'Stokçu' suçlaması rahatsız etti: Stok tutmak ile stokçuluk karıştırılıyor
Finansman sorunları yaşayan sanayicinin yüksek maliyetlerle stokta mal tutma lüksü bulunmadığına işaret eden sektör temsilcileri, stokun üretimde devamlılığın güvencesi olduğuna dikkat çekti. Sanayiciler, “stok yapmak ciddi maliyet, stokla stokçuluk karıştırılıyor” değerlendirmesini yaptı.
Merve YİĞİTCAN / Yener KARADENİZ
■ İSO Meclis toplantısında Kavcıoğlu ile sanayicileri karşı karşıya getiren ‘stokçuluk’ ithamına iş dünyasından tepki yağdı.
■ Sanayiciler, "stokçuluk yapılıyor" söylemini rahatsız edici buldu. Sektör temsilcilerine göre, yüksek enflasyon ortamında stoklu çalışmak normal.
■ "Finansmana erişimin zorlaştığı, maliyetin çok arttığı dönemde hiçbir sanayicinin elindeki parayı stokta mal tutmak için harcama lüksü yok"
■ "Stok ile stokçuluk birbirine karıştırılmasın. Hiçbir sanayici gereğinden fazla stokla üretim yapmaz. Stokun da ciddi bir maliyeti var"
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun fitilini ateşlediği ‘stokçuluk’ tartışmalarına sanayici cephesinden itirazlar sürüyor. DÜNYA’ya konuşan iş dünyası temsilcileri, üretimde tedarikin garanti altına alınması adına envanter tutmanın işin doğasında olduğunu savunurken, özellikle son dönemde iç ve dış talepteki yavaşlamanın stoklarda şişkinliğe neden olduğunu, hatta sanayicilerin karsız satışlarla karşı karşıya kaldığına işaret ediyor. Son dönemde artan kredi maliyetlerine dikkat çeken sektör temsilcileri, finansmanın bu kadar ‘pahalı’ olduğu bir dönemde sanayicilerin ulaşabildiği krediyi stoka yatırmasının piyasa gerçekleriyle uyuşmayacağına dikkat çekiyor.
Dalgakıran: Stokçuluk lüksümüz yok
Stokçuluk tartışmalarını sağlıklı bulmadığını söyleyen Türkiye Makine Federasyonu (MAKFED) Başkanı Adnan Dalgakıran, kavramların yanlış kullanıldığını, stokla stokçuluğun karıştırıldığını dile getirdi. Hiçbir sanayicinin gereğinden fazla stokla üretim yapmak istemeyeceğine dikkat çeken Dalgakıran, “Hatta şirketlerimizde minimum stokla maksimum üretimi nasıl yapabileceğimizi konuşuruz. Hem stokun da bir maliyeti var. Normal işleyen bir ekonomide bu böyledir. Ama stokçuluk başka bir şey… Bir malı stoklayarak kıtlık yaratıp, o malın fiyatının gerçekten daha yukarıya çıkmasına sebebiyet vermektir stokçuluk. Sanayicinin böyle bir lüksü yok, hele ihracatçının hiç yok. Dolayısıyla ‘stokçuluk’ sanayiciye kullanılacak bir ifade değil” diyerek tepkisini ortaya koydu.
İşletmelerin stoklarında normalden daha fazla mal olduğunu görmenin başka anlamları olduğunu dile getiren Dalgakıran, şu ifadeleri kullandı: “Tedarik zincirlerinde bozulma var. Hızlı üretim yapıyorsunuz, ama malın gelip gelmeyeceğini ya da ne zaman geleceğini bilmiyorsunuz. Bu durumda üretimi kesintiye uğratmamak için normalden daha fazla ürün stoklayabilirsiniz. Mesela bunu yapmaz ve batarsan mahkeme seni ‘basiretsiz tüccar’ olarak nitelendirir. Stokçuluk ise başka bir hikaye. Biz sanayiciler elimizden gelse hiç stok yapmadan üretim yapmak isteriz. Yüksek enfl asyonun olduğu bir yerde de şirketlerin elindeki finansmanı yönetmesi adına, tahsilatlarındaki para ile mal alması da normal. Bunun aksini düşünen sanayicinin yaşaması mümkün değil. Bu basit bir kural.”
