Van, kamu desteğiyle potansiyelini değerlendirip 10 şehri kalkındırabilir
Gölü, kedisi, kahvaltısıyla meşhur olan Van, sınır ticaretiyle öne çıkıyor. İş dünyası temsilcileri İran’a açılan kapı konumundaki kentte Kapıköy Sınır Kapısı’nın sadece 5 saat açık kaldığını, ilde bulunan demiryolunun da aktif olmadığını belirtiyor. Temsilciler, kamunun desteğiyle kentin, bölgede en az 10 şehri kalkındıracak potansiyele sahip olduğunu vurguluyor.
DÜNYA, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği öncülüğünde 81 ildeki oda ve borsa başkanlarıyla illerin ekonomisini masaya yatırıyor. “Başkanlar Konuşuyor” söyleşi dizisinde bu hafta Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva ve Van Ticaret Borsası Başkanı Nayif Süer, DÜNYA’nın sorularını yanıtladı. Başkanlar, kentin potansiyelini anlattılar.
Elimizdeki potansiyeli akılcı şekilde değerlendirmeliyiz
NECDET TAKVA - VAN TİCARET VE SANAYİ ODASI BAŞKANI
Van, Türkiye’nin doğuya açılan önemli kapılarından biri. Sınır ticareti ve İran’dan gelen turistler sadece Van için değil çevremizdeki şehirler için de önemli. Ancak biz 2011 yılında 2 yıkıcı deprem yaşadık ve aşağı yukarı 1000’e yakın can kaybı oldu. Yaklaşık 30.000 konutumuz ve 7.000 iş yerimiz kullanılamaz hale geldi. Yaklaşık 10 yıl depremin yaralarını sarmaya çalışırken pandeminin başlaması doğuya açılan Kapıköy Sınır Kapımızın kapanmasına neden oldu. Bu kapının kapanmasıyla beraber izole edilmiş bir yaşama girdik. Kent ekonomisi ciddi yara aldı. Kentimizin ekonomisinde hizmet sektörü başı çekiyor. Ekonomisi hizmet sektörüne dayalı olan kentler, pandemiden daha fazla etkilendi. Van’ın ekonomik büyüklük içerisinde hizmet sektörü yüzde 63,4, tarım ve hayvancılık yüzde 23, sanayi yüzde 16 paya sahip. Hizmet sektörü turizm, yeme-içme sektörü, eğlence, ulaşım, lojistiği kapsıyor. Bütün bunları ele aldığımızda hatırı sayılır bir büyüklüğe sahip. Hizmet sektöründe gerileme olduğu için pandemiden en fazla etkilenen şehirlerden birisi olduğumuzu söylemek mümkün.
SINIR KAPISI 24 SAAT AÇIK OLMALI
Turizm de Van’ın ana sektörlerinden biri. Ancak maalesef pandemi öncesi düzeyine gelebilmiş değiliz. 2020-2021 yılları bizim için kapalı dönem olarak değerlendirilmeli. 2019 yılında sadece İran’dan Van’a ve diğer şehirlerimize gelen turist sayısı yaklaşık 600 bindi. Bu yıl 450-500 bine ulaşabilirsek pandemi öncesi dönemine ulaştık diyebiliriz. 2015 yılında 15 Mart-5 Nisan arası Van Alışveriş Festivali’ni düzenlemeye başladık ve bu festivalde göreceli bir nicel sonuca ulaştık. Türkiye’nin 3’üncü büyük alışveriş festivalini yapıyoruz. Kapıköy Sınır Kapısı şu an en fazla 5 saat açık. Ancak bu süre yetersiz. Kapının 24 saat açık olması gerekiyor.
Bizim üretimde, pazara erişimde, lojistikte yani her alanda alternatif yaklaşımlara ihtiyacımız var. Orta koridor çok önemli bir konu. Van bir geçiş güzergahı. Eğer kamusal destek alırsa en az 10 şehri destekleyebilecek, kalkındırabilecek ekonomik potansiyele sahip.
Türkiye’nin en fazla güneş alan şehirlerinden biriyiz. Yenilenebilir enerji açısından muazzam bir potansiyele sahibiz. Van’ın 80 kilometre ilerisinde benzin 50 kuruş ancak Van’da 21 lira. Ciddi bir fark var. Bizim bu ülkeden stratejik olarak faydalanmaya ihtiyacımız var. Van’da demiryolumuz mevcut. Bunu çok az insan biliyor; çünkü aktif değil. Feribotlarla vagon taşıyoruz. Bu trajikomik olayı düzeltmemiz gerekiyor. Kuzey Van Gölü demiryolu hattını ülkeyle bağlantılı hale getirmemiz gerekiyor. Şehrimizin gelişmesi açısından demiryolunun aktifl eşmesi gerekiyor. Kamu otoritesi onay verirse demiryolunu aktifl eştirmek için her şeyimiz hazır.
TARIMA DAYALI İHTİSAS OSB İÇİN ONAY ALDIK
Elimizdeki bütün potansiyeli akılcı bir şekilde sergilemeliyiz. Bu şekilde 5 yıl içerisinde ülkenin kaderini değiştirecek akıllı bir hareket sergileyebiliriz. Türkiye’deki 365 oda borsaya Van’daki potansiyeli görmelerini çağrıda bulunarak ilimize çağırdık, bu odalardan 5’i cevap verirken ne yazık ki sadece 3’ünü ağırlayabildik.
