CHP'den öğretmen atamaları için çağrı: Danıştay kararını beklemenize gerek yok

Bilecik'te konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, "KPSS sonuçlarıyla bir gün içerisinde tüm öğretmenlerimizi atayın. Danıştay kararını beklemenize gerek yok. Mevcut Bakan sanki AK Parti seçime giderken 1 milyonu aşan öğretmenlerimizin oyunu almak için söylemiş olduğu bu vaadi tamamen unutmuş görünüyor. Siyaset, vaatler ve sözler üzerinedir. Türkiye’ye verdiğiniz sözü tutun. Mülakatları bir değerlendirme aracı olmaktan çıkarın.'' dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
CHP'den öğretmen atamaları için çağrı: Danıştay kararını beklemenize gerek yok

CHP'nin "Eğitim Maratonu" programı kapsamında farklı illerde düzenlediği "Eğitim Buluşmaları" devam ediyor.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş'ın başkanlığındaki heyet, bu kez de Bilecik’i ziyaret etti.

Bilecik’teki eğitimcilerle bir araya gelen CHP heyeti, Bilecik'te eğitim alanında yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini dinledi. Bilecik Belediyesi Sosyal Tesisleri’nde gerçekleşen buluşmaya aynı zamanda Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, CHP Bilecik İl Başkanı Ali Özdemir, CHP ilçe başkanları, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşları ve eğitim sendikalarının temsilcileri katıldı.

Özçağdaş, buluşma sonrasında basın açıklaması yaptı.

Sözlerine Öğretmenlik Meslek Kanunu’na ilişkin konuşarak başlayan Özçağdaş, kanun teklifinin Meclis’te ertelenmesinin ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın herhangi bir çalışma yapmadığını hatırlattı. Özçağdaş, şöyle konuştu:

''Dile getirmek istediğim ilk konu Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinin Meclis’te durmasından bu yana Milli Eğitim Bakanlığımızın hiçbir şekilde harekete geçmiyor olmasıdır. Sayın Milli Eğitim Bakanı’na gelen yoğun tepkilerden sonra Meclis’teki görüşmeleri 22. maddede durdurulmuş olan kanun teklifi öğretmenlerimizin sorunlarını çözmedi. Hemen her toplum kesiminden ve sendikadan ağır eleştiriler aldığı, Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifi oldu için sadece öğretmenlerin, özellikle de atanmayan öğretmenlerin süreçlerine ilişkin maddelerle dolu olduğunu, oysa milli eğitim sistemimizde şube müdürlerimizin, okul müdürlerimizin, rehber danışmanlarımızın, temizlik görevlilerimizin, şu anda yok ama olması gereken güvenlik ve sağlık görevlilerimizin de bir meslek olarak var olduğu kapsamlı bir personel kanununa ihtiyaç olduğunu dile getirmiştim. Buradan Sayın Milli Eğitim Bakanı’na bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Arzu ediyorsanız CHP’yi dahil etmeyerek, tüm eğitim sendikalarımız ayırt etmeksizin davet ediniz ve eğitim fakültelerimizin fakültelerimizin dekanlarını davet ediniz ve kapsamlı bir personel kanunu yapmak için önümüzde bulunan süreden yararlanarak milli eğitimin yaşadığı sorunları ele alarak kapsamlı bir kanun teklifi hazırlanmasını sağlayınız. Biz de kendisine destek vermeye hazırız.''

''Mülakatları bir değerlendirme aracı olmaktan çıkarın’’

AK Parti’nin seçim vaatleri arasında öğretmen atamalarında mülakatın kaldırılacağı vaadinin yer aldığını, ancak bu vaadin hala yerine getirilmediğini hatırlatan Özçağdaş, Danıştay kararı beklenmeden öğretmen atamalarının bir an önce yapılması çağrısında bulundu. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e ''KPSS sonuçlarıyla bir gün içerisinde tüm öğretmenlerimizi atayın. Danıştay kararını beklemenize gerek yok'' diye seslenen Özçağdaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Sayın Milli Eğitim Bakanı geçtiğimiz günlerde CHP ve bazı eğitim sendikalarının mevcut iktidar partisinin bizzat Cumhurbaşkanı ve bakan düzeyinde yapmayacaklarını iddia ettiklerini mülakatı yapmaya karar vermeleri üzerine açtığı yürütmeyi durdurma kararını beklediklerini dile getirdi. Sayın bakan açıklamasında alınacak yargı sonucuna atamaların yapılacağını söyledi. Ben buradan Sayın Bakan’a ve Sayın Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum. Tarihini vererek hatırlatıyorum. 11 Nisan 2023’te partinizin aday tanıtım toplantısında Türkiye’nin gözünün içine baka baka 'mülakatı kaldırıyoruz' dediniz. Dönemin Bakanı Mahmut Özer, 12 Mayıs 2023’te ‘mülakatları kaldırdık, artık sadece KPSS ile öğretmen alacağız’ dedi. Ancak mevcut Bakan sanki AK Parti seçime giderken 1 milyonu aşan öğretmenlerimizin oyunu almak için söylemiş olduğu bu vaadi tamamen unutmuş görünüyor. Siyaset, vaatler ve sözler üzerinedir. Türkiye’ye verdiğiniz sözü tutun. Mülakatları bir değerlendirme aracı olmaktan çıkarın. Danıştay sonuçlarını beklediğiniz için öğretmen atamalarını yapmadığınızı dile getiriyorsunuz. CHP’nin partinizin adını koyduğunuz Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin de Danıştay’da yürütmeyi durdurma talebiyle açılmış bir davası var ama onu bekletmiyorsunuz.''

