Yatırım iştahını finansman maliyeti kaçırıyor

Küresel tedarik zincirinde değişen dengeler Türkiye’yi öne çıkarırken, sanayici stoklarını ve kurulu kapasitesini zorluyor, ancak talebe yetişmek için yeni yatırımlar şart. Sanayiciler yükselen finansman maliyetine karşın Kalkınma Bankası’nın adım atmasını ve KGF’nin güçlendirilmesini istiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Yatırım iştahını finansman maliyeti kaçırıyor

Merve YİĞİTCAN

Emtia fiyatları, yüksek navlun gibi unsurlar Türkiye'yi küresel tedarik zincirinde öne çıkarırken, pek çok sektörde ihracatçılar yurt dışına mal yetiştirmeye çalışıyor. Ancak stoklarda 5 puanlık azalma ve kapasite kullanım oranlarının yüzde 78 düzeyine erişmesi nedeniyle sanayici, hem kurulu kapasitede hem de stoklarda sınırı zorluyor. Yeni yatırım iştahı yüksek olan sanayicinin önündeki en büyük engel ise yatırımın finansmanı sorunu. Finansman maliyetleri nedeniyle yatırım adımını atmakta zorlanan sanayiciler, kamudan yatırımlara özel finansman desteği bekliyor.

SANAYİCİ SINIRLARI ZORLUYOR

● Konuyla ilgili DÜNYA’ya değerlendirmelerde bulunan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, dünyada hızlanan ticaret çarklarının Türkiye’ye olan talebi belirgin düzeyde artırdığını ve yılın ilk 9 ayında Türkiye ihracatının geçen yıla göre yüzde 36 artışla 161 milyar dolar olduğunu belirterek, söz konusu ihracatta imalat sanayiinin payının yaklaşık yüzde 95 seviyesinde olduğuna dikkat çekti. Sanayicilerin mevcut durumda yeni talebe yetişebilmek için sınırları zorladığını vurgulayan Avdagiç, aynı zamanda Yeşil Mutabakat’a uyum ve e-ticarette gelinen noktanın da yatırımları zorunlu hale getirdiğine işaret etti.

Reel sektör destek bekliyor

“Meseleye nereden bakarsanız bakın, sonu yatırıma çıkıyor” diyen Avdagiç, şöyle devam etti:

“Reel sektörün öncelikle yeni siparişlere yetişebilmesi ve tedarikçi pozisyonunu kuvvetlendirebilmesi için bir yatırım atağına girmesi lazım. Diğer yandan yeşil mutabakat sürecinde Avrupa ile ticaretini koruyabilmesi ve e-ticarette yurtiçinde ve yurt dışında büyüyen pastadan pay alabilmesi için de bir dönüşüm geçirmesi gerekiyor. Aksi takdirde orta-uzun vadede rekabet sıkıntısı çekeceğimiz gün gibi aşikar. Bu noktada yatırımların önünü açmak için hem finansman hem de arazi temini noktasında desteğe ihtiyaç var.”

Tek seçenek yatırım yapmak...

Finansman maliyetlerinin küresel enflasyon ve dünyada yaklaşmakta olan parasal sıkılaşma süreci nedeniyle kısa sürede tatmin edici boyutta düşüş yaşama ihtimalinin zayıf olduğuna değinen Avdagiç, şöyle devam etti:

“Oysa bizim bu yatırımları geç kalmadan yapmamız gerek. İTO olarak önerimiz yatırımlara özel, kamu destekli bir finansman paketi devreye alınıp, bu ağır finansman yükünün yüzde 50’sinin kamu kaynaklarından karşılanması. Bu kredi, işletme sermayesi için kullanılmasın sadece üretim kapasitemizi artıracak ya da modernize edecek yatırımlara yönelik kullanılsın. Elimizdeki imkanları bugün yatırıma kullanmazsak yarın sipariş kaybı ya da karbon vergisi olarak yine cebimizden ödeyeceğiz. Sadece işverenin cebinden de değil, vergi ve istihdam kaybı olarak tüm ekonomimizin cebinden çıkacak bir kayıp. 2020’li yılları yatırıma yatırım yaparak geçirmek tek seçenek.”

MALİYETLER 1 YILDA ÇOK ARTTI

● Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, organize sanayi bölgelerine olan talep dikkate alındığında, sanayicilerin yatırım iştahının uzun vade için yüksek olduğunu söylerken, buna karşın özellikle son 1 yıldır çok ciddi şekilde maliyet yükü ile karşı karşıya kalındığını vurguladı. Gerek yurt dışı gerekse içerden kaynaklı maliyet artışının, bugün itibari ile yatırımların kısa vadede hayata geçirilmesinin önündeki en büyük engel olduğuna dikkat çeken Yorgancılar, “Bununla birlikte; yüksek faiz-yüksek enfl asyon ve yükselen kur, finansman teminini her geçen gün zorlaştırmaktadır. Bu üçlünün de kısa vadede piyasanın istediği seviyelere gelmesi bu şartlarda kolay görünmüyor” şeklinde konuştu.

