Çiftçilik hayalini gerçekleştiren girişimci kadın, kara mürver yetiştirmeye başladı
Balıkesirli Merve Öncü Çantal, bağışıklığı artırma özelliğiyle rağbet gören kara mürver bitkisini yetiştirerek girişimciliğe adım attı. Hem girişimci hem de çiftçi olma hayalini gerçekleştiren Çantal, kiraladığı 41 dönümlük arazide yetiştirdiği bitkiyi ilaç sektörüne satacak.
Çiftçilik hayalini gerçekleştiren Balıkesirli kadın girişimci Merve Öncü Çantal, ağırlıklı olarak ilaç sektöründe kullanılan kara mürver bitkisini yetiştirmeye başladı.
Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesinden mezun olan Çantal, daha sonra Balıkesir Büyükşehir Belediyesine bağlı Balıkesir Çiftçi Eğitim ve Üretim Merkezi'nde açılan Tıbbi Aromatik Bitki Yetiştiriciliği kursunu tamamladı.
Kara mürver yetiştirmek için girişimlerde bulunan Çantal, bir süre sonra Milli Emlak Müdürlüğünden Küçükbostancı Mahallesi'nde 41 dönüm araziyi kiraladı ve 800 fidan ekti.
Bu yolla çiftçi olma hayalini de gerçekleştirmiş olan 34 yaşındaki Çantal, iki yıl sonra mahsul alarak kara mürver bitkisini ilaç sektöründe kullanılması amacıyla satışa sunmayı planlıyor.
Merve Öncü Çantal, mürverin Türkiye'de profesyonel anlamda yetiştiricisinin pek bulunmadığını dile getirdi.
Mürver bitkisinin çiçeğinden yapılan şurup veya kapsüllerin birçok hastalığa karşı bağışıklığı güçlendirmek amacıyla destekleyici olarak kullanıldığını anlatan Çantal, "Genelde dışarıdan ithal ediyoruz, Türkiye'de daha çok doğadan toplanarak tüketiliyor. Ben bunu biraz da profesyonelce yetiştirmeyi amaçladım. Daha yüksek oranda yetiştirdiğimizde ise dışarıdan gelmeden kendi vatanımızda, kendimiz kullanıyor olacağız." diye konuştu.
Kadınlara iş sahası açtı
Diktikleri fidanların bir yaşında olduğunu ve 3 yaşına gelindiğinde hasat yapılacağını ifade eden Çantal, şöyle konuştu:
"Tarla fiyatı daha önce hiç yetiştirilmediği için henüz yok ama şu an kurutulmuş meyve olarak 100 gramı 45 liralarda satılıyor. Bir kadın girişimci ve bir kadın çiftçi olmaktan çok mutluyum. Birçok gencin artık bu sektöre yönelmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizim çok kıymetli topraklarımız var. Biz bir tarım ülkesiyiz ama bunu unutmuştuk. Koronavirüsle birlikte ne kadar önemli olduğunu anlamış olduk. Ülkemizde yetişmeyecek hiçbir bitki yok. Aslında bu ürünler doğada yetişen ürünler, biz sadece bunları değerlendirmeyi unutmuştuk. Beni örnek alarak birçok kadın girişimcinin bu işe başlayacağını düşünüyorum. Dikim yapmak için 10'a yakın kadın benimle birlikte çalışıyor. Meyvelerin toplanma zamanında da yine kadın işçilerle çalışacağız. Bu şekilde bölgedeki kadınlara da iş sahası açmış oluyoruz."