Asya borsaları karışık seyrediyor
Asya borsaları, Güney Kore'deki siyasi belirsizlikler ve açıklanan verilerden alınan sinyallerle karışık seyrediyor. Asya borsalarında kasım ayında Çin'de Şanghay bileşik endeksi hariç negatif bir seyir öne çıkarken endeks, geçen ay yüzde 1,42 yükseldi. Japonya'da Nikkei 225 endeksi kasım ayında gerilemesine karşın endeksi yılın 11 ayında yüzde 14,18 yükselerek en çok getiri sağlayan Asya endeksi oldu.
Küresel piyasalarda, Fransa ve Güney Kore'deki siyasi belirsizlikler varlığını korumaya devam ederken, ABD tarım dışı istihdam verisi başta olmak üzere dünya genelinde bugün açıklanacak yoğun veri gündemi öncesinde karışık bir seyir öne çıkıyor.
Asya piyasalarında da siyasi kargaşanın varlığını koruduğu Güney Kore'de Cumhurbaşkanı Yoon'un iktidar partisi lideriyle bugün bir görüşme yapması beklenirken satış baskısı öne çıkıyor.
ABD tarifelerinin Çin ekonomisi üzerindeki etkileri netlik kazanmazken, Japonya'da açıklanan verilerden alınan sinyaller risk iştahını törpüledi.
Bölgede bugün açıklanan verilere göre, Japonya'da reel ücretler ekim ayında yüzde 1,4 artarken, aynı dönemde hanehalkı harcamaları aylık yüzde 2,9 ile tahminlerin üzerinde artış gösterdi.
Analistler, Japonya'da düzenli çalışanların temel ücretlerinin artış kaydetmesinin pozitif bir ekonomik döngünün yeni bir işareti olduğunu belirterek, piyasalarda Japonya Merkez Bankasının (BoJ) kısa vadede bir faiz artışı yapabileceği spekülasyonlarını desteklediğini kaydetti.
Hindistan Merkez Bankası faizleri sabit bıraktı
Öte yandan Hindistan Merkez Bankası (RBI) zayıf ekonomik görünüme rağmen, yüzde 4'lük enflasyon hedefine hala uzak olduğunu işaret ederek politika faizini sabit bıraktı.
Dolar/yen paritesi ise güne yüzde 0,1 düşüşle 149,94 seviyesinde başladı.
Söz konusu gelişmelerle Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,9 düşüşle 39.054 puandan, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,6 düşüşle 2.428 puandan kapandı.
Çin'de Şanghay bileşik endeksi ise yüzde 1,20 artışla 3.409 puandan, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,91 artışla 19.925 puandan ve Hindistan'da Sensex endeksi ise yüzde 0,1 azalışla 81.695 puandan işlem görüyor.
Asya borsaları kasım ayını Çin hariç satıcılı tamamladı
Asya piyasalarında kasım ayında Çin hariç satıcılı bir seyir öne çıkarken Çin, hükümetin atacağını açıkladığı destek adımlarının etkisiyle bölge ülkelerinden pozitif ayrışıyor.
ABD'de yeniden başkan seçilen Donald Trump, gelecek dönemde bazı ülkelere tarife uygulayabileceğini belirtmesiyle artan endişeler geçen ay Asya piyasalarındaki risk iştahını baskıladı.
ABD'nin 47. Başkanı seçilen Trump, seçim kampanyasında Çin'den ithal tüm ürünlere yüzde 60'a kadar gümrük vergisi getireceğini duyurarak ticaret tarifelerini bir kez daha ekonomik rekabette ana pazarlık unsuru olarak kullanacağının işaretini verdi.
Buna göre, Trump, 20 Ocak 2025'te başlayacağı görevinin ilk gününde Kanada ve Meksika'dan ithal ürünlere yüzde 25 gümrük tarifesinin yanında Çin'den ithal tüm ürünlere başlangıç için yüzde 10 gümrük vergisi getireceğini duyurdu.