KGF GÜÇLENDİRİLMELİ

● Konya Sanayi Odası (KSO) Başkanı Memiş Kütükcü, Türkiye’nin son dönemde önemli bir fırsat dönemine girdiğini belirterek, bunu iyi değerlendirip ıskalamaması gerektiğini savundu. Sanayicinin yüksek talebi karşılamak yatırım iştahının çok yüksek olduğunu, bunu OSB’lerde gözlemlediklerine dikkat çeken Kütükcü, “Yüksek kur ve faiz şu an sanayicinin önündeki en büyük engel. Bir diğer engel de hammadde fiyatları. Bu noktada yatırımın finansmanı için özel bir uygulama geliştirilmeli, uygun finansman tedariki sağlanmalı. Daha önce Kredi Garanti Fonu’nun (KGF) devreye girdiği ve kamu bankaları üzerinden sanayicilerin desteklendiği bir mekanizma çalıştırılmalı. İhracatçı birlikleri üzerinden bir çalışma var. Türkiye Tanıtım fonu kaynaklarının da buraya aktarılması konuşuluyor. KGF’nin de bu anlamda yeniden güçlendirilmesi gerekiyor. Eğer talebe zamanında yetişemezsek bu fırsatı kaçırırız, talep farklı ülkelere kayar” diye konuştu.

KALKINMA BANKASI PROAKTİF OLMALI

● Adana Sanayi Odası (ADASO) Başkanı Zeki Kıvanç da bölgedeki sanayicinin yatırım yapmak isteğinin çok yüksek olduğunu, ancak finansman maliyetlerinin yatırımcıları düşündürdüğünü söyledi. Yatırımın finansmanı konusunda sanayiciler olarak Kalkınma Bankası’nın daha proaktif rol alması gerektiğini belirterek, “Yıllardır söylüyoruz. Bu sorun Kalkınma Bankası aracılığıyla çözülebilir” dedi. Kıvanç, Kalkınma Bankası’nın makine yatırımları için yurtdışından kullanılan kredilerde de garantör olmasını istediklerini sözlerine ekledi.

Kamu, finansman için tüm enstrümanları kullanmalı

Talip ÖZTÜRK

Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi, son dönemde ağırlaşan koşulların ve dövizdeki dalgalanmaların sanayicileri daha da zorlar hale geldiğini söylerken, iç piyasaya üretim yapan sanayicilerin de döviz karşısında güçlükler yaşadığına değindi. “Sürdürülebilir bir ekonomi için ülke olarak üretmekten başka bir şansımız yok” diyen Ünverdi, pandemi ile bozulan tedarik zincirinin devamında yeni normalleşme ile birlikte artan talep karşısında sanayicilerin üretim yapmak istediğini ancak artan maliyetler sebebiyle güçlükler yaşadığına dikkat çekti. Sanayicilerin maliyetler sebebiyle kendisine yön tayin etmekte zorlandığını vurgulayan Ünverdi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Faiz oranlarının düşmesi tabi ki üretim ve yatırım konusunu teşvik edecektir, ancak faiz, kur ve enfl asyonda istikrarın sağlanması büyük önem taşımaktadır. Faizlerdeki indirimin hızla sanayicinin elini kolaylaştıracak şekilde reel sektöre yansıması ve finansmana ulaşımın kolaylaştırılması gerekmektedir. Zorlukların aşılmasında kamunun finansman konusunda elindeki tüm enstrümanları kullanması ve destek vermesi en öncelikli beklentilerimiz arasında yer almaktadır.”

Göstergeler de 'yatırım' diyor

Kapasite kullanım oranları ve stoklara ilişkin göstergeler yatırım ihtiyacını daha iyi gözler önüne seriyor. Merkez Bankası’nın son açıkladığı rakamlara göre, imalat sanayii genelinde kapasite kullanım oranı, eylülde bir önceki aya kıyasla 1 puan artarak yüzde 78’e ulaştı. Bir önceki ay ise 78,1’i ile kapasite kullanım oranı, son 3 yılın en yüksek seviyesini görmüştü. Öte yandan, TÜİK’in açıkladığı büyüme verilerinde, stoklarda ikinci çeyrekte 5 puanlık bir düşüş söz konusu.

Ekonomi