Van’da 4 etaptan oluşan bir karma sanayi organize bölgemiz (OSB) var. Yıllık dış ticaret hacmimiz yaklaşık 100 milyon dolar ve bu komik bir rakam. Şu anda 2’nci etap bir tekstil kent bölgesi kuruyoruz, 4 etaplı organize sanayi bölgemizde, şu anda 150 civarı orta ve küçük ölçekli sanayi kuruluşumuz var, ancak bu yeterli değil. Yaklaşık 8 yıldır üzerinde çalıştığımız Van tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgesi projemiz geçtiğimiz aylarda onaylandı.
TÜRKİYE'NİN 3'ÜNCÜ BÜYÜK ALIŞVERİŞ FESTİVALİNİ YAPIYORUZ
Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva ve Van Ticaret Borsası Başkanı Nayif Süer, Üst Yöneticimiz Hakan Güldağ, Genel Koordinatörümüz Vahap Munyar Yazıişleri Müdürümüz Handan Sema Ceylan’ın sorularını yanıtladı. Başkanlar turizmin tarım ve hayvancılıktan sonra Van’ın önemli sektörlerinden olduğunu ve düzenledikleri Van Alışveriş Festivali’nin sektöre önemli katkısı olduğunu vurguladılar. Festivalin, alanında İstanbul ve Ankara’dan sonra en büyük 3’üncü organizasyon olduğunu vurguladılar.
Köylerden fabrikalara süt göndermeye başladık
NAYİF SÜER / VAN TİCARET BORSASI BAŞKANI
Kapıköy Sınır Kapısı kapatıldıktan sonra hizmet sektörü durma seviyesine geldi. Biz sınır kapısını açmak adına çok fazla talepte bulunup ve dilekçe versek de kapı çok geç açıldı. Sadece Kapıköy’den Van’a yıllık yaklaşık 530 milyon TL gelir söz konusu. Kapı kapandığı zaman bu gelirden mahrum kalıyoruz. Van’ın en büyük avantajı sınır kapısı, ama kapı kapalı olduğu zaman İran ile ticaret ve turizm duruyor. Dolayısıyla kimse Van’a gelmiyor. Dolayısıyla Van Türkiye’ye biraz uzak kalıyor.
Geçen yıl yaşanan kuraklıktan en çok etilenen illerden biri Van oldu. Türkiye’de küçükbaş hayvancılıkta öne çıkıyoruz. 4 milyon küçükbaş hayvanımız, 200 bine yakın da büyükbaş hayvanımız var. Daha önce yem ihtiyacının yüzde 30-40’ını ilimizden karşılayabiliyorduk. Maalesef bu oran yüzde 10’a kadar düştü. Geri kalan yüzde 90’lık kısmı diğer illerden temin etmek durumunda kaldık. Bir çok hayvan yetiştiricisi işini bırakma noktasına geldi. Arpa ve buğday temin etmek zorlaştı. Bir ürün ekiliyor, bu üründen bir defada maksimum 200 kilo alınabiliyor.
Diğer şehirlerde bu rakam 600- 700 kilo civarında. Meraların acilen ıslah edilmesi gerekiyor. Eğer bu yapılmazsa 20 yıl sonra bu bölgede hayvan yetiştiriciliği yapılamayacak. Çözüm çiftçimizi bilinçlendirmekten geçiyor. Çiftçimiz bilinçsiz ekim yapıyor. İnsanlar hayvanlarını meralara salıyor daha sonrasında kış başlayınca hayvanlarının yüzde 70-80’ini satmak zorunda kalıyorlar.
ÜNİVERSİTE İŞBİRLİĞİYLE VAN BALINI PAKETLEYİP PAZARA SUNUYORUZ
İlimizin önemli değerlerinden biri de bal. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’yle beraber gerçek Van balını paketleme adına bir projeye başladık. Bu proje sonuçlandı. Balı arıcılardan alıyoruz, analizini yapıyoruz, daha sonra paketlemesini yapıp piyasaya sunuyoruz. Hayvan pazarını belediyeden, canlı hayvan borsası olarak devraldık ve 9.000 metrekarelik padoklar yaptık. Satışları bu padoklarda gerçekleştiriyoruz.
Hayvanların yürüyüş yollarını ızgaraya çevirerek gübrelerini değerlendirmeye başladık. Ayrıca süt üretimi konusunda da adımlar attık. Fabrikalara sorduğumuzda “Van’da süt olmadığı için farklı şehirlerden alıyoruz” diyorlar. Tuşba ilçemizi pilot bölge seçerek 3 adet soğutucu araç, 45 adet de tank aldık. Köylülerle anlaşarak, tankları köylerde çiftliklerin yanına yerleştirdik. Köylüler sütlerini tanklara aktaracaklar. Ardından biz de sütleri soğutucu araçlarla tanklardan alıp fabrikalarımıza satacağız. Araştırmalarımıza göre 170 ton sütümüz var ancak bunu kayıt altına alan yok. Projemizin 2’nci etabında ise Gevaş, Gürpınar ve Edremit ilçelerimizi dahil ettik.