Aile ve Sosyal Hizmetler ile Milli Eğitim bakanlıklarının bütçe görüşmeleri başladı
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının 2024 yılı bütçelerinin görüşmelerine başlandı.
TBMM Genel Kurulu'nda, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının bütçelerinin yanı sıra Yükseköğretim Kurulu, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, Yükseköğretim Kalite Kurulu ve 127 üniversitenin bütçeleri görüşülüyor.
Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, milletvekillerine söz vermeden önce vefat eden Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez'in ailesine ve Saadet Partisi Grubu'na başsağlığı diledi. Daha sonra Saadet Partisi milletvekilleri bütçe üzerine konuştu.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, Bitmez'in vefatının ardından ilk kez kürsüye çıktığını ifade ederek, Bitmez'e Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı diledi.
Öğretmenlerle ilgili mülakat konusunu en çok dillendiren milletvekillerinden olduğunu belirten Şahin, "Mülakat konusunu önemsiyoruz, mülakat konusunu Türkiye'nin geleceği adına önemsiyoruz, Türkiye'de liyakatli bir sistemin inşa edilmesi adına önemsiyoruz, Türkiye'de gençlerimizin geleceği adına bu konuyu önemsiyoruz; en başta adalet adına bu konuyu önemsiyoruz." dedi.
İktidarın seçimden önce mülakatların kalkacağına yönelik söz verdiğini savunan Şahin, "Değerli milletvekilleri, bizim istediğimiz şey çok açık, gençlere bir söz verildi, bu sözün iktidar tarafından yerine getirilmesidir. Bizim için aslolan, liyakatin esas alınmasıdır; bizim için aslolan, bu torpil düzenine, bu kayırmacı düzene bir son verilmesi; adaletli, liyakatli, objektif kriterlere dayalı bir sistemin inşa edilmesidir." diye konuştu.
Şahin, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in, "100 öğrencisi olan okula bir rehber öğretmen atanacak." şeklinde bir sözü bulunduğunu da öne sürerek, bununla ilgili de adım atılmasını istedi.
Eğitim sisteminin sürekli değiştirildiğine dair eleştirilerde bulunan Şahin, şöyle konuştu:
"Eğer iyi bir eğitim ve eğitimde başarı isteniyorsa donanımlı, kaliteli, nitelikli öğretmenler yetiştirmek zorundayız; bu da Sayın Bakanın 45 dakikada mülakatla yapacağı bir sistemle olmaz, olmamalıdır. Eğitim sistemini düzeltmek zorundayız.
Eğitim sistemimiz çağın gerekleriyle, ahlak ve inanç ile milli bilincin bir arada olacağı bir anlayışla oluşturulmalı ve uygulanmalıdır, olması gereken budur. Kalıcı ve köklü bir reform yapmak zorundayız. Bu kalıcı ve köklü reformu da ideolojik kalıplardan siyaset üstü düşünerek yapabiliriz."
"Tüm reformlar eğitimle ayakta kalmıştır"
Saadet Partisi Samsun Milletvekili Mehmet Karaman da Hasan Bitmez'e Allah'tan rahmet, yakınlarına ve Saadet Partisi camiasına başsağlığı diledi.
Eğitimin önemine vurgu yapan Karaman, şöyle konuştu:
"Gelecek nesillerimiz için inançlı, ahlaklı ve sağlıklı bir toplum kurmak istiyorsak bunu ancak ve ancak eğitimle mümkün kılacağız. Tüm reformlar eğitimle ayakta kalmıştır. Yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'in dahi ilk emrinin 'oku' olması eğitime ne denli önem vermemiz gerektiğinin ispatı niteliğindedir. Ayrıca eğitim, her vatandaşın düşünce ve davranışında yanlışı değil doğruyu, zararlıyı değil faydalıyı, zulmü değil adaleti, kötüyü değil iyiyi seçip milli melekeleri kazandırmaya yönelik planlı, programlı çalışmayı yapmaktır. Milli eğitimde çocuklarımıza bilgi beceri ve ilim yanında, ahlaki, manevi değerleri de vermek zorundayız. Çocuklarımıza helal nedir, haram nedir, namus, iffet nedir, millete hayırlı birer evlat olma yönündeki ahlaki ve manevi değerleri vermemiz gerekiyor. Kardeşlik kavramını en iyi şekilde işlemekle kendisi için istediğini kardeşi için isteyebilecek anlayışı benimsetmek gerekir ancak böyle bir durumda toplumsal barış, toplumsal kaynaşma gerçekleşebilir."
