Reel kesim güveni, 9 yılın zirvesinde
Reel Kesim Güven Endeksi, temmuzda 114,8 ile Nisan 2012'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı.
Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), temmuzda bir önceki aya kıyasla 1,8 puan artarak 114,8 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi (RKGE-MA) ise 2,3 puan yükselişle 112,1'e çıktı. Böylece RKGE, Nisan 2012'den beri gördüğü en yüksek seviyeye ulaştı.
Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, genel gidişat, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki toplam istihdam, sabit sermaye yatırım harcaması ve mevcut toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde, gelecek üç aydaki üretim hacmi ve mevcut mamul mal stokuna ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi.
Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi, iç piyasa sipariş miktarı ve ihracat sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendi.
Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmeler zayıflayarak devam ederken, mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğu yönündeki değerlendirmeler ise bir önceki aya göre güçlendi.
ÜFE beklentisi yüzde 23,2'ye yükseldi
Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarında bir önceki ayda artış bekleyenler lehine olan seyir zayıflarken, ihracat sipariş miktarında ise bir önceki ayda artış bekleyenler lehine olan seyir güçlendi.
Gelecek üç aydaki istihdama ve gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış yönlü beklentilerin de güçlendiği gözlendi.
Ortalama birim maliyetlerde, son üç ayda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyir güçlenirken, gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyir ise zayıfladı.
Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise güçlenirken, gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 1,4 puan artarak yüzde 23,2 seviyesine çıktı.
Söz konusu anket döneminde, ankete katılan işyerlerinin yüzde 52,3‘ü üretimlerini kısıtlayan faktör bulunmadığını belirtirken, yüzde 14,2‘si talep yetersizliğinin üretimlerini kısıtlayan en önemli faktör olduğunu, onu sırasıyla hammadde-ekipman yetersizliği, mali imkansızlıklar, işgücü yetersizliği ve diğer faktörlerin izlediğini belirtti.
Son üç aydaki rekabet gücüne ilişkin gelişmeler değerlendirildiğinde, yurt içi piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak bir önceki dönemde artış bildirenler lehine olan seyir aynı seviyede devam etti. Avrupa Birliği içindeki yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin artış yönlü değerlendirmeler zayıflarken, Avrupa Birliği dışındaki yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin artış yönlü beklentiler ise güçlendi.
İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 15,3‘e, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 8,3'e gerilerken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 76,4‘e yükseldi.