İzmir Barosu, Gaziemir'deki 'Çernobil' sorununu uluslararası ajansa taşıdı
İzmir Barosu Gaziemir'de bulunan İzmir'in Çernobili ile ilgili, "Gaziemir’deki Nükleer Atıklarla İlgili Uluslararası Atom Enerjisi Ajansına Mektup gönderdik" açıklaması yaptı.
İzmir'in Gaziemir ilçesi sınırında bulunan Aslan Avcı Kurşun Fabrikası tarafından yurtdışından getirilen radyoaktif maddelerin fabrika sahasına gömüldüğü tespit edilmiş, ancak bu atıkların bertaraf edilmesi ve bölgenin çevresel olarak temizlenmesi yönünde şimdiye dek ciddi bir adım atılmamıştı.
2022 yılında ise Nükleer Düzenleme Kurulu tarafından EKOVAR A.Ş. adlı şirketin bölgenin çevresel iyileştirme faaliyetine ilişkin yetkilendirildiği bilgisi ortaya çıkmıştı. EKOVAR ise alanda çalışmalara başlatmıştı.
İzmir Barosu konuyla ilgili, "İzmir’in Çernobil’i Gaziemir’deki Nükleer Atıklarla İlgili Uluslararası Atom Enerjisi Ajansına Mektup gönderdik" açıklaması yaptı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"15 yıldır çözümün sağlanmadığı Gaziemir vakası sürecinin takipçisiyiz"
"İzmir Gaziemir’deki terk edilmiş bir hurda metal ve kurşun geri kazanım tesisinde yasadışı olarak büyük miktarda gizli hassas radyoaktif malzeme ortaya çıkmasıyla ilgili son gelişmeleri IAEA yetkililerine aktardık ve tarafımıza Kent ve Çevre Komisyonumuz aracılığıyla iletilen konunun detaylarını içeren “Gaziemir-İzmir’de “Önemli Bir Nükleer Güvenlik Olayı: Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na Açık Mektup” başlıklı makaleyi ekleyerek, 2006 yılından bu yana Türk hükümeti ve Türkiye Nükleer Düzenleyici Kurumunun (NRA), Gaziemir’de ortaya çıkan hassas nükleer materyallerin kökenleri hakkında resmi bir soruşturma başlatmada başarısız olduğunu, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (IAEA’nı), Aslan Tesisinden alınan numunelere yönelik nükleer spektroskopi analizine dair tüm detaylı belgelerin Türkiye NRA tarafından açıklanmasını talep etmesi gerektiğini, sözleşmenin onaylayan tarafı olarak Türkiye'nin çalınan yasadışı nükleer materyallerin kurtarılması ve korunması konusunda iş birliği yapma ve ticarete karışanları cezalandırma sorumluluğuna sahip olduğunu düşündüğümüzü ilettik.
Ülkemizi nükleer santral girdabına sokmaya çalışan siyasal iktidarı bir kez daha uyararak 15 yıldan beri nükleer atıklarla ilgili çözümün sağlanamadığı Gaziemir vakası sürecinin takipçisi olduğumuzu duyuruyoruz."