Erbakan: DEM Parti’nin üç talebinin ikisi müzakere edilebilir
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, DEM Parti’nin kendilerine sunduğu üç talepten anadilde eğitim ve yerel yönetim yetkilerinin artırılmasının müzakere edilebileceğini ancak vatandaşlık tanımının değiştirilmesinin Türkiye’nin birliğine zarar vereceğini belirtti.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin 6. kuruluş yıldönümünde düzenlediği toplantıda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Erbakan, DEM Parti’nin kendilerine üç talep sunduğunu açıkladı. Bu taleplerin anadilde eğitim, yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılması ve vatandaşlık tanımının değiştirilmesi olduğunu belirtti.
"DEM Parti’nin üç talebinin ikisi müzakere edilebilir"
Talepleri değerlendiren Erbakan, “Anadilde eğitim ve yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılması konuları müzakere edilebilir. Ancak vatandaşlık tanımının etnik temelli olarak değiştirilmesi, büyük sorunlara yol açabilir. Türkiye’nin birliğini ve resmi dilinin Türkçe olduğunu korumak önceliğimizdir.” dedi.
“Adalet söylemi istismar ediliyor”
Erbakan, mevcut iktidarı sert bir şekilde eleştirerek, adalet anlayışının siyasi çıkarlara göre şekillendiğini söyledi. Erbakan “Adalet diyerek yola çıkanlar, adaleti kendi çıkarları için istismar ettiler. Kamudaki atamalarda liyakat bir kenara bırakıldı. Nepotizm zirve yaptı.” dedi.
“Vatandaşın borçlanması felaket boyutunda”
Türkiye’nin ekonomik durumuna dair çarpıcı veriler paylaşan Erbakan, hükümetin ekonomi yönetimini eleştirdi, “Merkezi yönetimin borcu 130 milyar dolardan 250 milyar dolara çıktı. Vatandaşın borçları ise 6,6 milyar liradan 3,5 trilyon liraya ulaştı. Vatandaşın borçlanması devletinkinden daha vahim bir durumda” diye konuştu.
Kreş tartışmaları: “Denetim şart”
Erbakan, belediyelerin kreş açma yetkisiyle ilgili tartışmalara da değindi. CHP ve AKP’yi eleştiren Erbakan, kreşlerin devam etmesi gerektiğini ancak sıkı denetimlerin yapılmasının şart olduğunu belirterek “Bunların da tabii başı boş bırakılmaması lazım. Çünkü CHP’nin bu görüşleri bakımından biz de bir endişe yaşıyoruz. Ancak bunların topyekun kapatılması tamamen yasaklanması görüşüne de katılmıyoruz. Çünkü gerçekten de önemli bir hizmet veriliyor. Burada normal kreş fiyatlarının çok daha altında özellikle annelerimize önemli bir hizmet. Bugün Türkiye’nin kriz ortamında annelerinde çalışması gerekiyor. Annelerin babalarla beraber çalışması gerektiği için çocuklarında mutlaka bir kreş ortamında bulunması gerekiyor. Milletimiz için önemli. Milletimizi mağdur etmememiz lazım. Ama denetleyerek yasalara uygun bizim kültürümüze değerlerimize uymayacak bir ideoloji aşılanmadan bu kreşlerin devam etmesi lazım diye düşünüyorum.” dedi.
Çözüm süreci ve Öcalan tartışmaları
Devlet Bahçeli’nin çözüm sürecindeki rolüne dair yorumlarda bulunan Erbakan, Öcalan’ın muhatap alınmasının uygun olmadığını belirterek “Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla PKK’nın silah bırakacağını düşünmek yanıltıcı. Çözüm sürecinde yerel halkın taleplerine odaklanılmalı. Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne halel getirmeyecek şekilde ne müzakeresi yapılacaksa bunlar yapılıp onların mahrum oldukları haklar varsa bu hakların teslim edilmesi için bir çözüm süreci yürütülebilir.” ifadelerini kullandı.