Tekstilde geri dönüşümün ayak sesleri yükseliyor

Tekstil sektörü üretim firelerinin değerlendirilmesi ve atıkların ekonomiye yeniden kazandırılması konusunda hızlı bir dönüşümün virajına girdi. Sektörde tüketici öncesi atıkların değerlendirilmesi hususunda önemli girdilerin elde edildiğini belirten İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, "Tüketiciyle buluştuktan sonra kullanılmış kıyafetlerin geri dönüşümü konusunda almamız gereken çok mesafe var." dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Tekstilde geri dönüşümün ayak sesleri yükseliyor

BARIŞ SEDEF / İSTANBUL

Tekstil sektörü üretim firelerinin değerlendirilmesi ve atıkların ekonomiye yeniden kazandırılması konusunda hızlı bir dönüşümün virajına girdi. Yapılan çalışmalarla ilgili DÜNYA’ya açıklamalarda bulunan sektör temsilcileri devlet ve özel sektör iş birliğinin önemine vurgu yaptı.

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçılar Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, kumaş, örme ve dokuma fabrikalarında, boyahanelerde kullanılmayan hammaddelerden oluşan kıyafet öncesi atıkların geri dönüşümü konusunda sektör olarak iyi bir yerde olduklarını ifade ederek, “Tekstil sektöründe tüketici öncesi atıkların değerlendirilmesi hususunda önemli girdiler elde ediyoruz. Ancak tüketiciyle buluştuktan sonra kullanılmış kıyafetlerin geri dönüşümü konusunda almamız gereken çok mesafe var.” dedi.

Hammadde ithalatını ciddi oranda azaltabilir

Türkiye’nin dünyanın önde gelen elyaf ithalatçıları arasında yer aldığına dikkat çeken Öksüz, “Yılda 1 milyon ton pamuk elyafı ithal ediyoruz. Hazır giyim alanında tüketiciler tarafında atıl hale gelen kıyafetlerin dönüştürülerek ekonomiye kazandırılması bizim ham madde ithalatımızı da ciddi oranlarda azaltacak." değerlendirmesini yaptı.

Giyilmiş kıyafetlerin yurt dışından ithali ve bunların kumaş haline getirilerek ihraç edilmesi noktasında ciddi bir pazar olduğunu anlatan Öksüz, bu konuyla ilgili Ticaret Bakanlığı’yla görüştüklerini ve mevzuatsal çalışmalar yapılarak bir politika oluşturulabileceğini dile getirdi. Öksüz, mevcut düzenlemelerin yapılması halinde makine sektörünün sürece hızlı bir şekilde adapte olacağını bildirdi.

Devlet teşvikleri kapsamına alınabilir

Türkiye Tekstil Terbiye Sanayicileri Derneği (TTTSD) Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Canpolat, da “Buradaki atıklar dönüştürülerek ham madde haline getirilebilir. Sonrasında ikinci el ürünlerin ithalatına izin verilmesi gerekiyorsa bununla ilgili çalışmalara da start verilebilir.” diye konuştu.

Tekstil sektöründe kullanılmış kıyafetlerin ekonomiye yeniden kazandırılması konusunun devlet teşvikleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yapan Canpolat, “Doğru adımları atarsak bu alanda dünyada bir marka haline gelebiliriz. Global markalarda bu noktada hamleler yapmaya başladı. Öncelikle kendi ülkemizdeki insanları bilinçlendirmeliyiz.” dedi.

“Hedefimiz ilk etapta toplam değerin yüzde 10’u olmalı”

Türkiye’nin tekstil üretimindeki değer potansiyelinin 60 ila 80 milyar dolar seviyelerine ulaştığının altını çizen Canpolat, “Sene sonunda yapacağımız ihracatın, alınan siparişler perspektifinde 28 ila 30 milyar dolar seviyelerinde olması bekleniyor. Bu hedefler TİM’in kayıtlarında yer alması beklenen rakamlar. Buna ilave Laleli, Merter ve Osmanbey üzerinden satışı yapılan ancak kayıt altında olmayan ürünlerin değeri ise 12 milyar dolar seviyelerinde. Buna karşılık 20 milyar dolarlık iç piyasa tüketimi söz konusu. Geri dönüşümdeki hedefimiz ise toplam üretilen değerin ilk etapta yüzde 10’u olmalı.” şeklinde konuştu. Canpolat, beklenen dönüşümün yakalanması halinde sektörde 5 milyar dolarlık bir katma değerin oluşturulacağını söyledi.

Çöpe gidecek deriyi ekonomiye kazandırıyor

Şirket olarak geliştirdikleri hidrolik baskı makinesi ürünüyle deride imalat sürecindeki fireleri ve atıkları yeniden ekonomiye kazandırdıklarının altını çizen Karsa Makina Genel Müdürü Ahmet Erdinç, “Bizim bu alanda geliştirdiğimiz yedi makinemiz var. Bu makineleri üreten öncü kurumlar arasında yer alıyoruz. Ayrıca bu işi dünyada yapan dört firma var. Şu anda yapmış olduğumuz makinelerle İtalyanları geçmiş durumdayız. Bu noktada üretim sürecinde atıl hale gelen derilerin ekonomiye kazandırılması konusunda pazarda ciddi bir boşluk var.” açıklamasını yaptı.

Ham halde bulunan bir derinin 21 gün sonra mamul hale geldiğinin altını çizen Erdinç, “Şu anda bitiş ve sevkiyatı bekleyen 16 makinemiz var. Yatırımlarımızı da kendi öz sermayemizle yapıyoruz. Çöpe gidecek malı ekonomiye kazandırarak katma değeri artırıyoruz” ifadelerini kullandı. Hali hazırda Hindistan, Çin, Özbekistan gibi ülkelere ihracat yaptıklarını anlatan Erdinç, “ABD, Somali ve Kenya’da da makinelerimiz var.” şeklinde konuştu.

Ekonomi