Fitch: ABD’nin mali açığı yükselmeye devam edecek.
Derecelendirme kuruluşu Fitch, yayımladığı özel raporda ABD’nin mali açığının genişlemeyi sürdüreceğine dair tahminini açıkladı: 2025’te genel devlet borcunun gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranı yaklaşık 6 puan artarak yüzde 118'i aşabilir.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, ABD'de üzerinde anlaşmaya varılan borç limiti yasasının, önemli mali zorlukları ele almadığını bildirdi.
Fitch, ABD'nin borç limiti anlaşmasına yönelik yayımladığı özel raporuna ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada, "borç limiti anlaşması" olarak bilinen Kongreden geçen Mali Sorumluluk Yasası'ndaki mütevazı harcama kesintilerine rağmen ABD'nin mali açığının genişlemeyi sürdüreceğinin tahmin edildiği belirtildi.
Fitch'in en son tahminine göre, ABD'nin genel devlet borcunun gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranının 2025'te 2022'ye göre yaklaşık 6 puan artarak yüzde 118'i aşmasının beklendiği kaydedildi.
Açıklamada, Mali Sorumluluk Yasası'nın kabulünün borç limitinin Ocak 2025'e kadar askıya alınmasına yönelik bir anlaşmanın yapılmasına yardımcı olduğuna işaret edilerek, "Ancak harcama önlemleri büyük ölçüde isteğe bağlı harcamalarla sınırlıydı ve bu da genel etkisini sınırladı." tespitine yer verildi.
Vergileri artırma veya harcamaları kısma konusunda isteksiz
Bu yılki genel devlet açığının 2022'ye göre 2,6 puan artışla GSYH'nin yüzde 6,3'üne yükseleceğinin tahmin edildiği bildirilen açıklamada, bu oranın 2024'te yüzde 6,6'ya, 2025'te de yüzde 6,9'a çıkmasının beklendiği belirtildi.
Açıklamada, yüksek faiz oranlarının faiz harcamalarını beslediği vurgulanarak, geçen yıl yüzde 7 olan genel devlet faizinin gelire oranının 2025'te yüzde 10'a çıkmasının öngörüldüğü kaydedildi.
Kamu maliyesine ilişkin riskleri daha fazla ele almak için yakın vadede anlaşmaya yönelik çok az işaret bulunduğunun altı çizilen açıklamada, mevcut bazı vergi indirimleri ve harcama limitlerinin planlanan bitiş tarihlerinin ötesine uzatılıp uzatılmayacağının da belirsiz olduğu vurgulandı.
Açıklamada, vergileri artırma veya harcamaları kısma konusundaki isteksizliğin genel devlet borç oranının istikrara kavuşturulmasını zorlaştırdığı kaydedildi.