Üreticiler, altınla ilgili önlemleri değerlendirdi

Cari açığın azaltılması amacıyla altın ithalatına kota, kuyumculuk ürünlerine ek mali yükümlülük getirilmesine yönelik politikalara, altın madencilerinden yeni bir öneri geldi. Altın Madencileri Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, ithalatı kısıtlamanın yetmeyeceğini, üretimin artırılması gerektiğini bildirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Üreticiler, altınla ilgili önlemleri değerlendirdi

Hüseyin GÖKÇE - ANKARA

Sektördeki son gelişmeleri değerlendiren Altın Madencileri Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, mevcut cari açığın yarısına yakınının altın ithalatından kaynaklandığının altını çizerken, altın üreticileri olarak ülkenin ihtiyacını karşılayacak teknoloji, birikim ve insan kaynağına sahip olduklarını söyledi.
Üretimin artırılmasıyla birlikte hem dışa bağımlılığın azalacağını hem de ciddi bir döviz tasarrufu sağlanacağını dile getiren Yılmaz, sadece 2023 yılının ilk yarısında altın ve kıymetli taş ithalatına 18.1 milyar dolar ödendiğini belirtti.

Kısıtlamanın BIST üyesi kıymetli madenler aracı kuruluşları tarafından ithal edilecek işlenmemiş altın ithalatıyla sınırlı olacağı bilgisini veren Mehmet Yılmaz, “Borsaya kayıtlı şirketlerin geçmiş yıllardaki kapasiteleri göz önüne alınarak her şirket için aylık ve yıllık bazda altın ithalatı yapabilecekler. Aynı şekilde Borsa’ya kayıtlı aracı bankalar ve aracı finans şirketleri de yurtdışından altın ithal edemeyecek” dedi.

“Altın fiyatları yurt dışına göre daha pahalı hale gelir”

Mehmet Yılmaz, “Her ne kadar Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında gerçekleştirilen altın ithalatı söz konusu kota uygulamasının dışında tutularak ihracatın aksamamasına çalışılmakta olsa da ithalatın azalması üretim ve ihracat için gerekli hammaddenin kısıtlanması, arzın talebi karşılayamaması altın fiyatlarını yurtdışına göre daha pahalı hale getirecektir” değerlendirmesinde bulundu.

“İthalata ödenen 20 milyar dolar yatırıma yönlenmeli”

Türkiye’deki altın madenlerinin uluslararası standartta üretim yaptığına değinen Mehmet Yılmaz, “Altın endüstrisinde zincirin bütün halkalarını tamamladık. Altın ithalatına yılda 15-20 milyar dolar ödüyoruz. Bu parayı yatırıma-üretime dönüştürebilirsek altın ihtiyacını kendi kaynaklarımızdan karşılayarak hem dışa bağımlılığını azaltıp hem de ciddi bir döviz tasarrufu sağlayabiliriz” diye konuştu.

“Üretimi 100 tona çıkarabiliriz”

Türkiye’de gelişmiş ülkelerdeki önlemlerin fazlasının kullanıldığını ifade eden Yılmaz şunları söyledi:

“Sonuçta altın katma değeri en yüksek ürünlerin başında geliyor. Ülke olarak, 40 ton altın üreterek yılda 2,5 milyar dolarlık döviz tasarrufu sağlıyoruz. Altın madenciliğinde sahip olduğumuz avantajlarımızı iyi değerlendirip, her sene altın ithalatı için dışarıya ödediğimiz on milyarlarca doları ülkemizde yatırıma, üretime, istihdama, vergiye, ekonomik ve sosyal gelişmeye dönüştürebiliriz. Eğer altın madenciliği teşvik edilir, yatırımların bir an önce gerçekleştirilmesi için gerekli yatırım ortamı sağlanırsa, altın üretimini önce yılda 50 tona daha sonra da 100 tona çıkarabiliriz. Bu hayal değil, rasyonel bir gerçeklik olarak karşımızda duruyor. Yeter ki, biz üreticilerin önü açılsın.”

 

Ekonomi