütümüzü temsilen buraya koşan gelen değerli il, ilçe, belediye başkanlarımızı, parti üyemiz olmasa da gönlü Cumhuriyet’ten yana olan değerli konuklarımız hepiniz hoş geldiniz. Haftaya acı haberlerle başladık. Pençe-Kilit operasyon bölgesinde şehit olan üst teğmenimiz Abdullah Köse’ye Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyoruz. Seller yaşandı. Batman’da dört, Karadeniz Ereğli’de üç, Diyarbakır ve Zonguldak’ta birer vatandaşımız olmak üzere 9 yurttaşımız hayatını kaybetti. Zonguldak’ta 11 mürettebattan haber alınamadı. Birisinin naaşına ulaşıldı. Ailelerine sabır diliyoruz.
* Bu hafta sonu, CHP’li bir heyetle birlikte Bosna Hersek’de olacağım. 1943 yılından beri 25 Kasım’ı Devlet Günü olarak kutluyor. Bosna Hersek, 1990’larda çok büyük acılar yaşadı. 1995’te Srebrenitsa da bütün dünyanın gözünün önünde bir katliam yaşandı. O tarihlerde Deniz Baykal, gitti dünyanın dikkatini oraya çekmeye çalıştı. CHP olması gerektiği yerdeydi. Aynı şimdi İsrail-Filistin meselesinde olduğu gibi. Filistin’de olaylar aslında Filistin halkına da en büyük zararı veren Hamas’ın bir gece yarısı sivillere yönelik roket saldırılarıyla, sınır aşmasıyla başladı. Bunu fırsata çeviren İsrail hükümeti, Hamas’la mücadele adı altında Filistin’e inanılmaz bir saldırıya, soykırıma girişti. O günden bugüne 13 bin 300 hayatını kaybetti. Gazze’de elektrikleri kesilen bir hastanede kuvezde tıkanarak hayatlarını kaybettiler. Bu kadar büyük bir zulmün karşısında dünyanın güçlüleri sessizliğe büründüler. 95’te suçtular sonra Srebrenitsa için yıllar sonra savaş suçu dediler. Bugün yapılması gereken yarın timsah gözyaşları dökmek yerine Filistin’deki çocuklara ve Filistin’e sahip çıkmaktır.
* Arkadaşlarımız çalışıyor, gerekli diplomatik girişimleri başlattılar, Filistin'e gideceğiz.
"Numan Kurtulmuş da rahatsızlık duyuyor"
* Kıbrıs dönüşü Perşembe günü sayın Meclis Başkanı ile bir araya geldik. Kendisi ile bütün süreci değerlendirdik. Anayasa, iç tüzük meseleleri ileri bir tarihe kaldı. Meclis Başkanımıza, Can Atalay özelinde yani Yargıtay 3. Ceza Dairesi birkaç yere birden had bildiriyor. Hatay seçmenine, ‘Seni kimin temsil seçeceğine ben karar veririm’ diyor. Mesele devamında Can Atalay krizini çok aşıyor. Anayasa Mahkemesi’ne ‘Anayasadan güç alıyorsun ama ben anayasayı tanımam’ diyor. Meclis’e ‘Yemine çağırmışsınız, salmadım. Komisyona seçmişsiniz bırakmadım. Ben, 600’ünüzü de takmam’ diyor. Meclis Başkanı’na ‘Ben karar verdim niye okumuyorsun’ diyor. Biz bütün bunların sonucunda büyük rahatsızlık duyuyoruz. Sayın Numan Kurtulmuş da duyuyor ama bu noktada yapması gerekenleri tam olarak yapmıyor. Ülkede anayasasız bir düzeni dayatmanın, belki yarın öbür gün seçimleri yapmamaya kalkışmanın hesabı içinde olan bir darbe girişimine direnip direnmeme meselesidir. CHP, bu darbe girişimine, Recep Tayyip Erdoğan’ın başına geçtiği darbe girişimine direnmeye karar verdi. İkinci bir karar alana kadar mücadelemiz Genel Kurul’da devam edecek.
Emekliye zam ve asgari ücret tepkisi
* Erdoğan seçildiğinde ekmek 5 lira, bugün ekmek 7 lira. Erdoğan seçildiği gün asgari ücret 2 bin 280 ekmek alıyordu, bugün 1620 ekmek alıyordu. Seçimden bu yana asgari ücretli 652 ekmek kaybetti. En düşük emekli maaşı 7,5. Haziranda 1500 ekmek alıyordu, şimdi 1071. 429 ekmek çaldılar emeklinin maaşından. Bu sene asgari ücret görüşmeleri de emekli aylığı görüşmeleri de o kadar kolay geçmeyecek. Emekliyi de emekçiyi de karınca gibi ezdirmeyeceğiz! Karıncanın kardeşi var o da CHP’dir! Alamayınca krediye, kredi kartına sarılananlar var. Haziran ayından bugüne, taksitsiz kredi kartı borcu yüzde 62 oranında arttı. Vatandaş, pazarda patatese kart çektirmeye başladı. Son bir ayda takibe düşen kredi kartı borç miktarı yüzde 50 artmış.