Çin ile ABD ilişkileri
Çin'in ABD ile olası bir ticaret savaşına girme niyetinde olmadığına yönelik iyimserlik ve Çin Merkez Bankasının (PBoC) ekonomiyi desteklemek için para politikasını gevşeteceğine ilişkin beklentilerin etkisiyle kasım ayında Çin pay piyasaları bölge piyasalarından pozitif ayrışırken tarifelere yönelik haber akışı ay boyunca yatırımcıların odağında yer almayı sürdürdü.
Trump'ın göreve başlamasına kadar geçecek olan süreçte tarife söylemleri ve bu söylemlerinin piyasaların yönü üzerindeki etkisi yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor.
Analistler, ABD'nin söz konusu tarife uygulamalarının küresel tedarik zinciri ve ülkelerin imalat sanayi stratejileri için etkili olacağını belirterek gelecek dönemde ticari dengelerinin değişebileceğinin altını çizdi.
Söz konusu gelişmelerin etkisiyle Asya tarafında kasım ayında Çin hariç satıcılı bir ay tamamlandı.
Piyasalarda kasım performansı
Bu dönemde Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,42 yükselirken Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,23, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 3,92, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 4,40 düştü.
Bunun yanı sıra bölge borsalarının 11 aylık dönemdeki performanslarına bakıldığında ise en çok kazandıran Nikkei 225 endeksi, tek kaybettiren ise Kospi endeksi oldu.
Yılın 11 ayında Nikkei 225 endeksi yüzde 14,18, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 13,94 yükseldi. Hang Seng endeksini yüzde 11,82 artışla Şanghay bileşik endeksi takip etti. Kospi endeksi ise yüzde 7,51 geriledi.
Çin, ekonomik teşvik söylemleriyle risk iştahını besledi
Analistler, Çin'in artan gümrük tarifelerine karşı ekonomik büyümeyi dengelemek için ekonomiyi canlandırma politikalarına ağırlık verebileceğini vurgulayarak ay boyunca Çin hükümetinin ılımlı ve piyasayı destekleyen açıklamalarının risk iştahının canlı kalmasını sağladığını bildirdi.
Öte yandan Pekin yönetiminin, ABD'nin yeni yönetimi ile birlikte çalışmaya hazır olduğu mesajını vermesi de dikkati çekiyor.
Çin Devlet Başkanı Şi, ABD Başkanı Joe Biden ile 17 Kasım'da Peru'nun başkenti Lima'da düzenlenen Asya Pasifik İşbirliği (APEC) Zirvesi'nde yaptığı görüşmede, Çin ve ABD'nin, iki büyük ülke olarak birlikte var olmanın yollarını aramayı sürdürmesi gerektiğini belirtmişti.
Çin'in, ABD ile istikrarlı, sağlıklı ve sürdürülebilir ilişkiler kurma amacının değişmediğinin altını çizen Şi, "Çin, yeni ABD hükümetiyle diyaloğu sürdürmeye, işbirliğini genişletmeye, farklılıkları yöneterek Çin-ABD ilişkilerinde yumuşak geçiş sağlamaya hazırdır." ifadesini kullanmıştı.
Şi, ekonomik ayrışmanın ve tedarik zincirlerini bozmanın çözüm olmadığını, ortak kalkınmanın ancak karşılıklı faydaya dayalı işbirliğiyle sağlanabileceğini vurgulayarak "Yüksek çitli küçük bahçeler kurmak, büyük bir ülkenin izleyeceği yol olmamalı. İnsanlığın refahı yalnızca açıklıkla ve paylaşmayla gelişir." değerlendirmesinde bulunmuştu.
Bu gelişmelere ek olarak, kasım ayında Çin'de gösterge faiz işlevi gören 1 ve 5 yıllık kredi faiz oranlarının (LPR) sabit kalmasının ardından PBoC, ana politika faizi niteliğindeki 1 yıl vadeli borçlanma faizini de değiştirmedi.
