Mücevherci yatırımını Mısır’a taşıdı
Geçen yıl altına getirilen kota sonrası rekabetçiliklerini kaybettikleri gerekçesiyle Dubai’ye yatırım yapan Türk firmalarının yeni durağı Mısır oldu. MİB Başkanı Burak Yakın, Mısır’da 7-8 firmanın 1 milyar doları aşkın yatırım yaptıklarını, kotanın kalkmaması durumunda bu sayının daha da artacağını söyledi.
İMAM GÜNEŞ - İSTANBUL
Altına getirilen kotadan sonra rekabette zorlandıklarını sıklıkla getiren Türk mücevher sektörü, yatırımlarını geçen yıl Dubai’ye taşımaya başlamıştı. EKONOMİ olarak konuyu geçen yılın ağustos ayında haberleştirmiştik. Aradan geçen yaklaşık 1 yıllık süreçte sektör firmaları, kota nedeniyle rekabetçiliklerini kaybettiklerini, bu nedenle yeni arayışlarda olduklarını ifade etti.
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın da, konuya dikkat çekerek, “Bu süreç ülkemiz için olduğu kadar mücevher sektörümüz için de hayli yıpratıcı oldu. Başta Dubai’den gelenler olmak üzere ülkemize yatırım yapmış pek çok yabancı yatırımcı Türkiye’den ayrıldı. 2 bin 500 üreticimiz yurt dışına yatırım için hazırlık yapıyor. Türk firmalarımızdan Dubai’ye gidenler oldu, şimdi de Mısır’a gidenler var. Mısır, artık yeni Çin. Ucuz işçilikle cezbedici durumda. Vergi avantajı, serbest ticaret anlaşmaları ve altına ulaşım kolaylığı burayı cazip kılıyor. Sektörümüzün en düşük ortalama ücreti 1200 dolar civarında, Mısır’da 280 dolar. Kota kalkmazsa sektörün üçte biri buraya gidecek” uyarısında bulundu.
Türkiye'nin kota uygulaması Mısır’ı sektör sahibi yapacak
Türkiye’nin sektörde lider ülke olduğunu hatırlatan Yakın, “Türkiye’deki üretim kapasitesinin yüzde 30’u Mısır’a giderse, Mısır bir anda dünya mücevher pazarında iyi bir oyuncu haline gelir. Gidenler Türkiye’deki yatırımlarını, ekipmanlarını, nitelikli personelini, sermayelerini, altınını, gümüşünü de bu ülkeye taşıyor ve taşıyacaklar. 7-8 firmamız gitti. Toplam yatırımları sermaye dahil 1 milyar doları aşıyor. Buna bir de ihracattaki kan kaybını eklersek üzülmemek elde değil. Kotanın kaldırıldığının açıklanması en azından bundan sonraki kayıpları durdurur. Oturup envanter çıkartmamız, hasar tespiti yapmamız lazım. Çok değerli personel kaybediyoruz. Ermeni ustalarımız Mısır'da devasa maaşlar alıyor. Kimi ustalarımız Mısır’da 8-10 bin dolar, kimi 20 bin dolar maaşla Mısırlı personele eğitim veriyor” diye konuştu.
Mücevher ihracatı temmuzda yüzde 287,65 oranında arttı
Altın kotası sorunu nedeniyle uzun süredir ekside olan mücevher ihracatının verilen mücadele sonucunda artıya geçtiğini dile getiren Yakın, şöyle devam etti: “1-19 Temmuz döneminde geçen yıl 159 milyon dolar olarak gerçekleşen mücevher ihracatımız yüzde 287,65 gibi yüksek bir oranda artarak 616 milyon 367 bin dolara yükseldi. Geçen yılın aynı dönemine göre ihracatımız artıya döndü ve yüzde 6,69 artışla 3 milyar 426 milyon 696 bin 213 dolar olarak gerçekleşti. Üretim ihracatı bu sene yüzde 38 artışla rekor kırdı. Külçe ihracatı yüzde 67 geri geldi. Altın kotasının kalktığı gün itibariyle çok daha iyi yerlere geleceğimize inanıyoruz.”
“Sermayeden değil, kazancımızdan vergilendirin”
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın’dan satırbaşları: Kilogram başına ihracatta 2 bin ila 4 bin dolar arasında değer ile açık ara en iyi sektörüz. Enfl asyon muhasebesi istiyoruz. Biz 20 kilo altınımız varsa 2 kilo kazandıysak onun vergisini ödemek istiyoruz. Ancak sektörümüzde sermayeden vergilendirme yapılıyor. Altın esaslı muhasebe yapılsın, 2 sene tartsınlar, ne kadar vergi ödediğimizi görürler. Mücevher üretiminde dünyada bir numarayız. Ancak görünen ihracatımız 8 milyar dolar. Mikro ihracat ve kredi kartıyla turiste yapılan ancak hizmet ihracatında görünen ihracatımızı eklediğinizde en az 15 milyar dolar yapıyor. Gümüşte toplam üründen değil, işçilik üzerinde yüzde 27,5 vergilendirilme yapılmalı.
Altın kredisinde İtalya modeli önerisi
Hammadde ve finansmana ulaşımda başta İtalya olmak üzere rakip ülkelerin uyguladığı modele geçmek gerektiğini belirten Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın, “İtalya’da rakibimiz sipariş aldıktan sonra Eximbank’a gidip sipariş tutarı kadar altın kredisi alabiliyor. Firma sözleşme süresi içinde üretimini yapıp müşterisine gönderiyor. İhracat bedeli de günlük altın değeri üzerinden alındığı için altın kredisi borcunu kapatıyor. Bunu Türkiye’de yapmamız halinde mücevher üreticimizin uluslararası rekabet gücü de artacak. Ülkemizde üretilen altını, Merkez Bankası’nda duran altını kullanmış oluruz ve altın ithalatımızı azaltmış oluruz” diye konuştu.