Karaman, bütçenin emek sömürüsü temelinde olduğunu öne sürerek, devletin 2024 net bütçe gelirinin yüzde 88'inin vergilerden oluştuğunu söyledi. Bunu, "fakirden alıp zengine verme bütçesi" olarak değerlendiren Karaman, ayrıca 2024 bütçesinde faize ayrılan rakamın 1 trilyon 254 milyar lira olduğunu, 2023'e göre de yüzde 94 artış yaşandığını ileri sürdü. Karaman, "Sadece şu 2 rakam göstermektedir ki bu bütçe millet düşünülerek değil, millete rağmen rantiyeciler, lobiler, sermaye odakları düşünülerek hazırlanmış bir bütçedir." dedi.
Saadet Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün de Hasan Bitmez'e Allah'tan rahmet dileyerek başladığı konuşmasında, "Önce enflasyonla rant düzeniyle inatla yürütülen yanlış ekonomi politikalarıyla halkı fakirleştirip ardından yardım alanları katlamanın sosyal devlet olmakla bir alakası yoktur. İzlediğiniz kötü politikalarla enflasyonu azdırıp ülkeyi faiz cenneti haline getirip kötü parayı davet ederken yatırımcıyı ve sermayeyi kaçırıp, istihdamı azaltıp ülkenin üretim habitatını daralttıktan sonra insanları bu yardımlara muhtaç hale getirmekten sorumlusunuz. Bu tablo övünülesi değil, utanılası bir tablodur." ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, 2024 bütçesine dair dile getirdikleri endişelerin karşılığını bulmamasını ve ülkenin eğitimde hak ettiği bir noktaya geldiği bir sonuca ulaşmasını temenni ettiğini söyledi.
Ekonomide, dış politikada, kültürde adalet konusunda başarı sağlanamıyorsa bunun temel sebebinin eğitimdeki eksiklikler olduğunu ifade eden Kaya, kalkınmak ve bir ülkeyi adaletle yönetmek isteyenlerin ilk başvuracağı yerin eğitim olduğunu söyledi.
Kaya, Türkiye'de ilköğretimden başlayarak üniversite sonuna kadar birbirini zorunlu olarak etkileyen süreçte, dünya standartlarında bir politika belirlenemediğini iddia etti.
İlkokuldan itibaren baştan savma bir öğretime tabi tutulan çocukların üniversite çağına gelinceye kadar akıl almaz süreçlere sokulduğunu öne süren Kaya, üniversite eğitiminin halinin de içler acısı olduğunu iddia etti.
Her sektörde ara eleman sayısı sıkıntısı bulunduğunu da savunan Kaya, meslek liselerine gereken önemin verilmesi gerektiğini kaydetti.
Saadet Partisi Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun da Bitmez'e Allah’tan rahmet dileyerek başladığı konuşmasında, Türkiye'de üniversitelerin büyük bir yoksulluğa terk edildiğini, gençlerin gelişiminin göz ardı edildiğini savundu.
"Toplumsal hayatımızı zehirlemesine fırsat vermemeliyiz"
MHP Isparta Milletvekili Hasan Basri Sönmez, kadınların iş gücü piyasasına katılımlarını kolaylaştırıcı ve istihdamlarını artırıcı uygulamaların geliştirileceğine inandıklarını dile getirdi.
Kadınlara yönelik şiddetin, erken yaşta zorla evliliklerin, her türlü istismarın önlenmesine yönelik toplumsal farkındalık çalışmalarının hızlandırılması gerektiğine dikkati çeken Sönmez, şunları kaydetti:
"Koruyucu ve önleyici hizmetlerin etkinliğini ve kapasitesinin artırılmasını destekliyoruz. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin sıfır tolerans ilkesiyle bütün kurum kuruluşları ve sosyal taraflarla işbirliği içerisinde sürdürülmesi önem arz etmektedir. Aile içi şiddetin, ihmal ve istismarın önlenmesine yönelik koruyucu, önleyici hizmetlerin etkinliğinin artırılmasını önemsiyoruz. Medyada şiddete özendirip teşvik edecek her türlü yayın ve haberlerden kaçınılmalıdır. Milli ve manevi değerlerimizi hedef alan yayın, film, dizilerin toplumsal hayatımızı zehirlemesine fırsat vermemeliyiz."
