OVP’de bütçe açığı tahmini yüzde 65,7 artırıldı
OVP’de 2022 yılsonu bütçe açığı 278 milyar TL’den 461 milyar TL’ye yükseltildi. 2022 ve 2023 büyüme hedefi yüzde 5, 2022 enflasyon hedefi yüzde 65 olarak açıklandı. Yılsonu cari açık tahmini ise 47 milyar dolar oldu.
Mehmet KAYA
Resmi Gazetenin 4 Eylül günlü mükerrer sayısında yayımlanan 2023- 2024 Orta Vadeli Programda bütçe açığı sürprizi gözlendi. Haziran ayında getirilen ek bütçede yılsonu bütçe açığı 278 milyar 347 milyon TL olarak öngörülmüştü. Buna karşılık, iki ay geçmiş olmasına rağmen OVP’de yıl sonu bütçe açığı 461,2 milyar TL’ye yükseltildi. OVP’de 2023 bütçe açığı ise 659 milyar TL olarak öngörüldü. Açık 2023’te GSYH’nin yüzde 14,1’ine kadar yükselecek.
OVP’de 2022 yıl sonu ve 2023 büyümesi yüzde 5, 2024 ve 2025 büyümesi yüzde 5,5 olarak hedeflendi. Türkiye’nin kişi başına geliri de OVP’ye göre 2023’te yine 10 bin doları aşarak 10 bin 71 dolar olacak. OVP’de işsizlik oranı bu yıl için yüzde 10,8, 2023 için yüzde 10,4 tahmin edildi.
Orta Vadeli Programda 2022 yılı sonunda enflasyonun yüzde 65 olacağı tahmini yapıldı. Merkez Bankası Temmuz ayı Enflasyon raporunda yılsonu için tahmin yüzde 60,4 olarak güncellenmişti. Ağustos ayı itibariyle yıllık enflasyon bugün açıklanacak. Temmuz ayı itibariyle ise yüzde 79,6 seviyesinde bulunuyor.
Stok tartışması OVP’de
OVP’de yüksek enflasyon, salgın sonrası ortam, 2021’deki kuraklık, dış gelişmelere bağlı emtia fiyat artışı, tedarik zinciri aksaklıkları sayıldı. OVP’ye ayrıca, daha önce Merkez Bankası ile sanayicilerin tartışmasına neden olan stok vurgusu da girdi. Enflasyonun nedenine ilişkin paragrafta, “...başta gıda olmak üzere ihtiyati bir güdüyle pek çok sektörde gereğinden fazla stoklama davranışının yaygınlaşması” da gerekçeler arasında sayıldı. Hükümetin uyguladığı sübvansiyonlar, kira artış sınırlamaları ve benzeri uygulamaların yılın ilk yarısındaki yüksek hızlı enflasyonu sınırladığı yorumu yer aldı.
OVP’de üretim ve verimlilik artışlarının fiyat artışlarını sınırlayacağı, 3 yıllık dönemde gıda fiyatları artışının tek haneye indirileceği ve TL’nin istikrarlı bir görünüm sergileyeceği tahmini yapıldı. Fiyat istikrarı için alınacak tedbirler ise yatırım-üretim-istihdam-ihracat olarak formülleştirilen Türkiye Ekonomi Modeline işaret edildi. Somut tedbirler arasında ise; konut arzının artırılması, konut fiyatlarının düşürülmesi için sosyal konut yatırımları, tarımsal girdi fiyatlarının düşürülmesi, tarımsal desteklerin verimlilik ve kalite odaklı hale getirilmesi, gıda için stok takip sistemi oluşturulması, jeotermal seracılık, büyük şehirlerin çevresinde üretimle lojistik maliyetin azaltılması, dijital tarım uygulamaları, firenin azaltılması, hal ve kooperatifçilikte iyileştirmelerle kayıtlı dağıtım oluşturulması sayıldı.
Orta Vadeli Programda, yılsonu itibariyle cari işlemler açığının GSYH’nin yüzde 5,9 düzeyinde, 47,3 milyar dolar olacağı tahmini yapıldı. Cari açığın 2023’te ise 22 milyar dolara, GSYH’nin yüzde 2,9’una ineceği hedefi konuldu. OVP’de, ihracatın, 2022 sonunda 255 milyar dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin edilirken, 2023’te 265 milyar dolar, 2024’te 285 milyar dolar, program sonunda 305 milyar dolar olacağı varsayıldı. İthalatın, 2022 sonunda 360 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi, 2023’te 345 milyar dolar, 2024’te 363 milyar dolar, 2025’te de 384 milyar dolar olması öngörüldü.
Resmi programlara girmese de Türkiye Ekonomi Modeli’nin hedefleri arasında bulunan cari fazla verme ve dış ticaret fazlasına ulaşma hedefi 2023-2025 plan döneminde gerçekleşmeyecek. OVP’de, 2022 için 105, 2023 için 80, 2024 için 78 ve 2025 için 79 milyar dolar dış ticaret açığı tahmini yapıldı. Cari işlemlerde ise 2023 için 22, 2024 için 13,7 ve 2025 için 10 milyar dolar açık tahmini öngörüldü.
Nebati: Ortalama büyüme yüzde 5,3
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 2023-2025 Orta Vadeli Programa yönelik yaptığı değerlendirmede, büyümeyi ve istihdamı artıran, yüksek katma değerli üretimi önceliklendiren ve ihracat odaklı sürdürülebilir büyümeyi esas alan Türkiye Ekonomi Modelinin merkeze alındığını belirtti. Bakan Nebati, program döneminde ortalama büyümenin yüzde 5,3 planlandığını ve 2,7 milyon istihdam öngörüldüğünü kaydetti. Nebati, “Tüm vatandaşlarımızın önceliklerini karşılayacak bir bütçe hazırlamaya gayret ettik. Program dönemi sonunda, Merkezi Yönetim Bütçe açığının GSYH’ye oranının yüzde 1,5 olmasını öngörüyoruz” dedi.
