Özgür Özel: Bundan sonra sokaklardayız!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bundan sonra kimse CHP'den salonlarda siyaset beklemesin. Sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir. Tüm Türkiye'ye sesleniyorum. Şiddete bulaşmadan, hak aramak için, söke söke almak için sokaklar bizimdir, meydanlar bizimdir. Bana diyorlar ki sokak çağrısı mı yapıyorsun. Evet sokak çağrısı yapıyorum!" ifadelerini kullandı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Özgür Özel: Bundan sonra sokaklardayız!

CHP’nin cumhurbaşkanı ön seçim adayı, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün 20.30’da tüm İstanbullu vatandaşları Saraçhane önüne çağırdı. İBB binasının dört bir yanında binlerce vatandaş toplandı.

Mitinge; Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer katıldı. Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, mitinge katılan binleri otobüs üstünden selamladı. Ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, vatandaşlara hitap etti.

Yavaş’ın konuşmasının ardından CHP Lideri Özel konuştu. Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Bu ülke artık tepeden bakandan, üstten üstten konuşandan, emir verip buyurandan ve kimsenin değil, sadece belli bir çıkar grubunun yüzünü güldürenden bıktı. Bu ülke kendisine eşit davranacak, halinden anlayacak, yüzüne gülecek, koluna girecek, gönlüne girecek bir vatan evladını cumhurbaşkanı olarak görmek istiyor. İşte böyle bir süreçte bembeyaz gömleğiyle kollarını sıvayıp, sorumluluk alıp korkmayan, öne çıkan ve her şeyi göze alan o kahramana, Ekrem Başkanımıza bin selam olsun. Ayrıca ‘CHP’liler birbirine düşerler, bölünürler, birbirlerine çelme çakarlar’ diye birileri bekleyedursun Ekrem Başkan gibi, onun İstanbul’un gönlüne girdiği gibi, Ankara’da gönüllere giren, Ankara’nın sevgilisi, sevdalısı Mansur Yavaş Başkan da aramızda. Aramızdan su sızmıyor, ona da helal olsun. Biz asla ayrı düşmeyeceğiz, biz ne Ekrem Başkan’ı yalnız bırakırız ne de kişisel hesaplara bakarız. Biz beraberiz, Türkiye’yi birlikte kurtaracağız.

“Barikatları yıkanlara, ‘Toplanamazsınız’ dedikleri bu meydanda yüz binleri aşanlara helal olsun”

Şimdi hep birlikte yapmamız gereken bir şey var. O da dün söylediğim gibi, bundan sonra korku duvarları yıkıldı. Bugün burada 80-90 yaşında annem de var 16 yaşında cıva gibi delikanlılar, pırıl pırıl genç kadınlar da var. Ve buradan barikatları yıkanlara, ‘Toplanamazsınız’ dedikleri bu meydanda yüz binleri aşanlara helal olsun, helal olsun, helal olsun. Buradan bir kez daha sözleşelim. Hakkımızı almadan, Ekrem Başkan’ı kurtarmadan, İstanbul’un belediye başkanlarını özgürleştirmeden mücadeleyi bırakmak yok. Söz mü? Bundan sonra her çağrıldığımızda akın akın gelmeye, meydanlara akmaya, sokaklara çıkmaya var mıyız? İşte o zaman biz korkmayacağız, onlar korkacak. Diktatörlerin, tek adamların meydanlarda dizleri titrer. Bugün siz korkmadınız ama korkuttunuz. Yarın akşam yeniden bu meydanda buluşmaya, bu meydanda yine böyle bir tarihi katılımla sesimizi yükseltmeye var mıyız?

“Eşinizi, dostunuzu, komşunuzu alın. Onu teşvik edin, sandığa kadar eşlik edin”

Ayrıca Ekrem Başkan kendisini ziyarete giden bütün avukatlarımıza ısrarla hatırlatıyor. İstanbul’un en önemli günü, Türkiye’nin en önemli günü önümüzdeki pazar günüdür. Pazar günü demokrasi isteyen, adalet isteyen, hukuk isteyen, korkmayan, hiç kimse evde oturmayacak. Pazar günü tüm Türkiye’de sokaklarda mıyız? Pazar günü 1 milyon 750 bin CHP’li, 973 ilçede sandık başına giderek cumhurbaşkanı adayını belirleyecek. Bu tarihi göreve hazır mıyız? Pazar günü sadece CHP’lilerin günü olmaktan çıkmıştır. CHP’li olmayanlar, oy verme yerlerinde bizim CHP sandığının yanında bir de dayanışma sandığı bulacaklar. O dayanışma sandıklarına eşimizi, dostumuzu, komşumuzu, arkadaşımıza koluna girerek taşımaya, onlarla birlikte oy kullanmaya hazır mıyız? Biz sizlere hep söyledik: ‘Gelin, seçin, tarihe geçin’ diye. Bugün de pazar günü için Ekrem Başkan’ın size çağrısı var, benim size çağrım var: Eşinizi, dostunuzu, komşunuzu alın. Onu teşvik edin, sandığa kadar eşlik edin. Söz mü? Pazar günü tüm CHP’lileri sandığa koşmaya, tüm CHP’lilerin yanında tüm demokratları, sosyal demokratları, milliyetçi demokratları, mutlaka ve mutlaka Kürt demokratları sandıklara, dayanışmaya davet ediyorum. Gelin, seçin, tarihe geçin.