"En büyük pay eğitime ayrılmıştır"
MHP Nevşehir Milletvekili Filiz Kılıç, bir milletin kimliğinin, gelişmişlik düzeyinin, ekonomisinin ve hayat standartlarının eğitim düzeyiyle eşdeğer seviyede olduğunu belirterek, "Cumhur İttifakı'nın dik duruşuyla desteklediği Türk asrı ve Türkiye Yüzyılı bütçesinin en büyük payı eğitime ayrılmıştır." dedi.
Eğitim politikalarının temel amacının, Türk milletine mensubiyetin gurur ve şuuruna sahip, manevi ve kültürel değerleri özümsemiş, düşünme, algılama ve problem çözme yeteneği gelişmiş, sorumluluk duygusu ve toplumsal duyarlılığı yüksek, yeni gelişmelere açık, bilim ve teknoloji üretimine yatkın, girişimci, demokrat, kültürlü, erdemli ve inançlı nesillerin yetiştirilmesi olduğunu vurgulayan Kılıç, "Cumhur İttifakı'mızın sorumlu ve ilkeli duruşu, iki liderin nezaket ve görgü çerçevesindeki diyaloğuyla her alanda olduğu gibi eğitimde de önemli atılımlar yapılmaktadır." diye konuştu.
Kılıç, ekonominin ihtiyacı olan ara insan gücünün yetiştirilmesi amacıyla beceri kazandırıcı ve örgün mesleki teknik eğitime ağırlık verilerek eğitim programlarının meslek standardına dayalı olarak yeniden düzenlenmesi ve ortaöğretim içinde payının yükseltilmesi gerektiğini, eğitim-istihdam ilişkisinin dünyayla rekabet edebilecek, Türkiye'yi küresel bir güç ve lider ülke yapacak nesillerin yetiştirilmesine katkı sağlayacak şekilde planlanmasını gerekli gördüklerini kaydetti.
MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak da okullarda yaşanan akran zorbalığının son zamanlarda oldukça yaygınlaştığını dile getirerek, "Unutulmamalıdır ki yeryüzünde hiçbir çocuğu 'Senden adam olmaz.' diyerek adam edemezsiniz. Akran zorbalığına yönelik aileler bilinçlendirilmeli, okullarda seminerler düzenlenmeli, şiddet eğilimli öğrenciler sosyal aktivitelere yönlendirilmelidir, cezai yaptırımlar artırılmalı, yerel ve ulusal televizyon kanallarında kamu spotu oluşturulmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
"Kara propagandayı kınıyorum"
Türkoğlu'nun konuşmasını bitirmesinin ardından AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin söz isteyerek, Türkoğlu'nun AK Parti'nin eğitim politikasının seçmen yetiştirmek üzerine kurgulandığı yönündeki sözlerine cevap verdi.
Zengin, Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez'e Allah'tan rahmet, Saadet Partisine ve TBMM'ye başsağlığı diledi.
AK Parti grubuna yönelik saldırılar karşısında ayağa kalkarak söz talebinde bulunduğunu söyleyen Zengin, "Doğrusu, bugün bu konuya girmeyi düşünmüyorum ama o gün de hatip konuşurken hayat enteresan yine siz kürsüdeydiniz, yine arkadaşlarımız böyle oturuyordu. Bir anlaşmamız var biliyorsunuz. Bütün gruplar, parti grupları sözünü bitirdikten sonra öyle söz alıyoruz, bugün de öyle yaptık fakat o gün bir başka konuşma da olacağı için ben yanınıza gelerek söz talebinde bulundum, hatip konuşmasını bitirirken, kendisi de kürsüdeyken ayağa kalktım ve söz istedim." ifadesini kullandı.