Büyüme için alınacak tedbirler
İç ve dış talebin dengelendiği, ihracat odaklı büyüme stratejisinin devamının öngörüldüğü OVP’de, daha yenilikçi üretim ve işgücü kaynaklı verimlilik artışının hedeflendiği vurgulandı. Özel sektörün üretken yatırımlarının destekleneceği belirtildi. Politika ve tedbirler arasında, teknoloji yoğun yatırımların desteklenmesi, ithalat bağımlılığını azaltan ve istihdamı artıran yatırımların özendirilmesi OVP tedbirleri arasında yer aldı. Ayrıca, yatırım teşvik sisteminin yenilikçi ve katma değerli üretimi desteklemesi, yerli ve yabancı yatırımcıların işbirliğinin özendirilmesi, yatırımcılar için hukuki süreçlerin hızlandırılması, Hazine Destekli Kefalet sistemi ile ve KGF ve İhracatı Geliştirme A.Ş. aracılığıyla rekabetçiliğin ve ihracatın artırılması, Türkiye Kalkınma Fonu ile yenilikçi girişimlerin desteklenmesi, yerli ve yenilenebilir enerji için Ar-Ge, KOBİ’lere fayda sağlayacak çıktıların elde edileceği yenilikçilik Ar-Ge yatırımları, Turcorn adayı girişimlerin desteklenmesi, teknolojik ürün geliştirme süreçlerinin sanayi-üniversite-kamu işbirliğiyle yapılması, güvenli kentleşme de tedbirler arasında sıralandı.
TL güçlendirilecek, kriptoya düzenleme
Finansal istikrara yönelik bölümde tasarruf artışı, kaynak dağıtımı etkinliği, sermaye piyasalarının geliştirilmesi temel politikalar olarak yer aldı. Ayrıca kripto varlıklara yönelik mevzuat düzenlemesinin de yapılacağı kaydedildi. Türk Lirasının güçlendirilmesine yönelik vurgu ve tedbirlere yer verildi. Bu kapsamda, finansal aracılık hizmetlerinin TL ile yapılmasının özendirilmesi, TL mevduatın artırılması, ödemeler için Kamu Ödeme Geçidi ve Açık Bankacılık projelerinin tamamlanması yanında, FAST, TR Karekod ve TROY sistemlerinin kullanımının artırılması, Dijital TL’nin ödemelerde kullanılma testlerinin başlaması yer aldı. Yurt dışındaki vatandaşlar için YUVAM hesabının geliştirileceği ve yaygınlaştırılacağı tedbiri de OVP’de yer buldu.
Zorunlu Afet Sigortası geliyor
Türkiye’de deprem sonrası kamu destekli depreme karşı sigorta sistemi olarak öngörülen DASK tarafından yürütülen Zorunlu Deprem Sigortası’nın genişletileceğine yönelik işaret OVP’de verildi. 2023-2025 OVP’de, “Doğal afetlerden kaynaklanabilecek mağduriyetlere karşı vatandaşlarımızı korumak ve kamu yükünü hafifletmek için bütüncül bir afet sigortası ürünü olarak tasarlanan Zorunlu Afet Sigortası konut sahiplerine sunulmaya başlanacaktır” denildi.
Dolar kuru hesaplamaları
Orta Vadeli Programda, 2022 için ortalama dolar kuru 16,62 TL olarak belirlendi. Ocak- Ağustos itibariyle Dolar/TL kuru 15,6 TL düzeyinde bulunuyor. Buna göre, yılsonuna kadar yaklaşık 1 TL’lik bir ortalama değişim öngörüldü. 2023 için ise ortalama dolar kuru 21,53 TL olarak hesaplandı. Doların cari değeri dün itibariyle serbest piyasada 18,2 TL seviyesinde bulunuyor.
Orta Vadeli Programla gıda enflasyonu tek haneye düşecek
Ali Ekber YILDIRIM
OVP’ye göre 2025 sonunda enflasyon tek haneye 9,9’a inecek, gıda enflasyonu ise program döneminde tek haneye düşecek.
Tarım ve gıda ile ilgili politika ve tedbirler özetle şöyle ifade ediliyor:
- Tarımda girdi maliyetlerinin azaltılması, finansman yükünü hafifletici, teknoloji odaklı dönüşümü sağlayıcı programlar uygulanması ve çiftçi gelirlerinin üretimin sürdürülebilirliğini temin edecek şekilde belirlenmesine devam edilecektir.
- Belirli yaş sebze ve meyvenin şehirlerin kendi çevrelerinde yetiştirilmesine ilişkin kent tarımı çalışmaları başlatılacak bu kapsamda üretim ve tüketim yerleri yakınlaştırılacaktır.
- Küçük aile işletmelerinin hayvan verimini artıracak şekilde ahır ve ağılların ıslahı gerçekleştirilecektir. Bugüne kadar açıklanan ve uygulanan orta vadeli programlarda, hükümet programlarında olduğu gibi 2023- 2025 dönemini kapsayan orta vadeli programda da tarımla ilgili somut, üretimi destekleyen, “umut” verecek bir politika yok. Sürekli tekrarlanan genel geçer bilgiler bu programda da yer veriliyor.