“Gençlerden elinizi çekeceksiniz”

Bugün burada gençlerin azmine, kararlılığına karşı ilk baştaki o olumsuzluklar yine gençlerin, sizlerin, bizlerin kararlılığıyla durdu. Ancak Ankara’da ve ODTÜ’de gençlere müdahaleler varmış. Buradan Ankara polisine ve Ankara Valisi’ne, Sayın İçişleri Bakanı’na sesleniyorum: Bu kitle, bu gençler savaş istemez, kavga istemez. Bu kitle barış ister, eşitlik ister. Bu gençlere saldırmak, kanunsuz emirlerle polisimizi ve gencimizi karşı karşıya bırakmak vicdansızlıktır. Gençlerden elinizi çekeceksiniz. Biz CHP olarak bundan sonra gençlerle, üyelerle, vatandaşlarla, demokratlarla yürünecek yol neresiyse yürüyeceğiz, gidilecek meydan neresiyse dolduracağız, aşılacak engel neresiyse aşacağız. Barikat da tanımayacağız engel de tanımayacağız.”

“Elbette Taksim’i de geri alacağız”

Kalabalıktan yükselen “Özgür bizi Taksim’e götür” sloganı üzerine CHP Lideri Özel, şöyle devam etti:

“Şimdi bazı arkadaşlar diyorlar ki ‘Başkan bizi Taksim’e götür.’ O da olacak. Ekrem Başkan, seçimlerde Saraçhane’yi İstanbullulardan emanet aldı. O gözaltında ve İstanbul’un iradesi gözaltında. Biz öncelikle İstanbul’un emanetine, Saraçhane’ye sonuna kadar sahip çıkacağız. Birileri bizi bu meydandan boşaltmak, Ekrem Başkan’ın aldığı yetkiye kayyum atamak, buraya tekrar kendi atadıklarını getirmeye çalışmak istiyor. Teslim olmayız. Buradan Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum: Aklını başına al. Millet bu görevi Ekrem Başkan’a verdi ve sana, ‘Bu binadan uzak dur’ dedi. Milletten almadığın yetkiyi, kayyumla almaya çalışırsan biz İstanbul’un iradesini sana teslim etmeyeceğiz. Size söz veriyorum. Hep birlikte Ekrem Başkan ile beraber, kol kola, omuz omuza elbette Taksim’i de geri alacağız.

"Tayyip Bey meydana giremeyen arkadakileri bulsa miting yapacak”

Pazar günü sokaklarda, okullarda, tüm Türkiye’de sandığa gidip cumhurbaşkanı adayımızı, geleceğin cumhurbaşkanını seçmeye hazır mıyız? Bundan sonra bize kötülük yapanlara karşı omuz omuza meydanlarda olmaya, sokaklarda olmaya, incitmemeye, taşkınlık yapmamaya ama aslanlar gibi söke söke almaya var mıyız? Hepinize helal olsun. Tayyip Bey, şu kalabalığı bulsa miting yapacak. Tayyip Bey meydana giremeyen arkadakileri bulsa miting yapacak. Siz güçlüsünüz, biz güçlüyüz. Onlar bizden korkuyorlar. Korksunlar. Biz ‘Korkma’ diye başlayanlarız. Ayağa kalkanlarız. Biz kazanacağız."

“Tayyip Bey, yüz binler sana sesleniyor; istifanı istiyor”

Saraçhane’deki binlerce vatandaş, Özel’in bu sözleri üzerine “Tayyip istifa” sloganı atmaya başladı.

Özel, konuşmasına şöyle devam etti:

"Tayyip Bey görüyor musun, kötülüğün nasıl doldurdu meydanları? Bu meydanlar, on binler, yüz binler sana sesleniyor; istifanı istiyor. Sen ki milletin Ekrem Başkan’a verdiği görevi, sen ki İstanbullunun Ekrem Başkan’a verdiği vazifeyi, oyu yok sayarsın millet de artık seni cumhurbaşkanı olarak yok sayıyor, istifaya davet ediyor. Sizler bir kararlılığın, bir inancın, bir mücadelenin sahip çıkmanın ve haklı olmanın gücünü taşıyorsunuz. Oysa karşınızdakiler suçluluğun telaşı içindeler. Hiç telaş etmesinler. Biz geliyoruz, CHP geliyor, Ekrem İmamoğlu geliyor, iktidar geliyor. İstediği kadar kötülük yapsın, istediği kadar nezarethaneye atsın, hapse atsın. Ekrem Başkan bir inancın, bir kararlılığın, bir mücadelenin neferidir. Bir Ekrem gider, işte böyle yüz binlerce Ekrem gelir.

“Her şey çok güzel olacak”

Ekrem Başkan’ın otobüsün üstündeki yoldaşlarına da tüm Türkiye’deki yoldaşlarına da Saraçhane‘deki yoldaşlarına da bin selam olsun. Evet, rahatsız ettik onları. Eğer bir kenarda dursaydık; bu kadar eşitsizliğe, haksızlığa sussaydık; açları, yoksulları, işsizleri görmeseydik; sıcak salonlarda otursaydık o zaman hiç bu kötülükleri görmezdik. Ama biz halkız, haklıyız, halkın partisiyiz, halkın yanındayız. Bu zulmü bitirmeye, adaleti getirmeye kararlıyız. En çok onun ağzına yakışıyor. Onun için onun iki göz bebeğini, Ekrem İmamoğlu‘nun değerli eşini ve oğlunu iki yanıma alarak hep birlikte seslenelim: Her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu’nu seviyor muyuz? Ona sahip çıkıyor muyuz? Onu sonuna kadar yalnız bırakmadan ona yol arkadaşlığı edecek miyiz? O da sizi seviyor ve söz veriyor: Her şey çok güzel olacak. Yarın buluşuyoruz, pazar buluşuyoruz. Hep birlikte Ekrem Başkan’a sahip çıkıyoruz. Sizi seviyoruz.”

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız
Gündem