“Şirketler, jeopolitik dayanıklılık için acilen yol haritası kurgulamalı”
Ortak Akıl Danışmanlık Kurucusu ve aile şirketleri danışmanı Dr. Yılmaz Sönmez, bu yıl şirketlerin gündemine damga vuran olayların başında jeopolitik gelişmelerin geleceğini belirterek, “Şirketler, jeopolitik dayanıklılık için acilen yol haritası kurgulamalı ve aksiyon almalı.” dedi.
Gazze’de başlayan savaş bölgedeki dengeleri değiştirmeye devam ederken, Kızıldeniz’de Yemenli grupların ticaret rotasına yönelik eylemleri şirketlerin hammadde ve nihai mamul erişimini zorlaştırdığı gibi, navlunlarda yeniden 3 bin 700 doların üzeri bir senaryoyu gündeme getirdi. Kısacası dünya COVID-19 ve Rusya-Ukrayna savaşından sonra yeni bir tedarik zinciri sorunu ile karşı karşıya kalabilir.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ortak Akıl Danışmanlık Kurucusu ve aile şirketleri danışmanı Dr. Yılmaz Sönmez, süreci “istikrarlı dalgalanma” olarak nitelerken, risklerin doğru okunmasıyla minimize edebileceğine dikkat çekti.
Küresel şirket liderlerinin üçte birinin 2024’ü çok riskli bir yıl olarak kabul ettiğini belirten Sönmez, “Şirketler, Kızıldeniz krizi ve benzeri gelişmeler nedeniyle yeni bir emtia süper döngüsü riskiyle karşı karşıya kalabilir. Üstelik riskler sadece bununla sınırlı değil. Olası bir Çin-Tayvan çatışması senaryosunda küresel GSH’nin yüzde 10’unu kaybedebiliriz ki, bu da 1929 krizinden daha ağır şartları gündeme getirecektir.” diye konuştu. Sönmez, bu konuda şirketlerin jeopolitik dayanıklılık odaları inşa etmeleri ve kendi içlerinde olumsuz senaryolara karşı alternatiflere odaklanmaları gerektiğinin altını çizdi.
Alternatif tedarikçi, pazar ve rotalar
Economist Impact ve DP World tarafından Dünya Ekonomik Forumu’nda açıklanan ve 3 bin 500 şirket liderinin katıldığı araştırmaya vurgu yapan Sönmez, şirketlerin yapay zeka sayesinde tedarik zincirlerindeki risklere daha olumlu yaklaştığını söyledi.
“2024 yılında şirketler riskleri azaltmak için tek bir tedarikçiye bağlı kalmamalı, yerleşik müşteri ve pazar ilişkileriyle yetinmemeli ve jeolojistik alternatifleri gündeme almalı” diyen Sönmez şirketlerin alması gereken aksiyonlara ilişkin ise şunları söyledi: “Mevcut müşterileri elimizde tutmak ne kadar önemliyse, onların da jeopolitik krizlere dayanıklı olmayabileceğini ve yeni alternatiflere yönelmek gerekliliğini değerlendirmek o kadar önemli. Aynı husus, tedarikçiler ve lojistik rotalar için de geçerli. Kısacası tek yerinden oynamayacak, dalgalanmayacak şey dalgalanmanın kendisi olacak. Bu nedenle, şirketler teknolojiden daha fazla istifade ederek jeopolitik esnekliği iş modellerine entegre etmeli ve tedarik zincirlerinin dayanıklılığına yatırım yapmalı.”
“Stratejik planlarda gerçekçilik ve kısa vade egemen olmalı”
Şirketlerin ayaklarının sert şekilde yere basması gerektiğini belirten Sönmez, şirketlerin planlarını jeopolitik şokları içerecek şekilde kısa vadeli ve esnek kurgulaması gerektiğini vurguladı.
Sönmez, devamında şunları kaydetti: “Belirsizlik çağındayız ve şirketlerimiz dalgasız denizde 5 ya da 10 yıllık stratejik planlar yapma konforuna veda etmiş durumdalar. Her dakika dijital mecralara düşen bir haber sayesinde şirketlerin tüm planları alt üst olabilir. Bu nedenle, genelde esnek organizasyon tasarımı özelde ise jeopolitik krizleri iyi yönetmek şirket liderleri için üzerinde yoğun mesai harcanması gereken bir kavram olarak öne çıkıyor. Kısacası şirketlerimizin profesyonel danışmanlarla birlikte dış çevresel koşulları iyi analiz eden ve olası olumsuz senaryoları içeren 2-3 yıllık stratejik planlarını hazırlamaları ve jeopolitik dayanıklılığı merkeze yerleştirmeleri büyük önem arz ediyor.”