Tecdelioğlu: Talep yavaşladı, stoklar şişti
İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, sanayicinin üretimi için birçok girdiye ihtiyacı olduğunu, üretim çeşitliliğini ve teslimat hızını kaybetmemek için sanayicinin elinde hammadde ve ara mamul stokunun bulunması gerektiğine değindi. Şu anda küresel piyasalarda yaşanan yavaşlamanın ve iç piyasada enflasyon kaynaklı alım gücünün düşmesinden dolayı sanayicinin elindeki stokların fazla gelmeye başladığını aktaran Tecdelioğlu, “Normal zamanda 2-3 aylık stoklarla işleri çevirirken, mevcut koşullar stokları 4-5 aya, hatta bazı ürünlerde 8 aya kadar çıkardı. Birçok metalde fiyatlar yüzde 30-40 oranında geriledi. Elimizde pahalı hammadde kaldı. Pahalı hammadde de aslında rekabet gücümüzü zayıflatıyor” ifadelerini kullandı.
“Bu dönem, kar değil, stokları eritme dönemi” diyen Tecdelioğlu, sanayicinin talebin yavaşlaması nedeniyle elinde kalan sözkonusu stoku bir an önce elinden çıkarıp satışa çevirmesi gerektiğinin altını çizdi. Hiçbir sanayicinin parasını gereksiz yere stoka bağlayıp stoktan para kazanmayı düşünemeyeceğini dile getiren Tecdelioğlu, “İhtiyacımız kadar malzemeyi alıyoruz. Zaten ciddi bir finansman yükü altındayız, bankadan kredi çekip de bununla mal alıp stokumuza koyacak durumumuz yok. Yüzde 40’ın üzerinde maliyetle hangi sanayici satmadığı malı alıp kenara koyar” diyerek stokçuluk iddialarına tepki gösterdi.
Fayat: Talihsiz birer açıklama
TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, hem stokçuluk hem de finansmana erişim ile ilgili açıklamaları ‘talihsiz’ birer açıklama olarak değerlendirdi. Sanayicinin bırakın stokçuluğu ‘just in time’ yani günlük alıma yönelik bir politika izlediğini dile getiren Fayat konuştu: “Kimse o kadar büyük bir organizasyonun parçalarını her birini aylarca stoklayamaz. Fakat içinden geçtiğimiz konjonktürde tedarik zincirinde sorunlar olunca fabrikaların durduğunu, üretimlere ara verdiğini gördük. Geçen 2,5 yılda bu sebeple sanayicilerin çarkları durmasın diye özellikle temininde sorun olan ürünlerin stokunu yaptıkları doğrudur. Yüksek enflasyondan korunmak adına stok yaptıkları da doğrudur. Ama bunun haricinde spekülatif gibi bir stokçuluk ile sanayiciyi suçlamak doğru değildir. Stokçuluk ile suçlanması gereken birileri varsa bunları ürün toptancıları yapar ve ceza kanununda da bunun karşılığı vardır. Ama sanayici stokçu olamaz. Stok yapmak demek stok yapacağın ürün için bir mekan bulmak ve aynı zamanda işletme sermayenizi de çok fazla artırmak demektir. Zaten işletme sermayesi döviz bazında 2, TL karşılığı da 4 katına çıktığı için işletmelerin fazladan stok yapmak için sermayesi yok. Ancak fabrikanın durması bunların hepsinden çok daha büyük bir maliyet olduğu için de yapılan bu işlemler stokçuluk için değil, sağlıklı bir şekilde işleyişi sağlamak içindir.”
Kaya: Alınamayan para ile stokçuluk yapılmaz
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya yeni ekonomik model ile başlayan uygulamayla enfl asyonda önemli artışlar meydana geldiğine dikkat çekerek, “Küresel emtia fiyatlarına baktığınız zaman da yüzde 100’e varan artışlar var. Dünya genelinde son 40 yılın en yüksek enfl asyonu ile karşı karşıyayız. Türkiye’de ÜFE yüzde 138’e, TÜ- FE yüzde 78’lere çıktı. Sanayici ve ihracatçı hammaddeye, ara mamule dayalı işler yapıyor. Sanayiciler olarak stok yapılan çok bir şey olduğunu açıkçası düşünmüyorum. Sadece tedarik zincirinin kırılması ile birkaç ay üreteceğin malın ara malı ve hammaddesi üretim boşluğu olmaması için stok yapılmış olabilir ki bu ciddi bir maliyet. Bunun haricinde stok yapabilmeniz için ciddi bir sermayeye ihtiyacınız var. Sermayeniz olmasa da kredibiliteye erişim olması gerekiyor. Yeni ekonomik modele geçeli 7 ay oldu ve istenen hedefl ere maalesef yaklaşılamadı. Zaten şu an kamu bankaları dışında özel bankalar yüzde 35-40’lara varan TL krediler veriyor. Kamu bankaları zaten yatırım teşviki dışında hammadde ya da sermaye kredisi vermiyorlar. Bu sebeple alınmayan bir para ile stokçuluk yapılacağını öngörmüyor ve düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.
