“Türkiye yeni nükleer projesi için Çin, Kore ve ABD’li şirketlerle görüşüyor”

Hüseyin GÖKÇE / SOÇİ

Soçi Sirius Bilim ve Sanat Parkı’nda düzenlenen fuara aralarında Türkiye’nin de olduğu 60 ülkeden 4 binin üzerinde katılımcı akredite oldu. Fuar kapsamında düzenlenen oturumlarda nükleer enerjide yeni dönem değerlendirilirken, nükleer teknolojinin geldiği nokta tartışıldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alpaslan Bayraktar, genel oturumda yaptığı konuşmada Türkiye’nin nükleer enerji alanındaki faaliyetlerini anlattı. Enerji üretimine dayalı temiz kaynaklara ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Bayraktar, “İlk tahminlerimize göre en az 16 ila 20 reaktöre ihtiyacımız var. Ya da Akkuyu’ya ek olarak, yüzyılın başında karbon nötr bir ekonomi olmak için 12 ila 16 reaktöre ihtiyacımız var” dedi.

Fukuşima’dan hemen sonra daha önce Japonya ile imzalanan işbirliği anlaşmasının sürdürülmemesi konusunda mutabakata varıldığını dile getiren Bayraktar, “Bu süre zarfında üçüncü nükleer santral için Çin hükümeti ile aktif olarak görüşmelere başladık ve halen görüşmelerimiz devam ediyor” diye konuştu. Ayrıca Koreli bir şirketle de yeni bir proje için görüşmelere başladıklarını ifade eden Bayraktar, “Aynı zamanda Rolls Royce ve NuScale, Holtec gibi bazı ABD’li şirketlerle de SMR’ler (küçük reaktörler) için görüşmelere başladık” şeklinde konuştu.

Sinop’ta kurulması planlanan santrallerle ilgili daha önce Japon hükümetiyle görüşmelere başlandığını hatırlatan Alpaslan Bayraktar, “Şimdi Akkuyu’daki ortaklarımız Rosatom ile görüşmelere başlama aşamasındayız. Ana fikir yine nükleere ihtiyacımız olduğu ve bunu daha rekabetçi hale getirmemiz gerektiği” değerlendirmesinde bulundu.

Akkuyu ile Türkiye’nin çıtayı yükselttiğini ifade eden Bayraktar, “Öncelikli beklentimiz daha rekabetçi olmak. Tabii ki Akkuyu’da sahip olduğumuz daha sağlam bir yerelleşmeye ihtiyacımız var. Ancak bunun da ötesine geçmeliyiz. Bu arada yerelleştirme dediğimiz şey, ev sahibi ülkede nükleer ekosistem yaratmaktır” diye konuştu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji ve Uluslararası Projeler Genel Müdürü Afşin Burak Bostancı ise, Türkiye’nin nükleer enerji alanında ne yapması gerektiğini bilen bir ülke olduğunu söyledi. Yenilenebilir enerjinin temelde uzun vadeli bir süreç olmakla birlikte dönüşüm için kısa ve uzun vadeli stratejilerin belirlenmesi gerektiğini belirten Bostancı, Türkiye’nin 2053 yılına ilişkin belirlediği sıfır emisyon hedefinden bahsetti. Enerji üretiminde doğalgaz bağımlılığı yüksek olan Türkiye’nin bu alanda ne yapması gerektiğini bildiğinin altını çizen Afşin Burak Bostancı, enerji tedarikinde yenilenebilir enerjinin payının giderek arttığını vurguladı. Yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen enerjinin depolanabilmesi halinde yeşil dönüşümün daha kolay olacağının altını çizen Bostancı, bu alanda da ciddi yatırıma ihtiyaç olduğunu anlattı.