Anayasa Mahkemesi'nden 'İstanbul Sözleşmesi' kararı
Anayasa Mahkemesi, Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesine karşı bir kadın ve bir kadın derneği tarafından yapılan bireysel başvuruları, “doğrudan etkilenmedikleri” gerekçesiyle reddetti. Karar, avukatların tepkisine yol açtı.
Anayasa Mahkemesi, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine ilişkin bir kadın ve bir kadın derneği tarafından yapılan bireysel başvuruları, “doğrudan etkilenmedikleri” gerekçesiyle kabul edilemez buldu.
AYM başvuruyu reddetti
Anayasa Mahkemesi (AYM), bunun akabinde gerçekleştirilen bireysel başvuruda tartışma yaratacak bir karar verdi. AYM Komisyonu, kadın ve kadın hakları savunucusu bir dernek adına yapılan başvuruyu, başvurucuların 'kişisel olarak ve doğrudan etkilenmedikleri' gerekçesiyle kabul edilmez buldu. Karara tepki gösteren başvurucuların avukatı, “İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmenin Türkiye'de yaşayan her kadın için bir hak ihlali, bir mağduriyet olduğunu kavramamak hukukla açıklanamaz” dedi.
“Kişisel ve doğrudan etkilenmedi"
Anayasa Mahkemesi İkinci Bölüm Birinci Komisyon üyesi Yıldız Seferinoğlu ve Ömer Çınar tarafından verilen kararda başvurunun, “özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, adil yargılanma hakkının, etkili başvuru hakkının ve eşitlik ilkesinin” ihlal edildiği iddialarına ilişkin olduğu belirtildi. Komisyon, ihlale yol açtığı ileri sürülen Cumhurbaşkanlığı’nın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararından Şenal Sarıhan’ın ve 29 Ekim Kadın Derneği’nin “kişisel olarak ve doğrudan etkilenmediğini” savunarak başvuruyu reddetti.
Ne olmuştu?
Türkiye İstanbul Sözleşmesi'nden 20 Mart 2021 tarihli Cumhurbaşkanlığı kararı Resmi Gazete'de yayınlanmasının ardından çıktı.
Karar pek çok şehirde protestolarla karşılanmış; İstanbul Sözleşmesi'nin kadına karşı şiddeti ve kadın cinayetlerini önlemekte, kadınları korumakta çok önemli olduğunu belirten kadın ve insan hakları örgütleri karara tepki göstermişti. Kararın iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle çok sayıda dava açılmıştı.
Danıştay 10. Dairesi, açılan davalarda yürütmenin durdurulması istemlerini reddetti; kararın iptal istemiyle açılan davaları duruşmalı olarak görmüştü.
Danıştay Savcısı, kararın iptali yönünde görüş bildirmişti. Danıştay 10. Dairesi, görülen dört duruşmada tarafların ve Danıştay savcısının görüşlerini aldı ve ardından kararını açıklamıştı.
Danıştay, Cumhurbaşkanlığı kararını hukuka uygun bulmuş ve davanın reddine karar vermişti.
Şenal Sarıhan ve 29 Ekim Kadınları Derneği de Danıştay’da açtıkları dava reddedilince AYM’ye bireysel başvuru yapmıştı.