BoJ'un faiz artıracağına yönelik beklentiler güçleniyor
Japonya'da kasım ayına ilişkin Tokyo Tüketici Fiyat Endeks (TÜFE), yıllık yüzde 2,6 ve çekirdek Tokyo TÜFE yıllık yüzde 2,2 yükselerek beklentileri geride bırakırken, ekim ayı sanayi üretimi aylık yüzde 3 artsa da öngörüleri karşılayamadı.
Analistler, Tokyo TÜFE'nin ulusal TÜFE verisi için öncü bir gösterge kabul edildiğini kaydederek, artan Tokyo TÜFE'nin Japonya Merkez Bankasının (BoJ) şahinleşmesi adımlarını desteklediğini söyledi.
BoJ'un 2025 yılında parasal sıkılaşmaya gideceğine yönelik fiyatlamalar kasım ayında güç kazanmasına karşın para piyasalarındaki fiyatlamalarda BoJ'un yılın son toplantısında politika faizini sabit tutması bekleniyor. Banka'nın 25 baz puanlık bir faiz artırımına gitmesi ihtimali ise yüzde 30 ihtimal ile fiyatlanıyor.
Bunlara ek olarak, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in kasım ayında bölgeye ilişkin sunduğu raporda Liberal Demokrat Partiden (LDP) Shigeru Ishiba'nın bir azınlık hükümetinin başında yeniden Japonya başbakanı olarak seçilmesinin ülkenin siyasi dinamiklerinde önemli değişikliklere işaret ettiği bildirildi.
Raporda ülkenin para birimi yenin dolar karşısında değer kaybetmesi nedeniyle BoJ'un para politikasını sıkılaştırmasını hızlandırabileceği ifade edildi.
Güney Kore'de enflasyon verileri olumlu
Güney Kore Merkez Bankası kasım ayında politika faiz oranını beklentiler dışında 25 baz puan düşürerek yüzde 3 seviyesine indirdi. Söz konusu indirim, bu yılın ikinci faiz indirimi oldu.
Merkez Bankası Başkanı Rhee Chang-yong, karara ilişkin "Büyük ülkelerle ihracat rekabetleri yoğunlaşıyor ve ayrıca Trump'ın seçim zaferinin ardından ticaret ortamındaki belirsizlikleri de not ettik." değerlendirmesinde bulundu.
Ülkede ekim ayına ilişkin enflasyon verilerinin Güney Kore Merkez Bankasının yüzde 2 olan hedefinin altına inmesi, ülkede parasal gevşeme sürecini destekledi.
Güney Kore'de açıklanan olumlu enflasyon verilerinin güvercin politikalara kapı açabileceğini belirten analistler, Trump'ın uygulayacağını kaydettiğini ticari tarifelerin bölgesel etkilerine yönelik belirsizliklerin, Güney Kore Merkez Bankasının gelecek dönemde atacağı adımlar konusunda tahminleri zorlaştırdığı ifade etti.
Yonhap'ın haberine göre, Güney Kore Başkanlık Ofisi yetkililerinden Sung Tae-yoon, Trump'ın gümrük vergisi planına ilişkin açıklama yaptı.
Sung; Çin, Meksika ve Kanada'dan gelen mal ve hizmetlere gümrük vergisi gelmesi halinde, bu ülkelerde üretim yapan Koreli şirketlerin ABD'ye ihracatının "kaçınılmaz" olarak etkileneceğini söyledi.
Analistler, ABD'nin seçilmiş Başkanı Donald Trump'ın, Çin, Meksika ve Kanada'dan gelen mal ve hizmetlere gümrük vergisi getirilmesi planının Koreli şirketler üzerinde etkileri olacağını vurgulayarak açıklanacak oranların ülkenin ihracat ve büyüme beklentilerini değiştirebileceğini söyledi.