''Bu bile makamınızdan ayrılmanızı gerektirir''

''Milli Eğitim Bakanlığı’nın birbirinden tutarsız kararlarıyla karşı karşıyayız.’’ diyen Özçağdaş, “Sayın Bakan, öğretmen atamaları için Danıştay kararını beklemek doğruysa, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli için de bekleyiniz’’ dedi. Özçağdaş, ''Türkiye’yi dünyada örneği görülmemiş bir biçimde hiçbir pilot çalışması yapılmamış böyle bir eğitim modelinin içerisine sürüklemeyin. Mevcut bakanlığının büyük başarısıyla hali hazırda iki farklı okul öncesi programına devam ediyorsunuz ve Türkiye2ye hiçbir açıklama yapmıyorsunuz. Şubat ayında ilan etmiş olduğunuz okul öncesi programı dururken, bir buçuk ay sonra başka bir program ilan ettiniz. Bu bile başlı başına makamınızdan ayrılmayı gerektirir.'' diye konuştu.

''Köy okullarının kapatılması asla kabul edilemez''

Açıklamasına köy okullarına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak devam eden Özçağdaş, şunları söyledi:

''Bilecik’ten önce 14 ilde olduğu gibi tamamı köy okullarının kapatılmasının ne kadar yanlış bir uygulama olduğunu ısrarla dile getirdiler. AK Parti bu ülkede iktidar olduğunda 32 bin 401 köy okulumuz vardı. Bugün 13 bin 969. Yani 18 bin 432 köy okulu kapatılmış durumda. 2002 yılında 3 milyon 275 bin 579 öğrenci olan bu okullarda bugün sadece 623 bin 902 öğrenci var. Bu asla kabul edilemez. Köy okullarının kapatılması, küçücük çocukların onlarca kilometre başka yerlere gitmesi sonucunu yaratmıyor. Aynı zamanda genç anne babalarında kentlerde yeni işsizler olarak tutunmaya çalışmasına neden oluyor.''

''Hayatınızın her alanında çifte standart uygulamak zorunda değilsiniz''

Bilecik'te eğitime ilişkin yaşanan sorunlara da değinen Özçağdaş, sözlerini şöyle tamamladı:

''Yeni çıkan tasarruf genelgesiyle 30 kilometre ve ilerisinde olan yerleşim birimlerindeki çocukların yatılı olarak okutulması kararı alınmış. Genelgeye bile uyulmuyor. 30 kilometreden daha aşağıda olan çocuklar da yurtlara yerleştiriliyor. Ama ne hikmetse köylerden gelen çocuklar yurtlara yerleştirilirken, imam hatip okullarında okuyanlar bu kapsamın dışında tutuluyor. Hayatınızın her alanında çifte standart uygulamak zorunda değilsiniz. Bu ülkede sürekli bir adaletsizlik yaratmak durumunda değilsiniz. Bu derece halkın sorunlarına duyarsız kalmak zorunda değilsiniz. Bu konuyu bugün valimizle ele alacağız. Çocuklarımıza bir bardak temiz su verebiliyor olmamız gerekir. Bakana bu konuda çağrıda bulunmaya devam edeceğim. Sağlıklı beslenme koşullarına sahip olacak bir öğün sıcak yemek verilmesini sağlamalıyız. Türkiye'nin kaynakları var. Kaynaklar Kur Korumalı Mevduat'a harcanmazsa, yandaş şirketlerinin vergilerini affetmek için kullanmazsa, çocuklara yemek de vermek, su da vermek mümkün.'' (ANKA)

 

 

 

 

Gündem