Geri alım fonlarının henüz binde 5’i borsaya girdi
Deprem sonrasında Borsa İstanbul 15 Şubat’ta yeniden işleme açılırken, katkı fonlarından hisse senedi piyasasına giren rakam 3.2 milyar TL’ye yakın oldu. Beklenen rakam ise en az 7.1 milyar TL’ydi.
Barış ERKAYA
Borsa İstanbul’un deprem sonrası iki gün boyunca açık kalmasıyla oluşan kayıpları sınırlamak için alınan önlemlerin bazıları sonuç verirken bazılarının ise henüz çok da bir yansımasının olmadığını gördük. Örnek vermek gerekirse, katkı paylarının yönetildiği emeklilik fonlarında daha ilk iki günde hisse portföylerinde yansımaları görmeye başladık. Hatta bazı fonlarda yüzde 14’lük hisse payı asgari alt sınır olan yüzde 30’u bile aşarken bazı fonların bu konuda henüz acele etmediği dikkat çekti. Elbette bu fonların en azından 10 günlük uyum süresi içerisinde ilk gün tavan çeken hisse senetlerinden pozisyon almak yerine piyasanın biraz sakinleşmesini beklemiş olması da olası, ki ikinci günde bu fırsat ortaya çıkmış oldu. Ya da ilk gün tavan çeken hisselerde alım fırsatı bulamayıp sadece ikinci işlem gününü değerlendirmiş olmaları da diğer bir olasılık. Fakat öyle ya da böyle Borsa İstanbul’un yeniden işleme açıldığı 15 Şubat’ta katkı fonlarından hisse senedi piyasasına giren rakam 3.2 milyar TL’ye yakın oldu. Beklenen rakam ise en az 7.1 milyar TL’ydi. Yani ilk iki günden sonra girmesi beklenen ilave rakam en az 3.9 milyar TL daha. Yazı kaleme alınırken üçüncü işlem günü sürüyordu.
Robot önlemi etkili olamadı
Diğer bir tedbir olan algoritmaları ilk gün kimse piyasada göremedi. Bu da BISTECH üzerinden getirilen emir işlem oranının yani algoritma hızlarının üçte bire düşürülmesi ve eşik değer aşım ücretlerinin 8 katına çıkarılmasının etkili olduğu izlenimi yarattı. Buna karşılık ikinci gün, robotları tüm haşmetiyle yine piyasada gördük ve borsada Perşembe günü yüzde 1’in üzerinde değer artışı yaşansa da yükselen hisse senedi sayısı sadece 85’ti. Kalan tüm hisseler yüzde 1-10 arasında değişen oranlarda değer kaybetti.
En büyük umut hisse geri alımlarında
Aslında herkese en çok umut veren önlem, düzenleyici kurumların da üzerinde en çok durduğu belli olan şirketlerin hisse geri alım programlarıydı. İlk gün hayal kırıklığı yaratan bir katılım var gibi görünse de ilk günün geç saatlerinde ve ikinci günde katılımın artmasıyla şimdiye kadar yeni bir geri alım programı açıklayan veya eski alım programlarında belirledikleri fon miktarını artıran şirket sayısı 64’e, açıkladıkları hisse geri alım fon büyüklüğü ise 24 milyar 449 milyon 875 bin TL’ye ulaştı. Ve ilk gün KAP’a bu geri alım programları kapsamında sınırlı sayıda alım işlemi bildirilirken ikinci gün biraz daha hızlanmaya başladı. Aslında bu hızlanma pek de borsadaki ikinci gün değer kayıplarını engelleyecek türden değil. Fakat burada dikkat edilmesi gereken nokta şu. İlk iki günde 64 şirketin sadece 27 tanesi alım işlemlerini başlattı ve aldıkları tutar ise sadece 122 milyon 890 bin TL. Yani toplam geri alım fon büyüklüklerinin sadece binde 5’i kadar. Yani ilerleyen süreçte şirketlerden kendi hisselerine akacak daha 24 milyar 327 milyon TL’lik bir para var. Halka açık kısmın değerinin 1.4 trilyon TL olduğu bir piyasada 24 milyar TL’lik fon büyüklüğü zayıf bir rakam olarak görünse de piyasaya bir taze para girişi olarak düşünüldüğünde hafife alınacak bir rakam da değil. Bu geri alımların en azından yatırımcıları kritik piyasa koşullarında destekleme yönünde ciddi bir katkısı olacağı tartışılmaz. Bazı hisselerde ise açıklanan geri alım fon tutarının yüzde 15 ila 25’ine daha iki günlük alımlarla bile ulaşılmış durumda. Özellikle hisse geri alımlarında stopajın sıfırlanmasının da etkisiyle açıklanan bu ilk geri alım programlarının azami fon büyüklüklerinde yukarı güncellemeler de beklenebilir. Henüz 37 şirket ise geri alımlarına başlamadı bile. Başlayacak alımların asıl etkisinde bundan sonra görme ihtimalimiz yüksek gibi.