TCMB risklerden asgari ücreti çıkardı, vergilere yol verdi!
Merkez Bankası, Enflasyon Raporu’nda belirttiği risklerdeki değişim ve azalma dikkat çekerken, daha önce asgari ücretin artışına yönelik ifadelerin gündeme geldiği öngörülerde vergi ve maliye politikalarındaki vurgular değişti.
ÖZDER ŞEYDA UYANIK
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2024 yılında yaptığı Enflasyon Raporu sunumlarında özelikle asgari ücret artışı çok konuşulmuştu. TCMB’nin son sunumunda asgari ücret artmayınca enflasyonun kapsamından çıkmış görünürken, risklerde vergi ve maliye politikaları öne çıktı. İklim krizinin de dolaylı etkililerinin görüldüğü enflasyon riskleri üzerinde değişmeyen alanlar hizmet ve jeopolitik riskler oldu.
İşte Merkez Bankası’nın sunumundaki son riskler:
Hizmet enflasyonunda atalet
TCMB’nin raporda, “Hizmet grubu fiyatlarındaki katılığın devam etmesi enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri canlı tutmaktadır” şeklinde belirttiği yukarı yönlü riskin, 2024 yılının ilk raporunda da yer aldığı görülürken, ayrıca asgari ücretten de etkilendiği belirtilmişti. Mayıs 2024 raporunda risk olarak belirtilmeyen hizmet enflasyonu yılın 3. Çeyreğinde geri dönmüş görünüyor.
Gıda fiyatlarının seyri
Yılbaşından bu yana ilk kez değinilen gıda fiyatlarındaki risklere yönelik, iklim krizinin dünyada aşırı hava olaylarıyla etkilediği fiyatlarda, Türkiye’ye özel nedenler de eklenmesiyle gıda enflasyonundaki yükselişte TCMB şu şekilde yükseliş olasılığı öngörüsünde bulundu:
“İşlenmemiş gıda fiyatları üzerinde mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar ve arz yönlü gelişmeler yukarı yönlü baskı yaratabilecektir.”
Enflasyon beklentilerinin öngörülen tahmin aralığına yakınsamaması
Her raporda benzer ifadelerle yer alan beklentiler gerek son dönemde gerek de sunumda da yenide tartışılan bir konu oldu. Özellikle daha önce de bu konuda beklentilerde hane halkının karamsarlığına dikkat çeken TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, şu ifadelerle beklentilere yönelik konuştu:
“Hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yaşanan enflasyon şoklarında ortak birtakım faktörler var. Düşük ve yüksek enflasyona yakalananlar arasında ciddi bir ilişki ortaya çıktı. Ortak noktalar nedir? Birincisi, öngörülemiyor. Fed'in 'Bu geçici' demesi gibi. İkinci ortak nokta, enflasyon zirveye çıktığı zaman beklentiler karamsar bir meyille revize ediliyor. Karamsar bir meyille sürekli revize edilen enflasyon beklentileri var hem gelişmiş ülkelerde hem gelişmekte olanlarda. Meali şu, bizi hemen sokağın dibinde kötü bir şey bekliyor. Dolayısıyla o hissiyatı beklenti anketlerinde biz de görüyoruz. O anketlere verilen cevaplarda aslında beklenti ve hissiyatın ağırlıklı ortalaması var. Yüksek enflasyonda şoka yakalanmış bizim gibi bir yerde tam tersini görüyorsunuz. Hissiyat ağırlığı azalmamakta direniyor, beklenti öne çıkamıyor. Gördüğümüz ayrışmayı aslında biz burada yaşıyoruz.”
TCMB raporunda da risklerde yer alan beklentiler şu şekilde oldu:
“Orta vadeli enflasyon beklentilerindeki iyileşmeye rağmen beklentilerin hala yüksek seviyelerde olması enflasyon tahminleri üzerindeki yukarı yönlü riskleri canlı tutmaktadır.”
Talep koşulları
Talep koşullarındaki riskler yılbaşında ücret artışlarıyla yukarı yönlü görülürken, mayısta halen güçlü görünmesine karşın dengelenmenin beklendiği belirtilmişti. Temmuza geldiğimizde riskler bir aşağı bir de yukarı olmak üzere şu şekilde oldu:
“Yurt içi talebin ikinci çeyrekte hız kesmekle birlikte enflasyonist seyrini sürdürmesi enflasyon üzerinde talep yönlü baskı yaratmaya devam etmektedir.
Sıkı para politikasının gecikmeli etkileri ve finansal koşullardaki sıkılığın katkısıyla iç talepteki dengelenmenin belirginleşmesi beklenmektedir.”
Jeopolitik gelişmeler ve emtia fiyatlarının seyri
Her raporda olduğu gibi 2022’den bu yana devam eden Rusya-Ukrayna, Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Kızıldeniz’deki jeopolitik gerilimleriyle OPEC+ üretimine değinildi.
Para ve maliye politikalarının eşgüdümünün etkinliğine dair riskler
Son risk olan maliye politikalarında değişim dikkat çekti. Öncekilerde asgari ücrete yönelik ifadelerin dikkat çektiği TCMB Enflasyon Raporu’nda bu kez “mali politikalar” yerine “maliye politikaları” ifadesi yer aldı.
“Para ve maliye politikalarının eşgüdüm içinde olmaması enflasyon ve iç talepteki dengelenme süreci üzerinde risk oluşturabilecektir” denilen raporda, yalnızca para politikası ile enflasyonda yükselişin son bulmayacağına işaret edilirken, her raporda olduğu gibi “Doğrudan vergilere ve/veya vergi toplama etkinliğine yönelik reformlar yapılması dolaylı vergilere olan ihtiyacı azaltarak fiyatlar üzerinde düşürücü etkiler yaratabilecektir” denilerek vergilerde vatandaşın zorlandığı dolaylı vergilerin enflasyonist etkisinin de azaltılması öngörüldü.
Başkan Karahan’ın sunumda “şuana kadar sürpriz olmadı” dediği zamlara yönelik de “Yönetilen- yönlendirilen fiyat düzenlemelerinin enflasyonda öngörülen düşüş patikasıyla uyumlu olmaması enflasyon üzerinde yukarı yönlü risk oluşturabilecektir” ifadesi de yer aldı.