Repo işlemleri için ‘teminatlı menkul kıymet’ şartı
Bankaların, kredi risklerinin sınıflandırılmasına ilişkin unsurlarda değişikliğe gidildi. Yönetmelikte riskler arasında yer alan ‘ipotekli menkul kıymetler’ ifadesi ‘teminatlı menkul kıymetler’ olarak değiştirildi.
DÜNYA - ANKARA
Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik ile Kredi Riski Azaltım Tekniklerine İlişkin Tebliğde değişiklik yapıldı.
6 Eylül 2014 tarihli Risk azaltılmasına ilişkin tebliğin 5’inci fıkrası değiştirildi. Buna göre, borçlu veya borçluların dahil oldukları risk grupları tarafından ihraç edilen teminatlı menkul kıymetler, gerekli şartları taşımaları kaydıyla repo işlemleri için teminat olarak dikkate alınabilecek. Tebliğin eski halinde teminatlı menkul kıymetler yerine ipotekli menkul kıymetlerin repo işlemleri için teminat olarak dikkate alınması öngörülüyordu.
“İpotekli” yerine “teminatlı” ifadesi geldi
23 Ekim 2015 tarihli Bankaların Sermaye Yeterliliğin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelikte de benzer bir değişiklik yapıldı.
Yönetmeliğin Risklerin Standart Yaklaşım Kapsamında sınıflandırılması başlıklı 6’ncı maddesinde değişiklik yapıldı. Yönetmelikte riskler arasında yer alan ‘ipotekli menkul kıymetler’ ifadesi ‘teminatlı menkul kıymetler’ olarak değiştirildi.
Aynı maddeye bir riskin teminatlı menkul kıymet sınıfına dahil edilebilmesi için sağlaması gereken koşullar ile teminatlı menkul kıymet ihraç koşulları da belirleyen bir fıkra eklendi.
Tebliğe eklenen fıkra şöyle:
Maruz kalınan riskin birinci fıkranın (i) bendinde atıf yapılan teminatlı menkul kıymetler sınıfına dahil edilebilmesi için, söz konusu riskin aşağıdaki koşulları sağlaması gerekir:
a) Varlık havuzunun;
1) Merkezi yönetim, merkez bankası, kamu kuruluşu ya da çok taraflı kalkınma bankalarından olan ya da bunlarca garanti edilen alacaklardan veya,
2) İkamet amaçlı gayrimenkul ipoteği ile teminatlandırılan alacaklardan veya,
3) Ticari amaçlı gayrimenkul ipoteği ile teminatlandırılan alacaklardan veya,
4) Teminatlı menkul kıymet ihracının yüzde on beşini geçmemek şartıyla yüzde elli ya da daha düşük risk ağırlığına tekabül eden bankalardan veya aracı kurumlardan olan ya da bunlarca garanti edilen alacaklardan,
oluşması gerekir. Kurul, varlık havuzuna yukarıda sayılanlar dışında bir varlık eklemeye yetkilidir.
b) Varlık havuzunun nominal değeri ile teminatlı menkul kıymetlerin nominal değeri arasındaki oranın, teminatlı menkul kıymetlere ilişkin Sermaye Piyasası Kanununa ilişkin alt düzenlemelerde veya muadil yabancı ülke düzenlemelerinde belirlenen oranı sağlaması gerekir.
c) Varlık havuzuna, (a) bendinde belirtilen varlıklara ilave olarak varlık havuzunu tamamlamak üzere Sermaye Piyasası Kanununa ilişkin alt düzenlemeler veya muadil yabancı ülke düzenlemeleri uyarınca teminatlı menkul kıymet ihracında ikame varlık olarak kabul edilen varlıklar ile risklerin korunmasını teminen sağlanan türev işlemler de eklenebilir.
ç) Bu fıkrada aranan koşulların teminatlı menkul kıymetlerin ilk ihracı sırasında ve kalan vadesi boyunca sağlanması gerekir.
d) Teminatlı menkul kıymete yatırım yapan bankanın, varlık havuzu ile teminatlı menkul kıymetlerin değerlerine, varlık havuzundaki dayanak varlıkların coğrafi dağılımlarına, türlerine, bakiyelerine, faiz ve kur risklerine, varlık havuzundaki dayanak varlıklar ile teminatlı menkul kıymetlerin vade yapılarına, vadelerinden veya ödenmesi gereken tarihlerden itibaren doksan günden fazla geciken varlık havuzundaki dayanak varlıkların yüzdesine ilişkin bilgileri en az altı ayda bir ihraççıdan temin etmesi gerekir.”