Bitmez'in kürsüde fenalaştığı gün medyada hakkında birçok iddianın gündeme getirildiğini aktaran Zengin, "Ben AK Parti Grup Başkanvekiliyim. Burada bütün arkadaşlarımız her şeye şahitler. Biz Grup Başkanvekillerini vazifesi aynen şu an olduğu gibi bize yapılan, hacmini aşan ve itiraz ettiğimiz konulara cevap vermektir. Bu konuyla alakalı konuşmalarımı, izahlarımı daha sonraya bırakacağım, muhakkak suretle bu konuyla ilgili söz söyleyeceğim ama kamuoyunda hassaten farklı fotoğraflar da kullanılarak yapılan kara propagandayı burada kınıyorum. Benim ayağa kalkmam aynen şu an olduğu gibi hatip kürsüdeyken kendisiyle ilgili söz girişi yaparak sizin bilginiz dahilinde grubumuz adına cevap vermek içindir. Şu anda hatip yerine oturduğu için bir sorun yok, hayatın olağan akışı böyle. Bu Genel Kurulda binlerce kez laf atılmıştır, çok ağır konuşmalar işitilmiştir ve biz bunlara cevap vermek için buradayız." şeklinde konuştu.
Zengin, AK Parti'nin amacının iyi seçmen yetiştirmek olduğu iddialarına de tepki göstererek, şunları söyledi:
"Gençler AK Parti'ye oy vermiyor ki bu da yalan. Eğer seçmen yetiştirmek için uğraşılıyorsa ve sizin tezinize göre gençler AK Parti'ye oy vermiyorsa bu tenakuz nereden doğuyor? Şu anda Türkiye'de anaokulundan başlayarak 19 milyon öğrenci eğitim görüyor, bunun 16 milyonu devlet okullarında okuyor, özel okullarda okuyan çocuklar da 1 milyon 578 bin. Türkiye’nin en önemli okullarına baktığınızda burada okuyan çocukların devlet okullarından gelen, Anadolu’dan gelen çocuklar olduğunu göreceksiniz. Kim okuyor Boğaziçi'nde, kim okuyor ODTÜ'de, kim okuyor bahsettiğiniz parlak okullarda? Annesi, babası çalışan, işçi, bu ülkenin gariban insanları okuyor, bizim hayatımız da buna şahittir; biz de oralardan gelmiş insanlarız."
İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ise "Meclisin birinci partisi olarak sizin Sayın Bakanı savunmak gibi bir mükellefiyetiniz yok. Sayın Bakan burada oturuyor, eleştirileri dinliyor. Sayın Bakan sabredemeyince sizdeki sabırsızlığı anlıyorum. Biz muhalefet partisiyiz, eleştirilerimizi elbette ki yapacağız; siz de cevap vereceksiniz kürsüyü kullanarak; Sayın Bakan da yine kendisine yapılmış eleştirilere kendisine tanınmış zaman sınırında kalarak cevap verecek." ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin ise şunları kaydetti:
"Özlem Hanım konuşmasında, geçen gün burada yaşanan talihsiz olayla ilgili kendisine karşı yürütülen kara propagandaya tepki göstermiş. Biz de bir şey ispat edilmeden birisine bir şey isnat edilmesini doğru bulmayız, bunun özellikle altını çizelim ancak bir gerçeklik var ki... Meclis tutanaklarına da bu gerçeklik girmiştir.
AK Parti sıralarından çok talihsiz bir söz, sayın milletvekilimiz yere düştükten sonra yapılmıştır, sarf edilmiştir ve bu söz AK Partililerin üzerinde bir zan olarak durmaktadır. Bunu uydurmuyoruz, bu söz tutanaklarla sabittir ki AK Parti sıralarından gelmiştir. Bizim beklentimiz şudur: 'Evet, bu söz bir arkadaşımız tarafından söylenmiştir, yanlıştır ama kamuoyundan özür diliyoruz' denmesini kabul ediyoruz ya da arkadaşı çıkarsınlar, arkadaş kamuoyuna bir açıklama yapsın, bu zan da AK Parti üzerinde kalmasın."
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ise "Yüz yıllık cumhuriyet tarihinde ve buraya gelen bakanların içerisinde en çok eleştiriyi hak eden bakan Milli Eğitim Bakanıdır. Gerek müsteşarlık gerek rektörlük gerekse de Bakanlık döneminde çok tartışılacak, toplumun vicdanını rencide eden, üzen kararlar alınmıştır; Andımız kaldırılmıştır. Rektör olma şekilleri bu ülkede belki yüz yıl tartışılmalıdır; kendisine ait yasa çıkarılmıştır, milletvekili bunu sormayacak mı? Andımız'ı neden kaldırdığını sormayacak mı?" diye sordu.
Başarır'ın konuşması üzerine tekrar söz isteyen AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca'ya konuşması süresi konusunda tepki gösterdi.