Piyasalarda TCMB haftası: İşte öne çıkan gündem maddeleri
Küresel piyasalar geçen hafta, artan jeopolitik riskler, küresel yazılım sorunu, ABD borsalarında teknoloji hisseleriyle başlayan düşüşlerin etkisiyle satış ağırlıklı bir seyir izlenirken, gözler yeni haftada ABD büyüme verisinde olacak. Yurt içinde ise en önemli gündem, TCMB’nin faiz kararı ve vereceği mesajlar olacak.
Yurt içinde yeni haftada gözler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz kararında olacak. TCMB Para Politikası Kurulu, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan başkanlığında 23 Temmuz Salı günü toplanacak ve banka faiz kararını aynı gün saat 14.00'te açıklayacak. Ekonomistlerin beklentisi, TCMB'nin politika faizini yüzde 50'de sabit bırakacağı yönünde.
Merkez Bankası faiz kararını bu ay, Başkan Karahan'ın yurtdışı programları sebebiyle perşembe değil, salı günü açıklayacak.
Moody's Türkiye’nin kredi notunu 2 kademe birden artırdı
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Türkiye'nin kredi notunu "B3"ten "B1"e yükseltirken, kredi notu görünümünü "pozitif" olarak korudu.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye'nin kredi notunu ilk defa iki kademe artırdığını belirterek, "Uyguladığımız program sayesinde ülke kredi notumuzu 11 yıl sonra yükselten Moody's görünümü pozitif korudu" ifadesini kullandı.
Analistler, gelecek hafta pazartesi piyasa katılımcıları anketi, salı TCMB'in Para Politikası Kurulu toplantısında açıklayacağı faiz kararı, perşembe reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranının takip edileceğini dile getirerek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 11.250 ve 11.350 puanın direnç, 11.000 ve 10.900 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.
Küresel piyasalarda risk iştahı törpüledi
Merkez bankalarının şahin politikalarında sona yaklaşılırken, ABD seçimlerinin sonuçlarının oluşturacağı olası belirsizlikler küresel piyasalarda risk iştahını törpüledi. ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşlarının yeniden alevlenebileceği endişesiyle teknoloji hisselerinde başlayan satış baskısının piyasaların geneline yayıldığı görüldü.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın faiz indirimlerine başlamada geç kalmak istemediklerini belirtmesine karşın, ABD'de Donald Trump'ın geçen hafta sonu Pensilvanya'daki mitingde kürsüden destekçilerine hitap ettiği sırada silahlı saldırıya uğraması sonrası başkanlığı kazanacağı ihtimalinin artması ile ticaret savaşları ve jeopolitik risklerin tekrar yükselebileceği ihtimali küresel piyasalarda risk algısını artırdı.
Fed'in 2 faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılıyor
Powell, Washington Ekonomi Kulübü'nde yaptığı konuşmada, bu yılın ikinci çeyreğindeki üç verinin enflasyonun yüzde 2'ye düştüğüne dair "güveni biraz artırdığını" ifade etti. Ayrıca iş gücü piyasasında beklenmedik bir zayıflama görülmesi halinde bankanın bir tepki verebileceğine işaret eden Powell, Fed'in ilk faiz indirimine eylül ayında gitme ihtimaline ilişkin para piyasalarındaki fiyatlamaların sorulması üzerine ise "Herhangi bir toplantıyla ilgili şu ya da bu şekilde herhangi bir sinyal vermeyeceğim" dedi.
Para piyasalarında Fed'in bu sene en az iki faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılırken, üç faiz indirimi olabileceğine ilişkin tahminler de güç kazanmaya devam etti.