Becan: Kimse stok yapma meraklısı değil
Sanayicilerin eylemlerini stokçuluk olarak algılamanın yanlışlığına dikkat çeken Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tahsin Becan, “Ona bakarsanız inşaat sektörüne de el atmak lazım. Arsa alıyorlar. İş dünyasının stok maliyeti var ve bundan kaçması gerekir ve kimse de stok yapma meraklısı değil. Yapan mecburiyetten yapıyor. Buna da bakmak lazım. Merkez Bankası Başkanımız ‘krediyi alıp döviz alanları biliyoruz’ diyor. Kredi alırken bankalara gittiğimizde önümüze koyuyorlar konut kredisi mi, taşıt kredisi mi her ne için alıyorsak… O zaman bunların da önüne koysunlar ve kimler alıyorsa açıklasınlar. Onlara istediği baskıyı ithamı yapabilirler hiç sorun değil. Böyle bir durumda tüm iş dünyasını aynı kaba koymak doğru değil. Kalkıp bankadan kredi al sonra döviz al bu tabi ki olmaması gereken bir şey. Bunu yapan varsa da açıklasınlar, herkes bilsin. Doğru olan bu. Yoksa serbest ekonomide altın alma, arsa alma, onu alma, bunu alma… E ne yapacak ticaret yapan adam. Ben beyaz eşyacıysam buzdolabı alacağım kalkıp arsa alacak halim yok” diye konuştu.
Sanayiciye göre sorun stok değil, finansman
Eroğlu: Sanayici spekülasyon yapmaz
TOBB Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sanayi Meclisi Başkanı Yavuz Eroğlu, ‘stokçuluk’ ithamlarının bugünün ekonomik kavramlarıyla çok örtüşmediğini belirterek, sanayicinin stokunu yani envanterini zaman zaman artırıp azaltabildiğini, mevcut konjonktürde de tedarik zincirindeki kırılmalardan ötürü üretimini aksatmak istemeyen sanayicilerin normalden biraz daha fazla stok tuttuğunu kaydetti. Bunun yanında enflasyon ortamında zarar etmemek adına malının stokta durmasını isteyenlerin de olabildiğini söyleyen Eroğlu, “Bazen alıcı 3-5 sabit fiyat garantisi istediğinde, mecbur üretici de 3-5 aylık stok yapmak zorunda kalabiliyor. Yoksa sürekli fiyat artan bir yerde nasıl sabit fiyat verebilsin. Ancak fiyat artar diyerek malını tutanlar olabilir, ki bu stokçuluk değil" dedi.
Laçin: Stok yapmak sanayicinin aleyhine
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu Üyesi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Laçin , finansal problemlerin bu denli ağır olduğu bir dönemde sanayicinin stok yapmasının onun aleyhine olduğunu söyledi. “Bu dönemde para ‘pahalı’ ve ulaşmak zor” diyen Laçin, şöyle konuştu: "Şu an stok problemi olanların aslında tedarikle, üretimle ya da satışla ilgili problemleri olabilir. Bu problemleri olmayan hiçbir sanayicinin stok yapması mümkün değil."
Öksüz: Finansman sıkıntısı büyük sorun
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, finansman ile ilgili sıkıntıların sürdüğünü, hatta son dönemde sanayicinin en önemli sorunlarından biri haline geldiğini vurguladı. Öksüz, “Özel bankalar da muslukları kapattı. En önemli sıkıntılarımızdan biri bu” diye konuştu.
Uyguner: Faaliyet dışı kar aramıyoruz
MB Başkanı Kavcıoğlu’nun “Ucuz kredi ile döviz alanlar var” yönündeki açıklamalarını değerlendiren Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Burak Uyguner şunları söyledi: “Haklı olduğu yerler de olabilir. Bunu yapanlar vardır eminim, ama bizim sektörümüzde bunun örneği olduğunu düşünmüyorum. Faaliyet dışı kar etme üzerine oynamıyoruz."