TÜRK-İŞ Başkanı Atalay: Artık Asgari Ücret Komisyonu'na katılmayacağız
Asgari ücretin belirlenmesinin ardından TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay'dan ilk açıklama geldi. Ani bir kararla toplantının düzenlendiğini açıklayan Atalay, "Biz o masaya oturmadık. Lafımızın geçmediğini gördük. Adil bir düzenleme olmazsa artık Asgari Ücret Komisyonu'na katılmayacağız" dedi.
Asgari ücretin belirlenmesinin ardından TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay'dan ilk açıklama geldi. Atalay, asgari ücret görüşmelerinde yapılan 3 toplantıda da masaya rakam getirilmediğini ifade etti.
TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun yapısının adil olmadığını söyleyerek, komisyona bundan sonra katılmayacaklarını açıkladı. Atalay, adil bir düzenleme olursa katılacaklarını, bu düşüncesini diğer konfederasyonlarla paylaştığını belirtti.
TÜRK-İŞ Asgari Ücret Tespit Komisyonundan çekildi
TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısının anti-demokratik olduğunu söyleyerek, adil bir düzenleme yapılmaması halinde Komisyon çalışmasına katılmayacaklarını, düzenleme yapılma eğilimi olursa da “oturup (düzenlemeyi) konuşacaklarını” söyledi. Atalay, TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte yaptığı açıklamada, yeni açıklanan asgari ücretin son görüşmesini protesto ederek katılmadıklarını buna rağmen katılmış gibi eleştiri aldıklarından yakındı.
Ergün Atalay, komisyonda etki güçleri olmamasına rağmen, daha iyi sonucu zorlamak için çalışmalara katıldıklarını belirterek, yönetim kurulunun daha önce Komisyon’dan sürekli çekilmeyi tartıştığını, son açıklanan ücret ile görüş birliği oluştuğunu belirterek, “Bu cevap (çekilme kararı) zor bir cevaptı. 50 senedir TÜRK-İŞ burada var. Zor olsa da yönetim olarak uyuştuk. Zaman zaman uyuşamamıştık ama dün akşamki rakamdan sonra uyuştuk.” dedi.
Atalay şunları kaydetti:
“Sayın Mehmet Şimşek, Meclis görüşmelerinde ifade ediyor, ülke iyiye gidiyor, ülke düzeldi diyor, finans kuruluşları Türkiye’yi methediyor diyor. Bundan mutluluk duyduğumuzu ifade ediyorum ama Bu ülke büyüyorsa, asgari ücretin de büyümesi gerekiyor, işçinin, emeklinin dar ve sabit gelirlilerin büyümesi gerekiyor. İfade şu: Enflasyona ezdirmeyeceğiz. Devlet harçlarında yüzde 44 civarında oldu, asgari ücrete zam yüzde 30 civarında.
Bu zammı kabul etmek, iyi demek mümkün değil. Onun için işçinin, sendikaların fakir fukarının talebine makul-mantıklı cevap vermek lazım. Zordayız, geçinemiyoruz. Burada bizi hırpalamanın kimseye faydası yok.
Özellikle bir şey ifade ediyorum. Biz bu komisyonda 50 senedir varız. Her seferinde anlatıyorum. Bu komisyon adil değil, bu komisyon anti-demokratik bir komisyon. Yüksek Hakem Kurulu da anti demokratik komisyon. Asgari Ücret Tespit Komisyonu da adil değil. Adil olmayan Komisyonda maalesef 50 sene durduk. Bu saatten sonra adil düzenleme yapılmadığı sürece bir daha biz TÜRK-İŞ olarak Asgari Ücret Tespit Komisyonuna katılmayacağız.
Bunu buradan kamuoyuna ifade ediyorum. Burada, 5 ordan, 5 burdan bu adil bir komisyon değil. 10 kişi istediği kararı veriyor. Biz burada yokuz. Çağırmasınlar, biz de katılmayacağız. Yeni bir komisyon düzenlemesi yaparlar, adil bir komisyon olursa oturur konuşuruz. Bu toplantıdan evvel DİSK, HAK-İŞ Başkanları ile kanaatlerimi paylaştım. Adil, demokratik bir komisyon olur, yaptırım gücümüz olur, sözümüz geçer, dinlenirsek, sözümüz dinlenirse komisyonda varız. Sözümüzün dinlenmediği yerde adet olsun diye o komisyona bundan sonra katılmıyoruz."