Kredi kartlarına ilişkin kanun teklifi
* Kredi kartı borçları normal seviyesine inip herkes rahat nefes alana kadar verginin kredi kartı borçlarından kaldırılmasına ilişkin kanun teklifi vereceğiz. İktidarın, borç üzerinden vergi alarak insanların gırtlağını sıkmasına karşı çıkıyoruz.
"Hodri meydan"
* Hrant Dink’in katledilmesinin Türkiye’de yarattığı büyük travmayı, 16 yıl sonra bir kez daha hep birlikte yaşadık. 16 yıl önce sevgili Rakel’in dediği gibi ‘Bir çocuktan katil yaratan sistem’, bir güvercin katilini serbest bıraktılar. Ogün Samast denilen katil, bir takım derin güçler bir güvercini katlettirmişlerdi. Geçtiğimiz günlerde hepimizin karşısına geçtiler, gözümüzün içine baka baka ‘Muhalefet toparlanacağız diyorsunuz, bundan sonra meydanlarda olacağız, teslim olmayacağız diyorsunuz. Biz buradayız’ dediler. ‘Biz icap ettiğinde katilimize bile sahip çıkarız’ diyorlar. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan devraldığımız bu emanet kürsüden, Ecevit’in, İnönü’nün kürsüsünden o derin güçlere diyoruz ki biz buradayız. Siz katilinize sahip çıkıyorsanız, biz cesur, temiz, namuslu insanlar birbirimize de ülkemize de sahip çıkacağız, size teslim olmayacağız. Biz buradayız, hodri meydan.
Yüzde 50+1 çıkışı
* 10 Kasım 2021'den önce, 5 Ekim 2019'da Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ki, '50+1 rastgele bir tercih değildir. Bilinçli ve vazgeçilmez bir kriterdir'. Solcuları, sosyal demokratları, Kürtleri bu devleti yönetmene değer görmüyor ya, kendince bir koalisyon yapacak, oradan ayrılmayacak. Biz yaptık, biz önerdik demiyor. Kürt'ü Alevi'yi solcuyu, emekçiyi, onların temsilcilerini dışarıda tutan bir anlayış. 10 Kasım 2021'e gelince Karamollaoğlu ziyaretinde 50+1'in mahsurlu olduğunu anladık diyor. İttifak ortağından yanıt geliyor, '50+1 hesabını eleştirenleri anlayışla karşılamamız abesle iştigal olur, bu masum bir talep değildir' diyor. Tartışma rafa kalkıyor. Geçen günlerde Erdoğan 50+1 şartının değişmesi isabetli olur, yanlış işler yapılıyor diyor. MHP'nin yanlış bir yol olduğu, onunla birlikte olmanın bir hata olduğu, MHP'nin sırtında kambur olduğunu açıkça ifade ediyor. Hep birlikte susuldu, beklendi ki Devlet Bey buna ne diyecek... Devlet Bey, 'eksiklikleri olabilir ama taviz verilemez, ama cumhurbaşkanımız ile aramızı da kimse açamaz' dedi.
Bizim CHP olarak bunlarla meşgul olmamız mümkün değil. Sayın Erdoğan, sen ne değiştireceksin bilmiyorum, sistem mi değiştireceksin, ortak mı, ittifak mı değiştireceksin, rahmetli Erbakan'a attığın kazıkta olduğu gibi gömlek mi değiştireceksin. Ne değiştirirsen değiştir emin ol bizimli birlikte anayasa değiştiremeyeceksin.
* Biz, kendisi için her doğan için değil Erdoğan için yapılmış anayasaya 'bu kıyafetin kolu uzun, paçası dar geliyor' diyorsa biz ona şunu söylüyoruz: Anayasa toplumsal mutabakatla yapılır, öyle MHP ile baş başa verdik, noktasını virgülünü değiştirmez dersen seni böyle esir alırlar kardeşim, derdine kendin yan. Git derdini başka tarafta anlat.
"Hadi oradan keratalar meşgul etmeyin memleketi"
* Öbür taraftan enteresan bir ilişki, bir yandan bakıyorsunuz, biri diyor ki yanlış yollara saptım, diğer sistem çok güzel, cumhurbaşkanımız aramızı kimse bozamaz diyor. Öbür taraftan enteresan bir ilişki. Bu yürümeyen bir evliliği, birinin bitirmeye diğerinin sürdürmesi gibi oluyor. Hadi oradan keratalar meşgul etmeyin memleketi.