"Komisyonda aşçı, kuaför, taşeron işçi bir de gazeteci vardı"
Atalay'ın açıklamaları şu şekilde:
Son yıllarda özellikle, bir engelli arkadaşımız oldu, bir taşeron işçimiz, bir kadın işçimiz oldu. Bu ikinci toplantıda da komisyonun tamamına yakını asgari ücretli oldu. Geçen dönem, Çorum’dan, Adana’dan, Ankara’dan ve Gerede’den 4 arkadaşımız vardı. Bu sefer de bir aşçımız, bir kuaförümüz, bir taşeron işçimiz var bir de gazeteci var.
Komisyonlarımız, asgari ücretin ne olduğu, bundan önceki toplantılarda ne kadar olduğu, kimleri ilgilendirdiği, hangi konularda çalışmamız gerektiğini hukukçularımız, uzmanlarımız, arkadaşlarımız çalışma yaptılar. Sonra arkadaşlarımız 10 Aralık, 16 Aralık ve 19 Aralık’taki toplantılara katıldılar. Başkanlığını da genel başkan yardımcımız Ramazan Ağar yaptı.
"Biz kararı asgari ücretli yaşayanlar versin istedik"
Her seferinde ifade ettiğimiz şu, bu kararı bizim bu komisyondaki arkadaşlarımız verecek. Bu kararı sendikacılar dışındaki asgari ücretli yaşayanlar versin. Her seferinde ifade ediyoruz. Zaman zaman deniyor ki sendikanın olduğu yerde asgari ücret olmaz, sedikanın olduğu yerde ikramiye olur, yol olur, yemek parası olur, sosyal hak olur. Ama sendikanın olmadığı yerde işte bunların hiçbiri olmaz.
"Ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor"
Maalesef 8 milyon asgari ücretli var ülkemizde. Son 5 senedir asgari ücret geçim ücreti oldu. Geçmiş yıllarda ülkenin yüzde 20’siydi, şu anda ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor.
Bu masada asgari ücretliler olsun ve onlar karar versin istedik biz. Taleplerini sizlerin önünde kamuoyuna açıkladık. Arkadaşlarımız 29 bin 583 TL talep ettiler. Aradan bir hafta geçti, Perşembe, Cuma olacak denirken dün akşam oldu toplantı.
"Toplantıya katılmama kararı aldık"
İmkan varsa enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde yılda iki kere yapılmalı. 3 toplantıda masaya rakam gelmedi. Masada 5 hükümet, Ticaret Bakanlığı var, Çalışma Bakanlığı var, Maliye Bakanlığı var... Bize şu rakamı uygun görüyoruz demediler. Mecbur kaldık geçen hafta TÜRK-İŞ'in talebini ilettik. Maalesef dün akşam üzeri bize haber verdiler. Bakan beyle konuştu, toplantı var dediler. Arkadaşlarımızın her biri bir yerdeydi. Karar aldık, toplantıya katılmayacağız dedik.
"İşverenle hükümet bir olup istedikleri kararı çıkartıyorlar"
Son 30 yıldır 6 kere oy birliği ile karar alınmış. 2 kere hükümetle karar alınmıştı. Onun dışında 22 kez biz toplantıya katılmamış, şerh koymuşuz. Dün akşam rakamdan haberimiz yok, o yüzden bizim olmamızın anlamı yok dedik. Biz bulanık suya giriyoruz, dün de öyleydi ondan önce de öyleydi... İşverenle hükümet bir olup istedikleri kararı çıkartıyorlar.
"Biz o masaya oturmadık"
Bu ülkede önemli görevlerde olan insanların TÜRK-İŞ'i hedef göstermesi yazıktır, günahtır. Biz o masaya oturmadık. Biz o komisyonda sözümüzün dinlenmediğini, lafımızın geçmediğini gördük.
"Adil bir düzenleme olmazsa komisyona bir daha katılmayacağız"
Komisyon adil değil, anti demokratik bir komisyon, yüksek hakem kurulu da adil değil. Adil bir düzenleme olmazsa TÜRK-İŞ olarak asgari ücret tespit komisyonuna bir daha katılmayacağız. Yeni bir komisyon düzenlemesi yaparlar. Adil bir düzenleme olursa katılırız. Buraya çıkmadan evvel DİSK ve HAK-İŞ Başkanları ile konuştum. Adil bir komisyon olur, sözümüz geçer, yaptırımı olursa, sözümüzün dinlenmediği yerde o komisyona bundan sonra katılmıyoruz.
'Asgari ücret pazarlık konusu yapılmamalı’
Bizim talebimiz neydi: Anayasa’da yer alan geçim şartları yaklaşımını özellikle uyulmalı, insanca yaşamayı mümkün kılacak bir tutarda olmalı, asgari ücret belirlenirken bilimsel olan harcama kalıbı esas alınmalı, asgari ücret pazarlık konusu yapılmamalı’ diye ifade ettik.