LME depoları milyar dolarlık fırsat yaratır
Başta alüminyum ve bakır olmak üzere stratejik ürünlerde Türkiye’de Londra Metal Borsası’na kote LME depoları kurmak istediklerine dikkat çeken İDDMİB Başkanı Çetin Tecdelioğlu, “Diğer depolardan ürün aldığımızda ilave olarak 300-400 dolarlık primler ödüyoruz. Depo Türkiye’de olursa prim 100 dolara düşüyor. Sadece alüminyumda primden yaratılan değer 1 milyar dolar olur” dedi.
İmam GÜNEŞ / İSTANBUL
Yılın ilk 11 aylık döneminde geçen yıla göre yüzde 19,4 büyüyerek 13,3 milyar dolarlık ihracata ulaşan ve Türkiye’nin toplam ihracatından toplam yüzde 5,7 pay alan demir ve demir dışı metaller sektörü, yılı 15 milyar dolara yakın bir noktada tamamlamaya hazırlanıyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TTİM) Başkanvekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, yönetim kurulu üyeleri Aynur Ayhan, Şevket Çalışkan, Burak Özelci, Cengiz Kaya ve Gökhan Turhan ile EKONOMİ gazetesini ziyaret ederek, sektörle ilgili çalışmalarından bahsetti.
Londra Metal Borsası’na kote London Metal Exchange (LME) depoları kurmak için için harekete geçtiklerinin altını çizen Tecdelioğlu, “Firmalar ürettiği metallere göre bu borsaya kote oluyorlar. Belli bir kapasiteye gerekiyor. Firmaların yanı sıra, depolar da borsaya kote. Serbest bölge işlevi görüyor. Kote olan firmalar bu depolarda stok tutuyorlar. Depoya yakın olan ülkelerdeki firmalar ihtiyaçları olduğunda hammaddeye kolay ulaşabiliyorlar. Ürünün kalitesi ve fiyatı Londra Metal Borsası tarafından belirleniyor. Savunma sanayiinin her yıl alüminyumda 300 bin ton, bakırda ise 100 bin ton stratejik ürün lazım” dedi.
“Alüminyumdan sağlanacak değer 1 milyar doları bulur”
Bu ürünlerin dışında nikel ve diğer ürünleri de ülkeye kazandırmayı amaçladıklarını dile getiren Tecdelioğlu, şöyle devam etti: “Biz ağırlıklı olarak Dubai’den alıyoruz. Depomuz olursa sigorta primlerinden de kazanacağız. Diğer depolardan ürün aldığımızda ilave olarak 300-400 dolarlık primler ödüyoruz. Depo Türkiye’de olursa prim 100 dolara düşüyor. Sadece alüminyum sektöründe primden yaratılan değer 1 milyar dolar olur. Diğer metalleri de düşündüğümüzde yaratacağımız değer çok daha büyük olacak. Ticaret Bakanlığı’na gerekli başvurularımızı yaptık. Toplantılar gerçekleştirdik. Bakanımız da bu projeyi destekliyor. Gelirler Gümrükler Genel Müdürlüğü, 2012 yılında Çelik LME deposunun işleyişi nedeniyle kaygılı. Buraya kote olan firmalarının depoyu KDV tahsilatı yaptığı bir yer olarak kullanması kötü bir izlenim bıraktı. Biz yaptığımız çalışmayla değer sektörümüze ve ülkemize değer kazandırmak istiyoruz” dedi.
2023 ihracat hedefi 20 milyar dolar
Birlik bünyesinde yer alan 8 alt sektör ile birlikte yoğun şekilde çalıştıklarını belirten Tecdelioğlu, “Alt komitelere çok daha fazla odaklanıyoruz. Alt sektörlerimizin de altında yer alan bugüne kadar adı anılmayan sektörlerimize de kıymet veriyoruz. Bileşen ve tamamlayıcı sektörlerimizi belirledik. Bu çalışmalara göre Ur-Ge faaliyetleri, heyetler yaparak ihracatımızı geliştirmeye çalışıyoruz. 7 ayda yaklaşık 800 firmayı ziyaret ettik. Firmaların ihracatla ilgili sorunu var mı yok mu kontrol ediyoruz. Faaliyetlerimizle ilgili farkındalık var mı diye bakıyoruz. 4 yıllık görev süremizde 8 bin firmamızı da ziyaret etmek istiyoruz. Tüm gayretimizle önümüzdeki yıl 20 milyar dolarlık ihracata ulaşmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Yeni nesil ticaret gençlerle yapılacak
Gençlere önem verdiklerini, gençlerin yeni nesil ticaretle ilgili katkısının büyük olacağına inandığını belirten Tecdelioğlu, “19 Mayıs’ta ilk kez gençlik komitemizi topladık. Komitemizde 160 kişi var. Şirketlerinin ikinci, üçüncü kuşak temsilcileri veya şirket profesyonellerinden oluşuyor. Onlarla kurduğumuz temas yeni nesil ticaret açısından bize katkı sağlayacak. Gençlere kılavuzluk ve koçluk yapacağız” şeklinde konuştu.
Şirketlerin bilanço değerleri enflasyon erozyonuna uğradı
Şirketlerin bilanço değerlerinin enflasyon erozyonuna uğradığına dikkat çeken İDDMİB Başkanı Çetin Tecdelioğlu, bankalardaki kredibilitelerinin artması ve şirketlerin gerçek değerinde görünmesi için enflasyon muhasebesine acil ihtiyaç duyduklarını kaydetti. Firmaları fi nansmana erişim konusunda bilgilendirdiklerine değinen Tecdelioğlu, “İhracatçılarımızı Eximbank ile buluşturuyoruz. Hala Eximbank’ı tanımayan, limit oluşturmayı bilmeyen, nasıl ulaşması gerektiğini bilmeyen firmalarımız var. İhracatı Geliştirme A.Ş.’yi de (İGE) tanıtıyoruz. İGE, kefalet karşılığı oluşturduğu krediler ile gelecekte ihracata önemi katkı sağlayacak. Bankalar da ortak oldu. İGE’nin sermayesinin 18 katı kadar çarpan etkisi var. Kredi hacmi büyük. Çok ciddi bir operasyon. Ülke ihracatının geleceğine büyük destek sağlayacak bir modele dönüştü.
EYT ile ‘know-how kaybı’ endişesi yaşanıyor
İşletme maliyetlerinin arttığını, dolar kurunun bulunduğu seviyenin ise aynı kaldığını ifade eden İDDMİB Başkanı Çetin Tecdelioğlu, “Asgari ücrete yapılacak artışı kurların yükselişi ile birlikte ihracat ile telafi etmemiz lazım. Maliyet ve kurlar arasında korelasyon olmalı. Enflasyon beraberinde artan maliyetler kurların yükselmesine, düşüşler de kurun düşmesi ile paralel olmalı. Bu şartlar bu şekilde devam ederse ihracatçının da ihracat yapmak için hevesi kalmaz. Euro bazında zaten pariteden ciddi kaybımız oldu. Sektör ihracatımızda 1 milyar dolara yakın parite kaybımız var. Önümüzde bir de EYT sorunu var. En önemli tehdit, şirketlerin know-how’ını ve tecrübeli elemanlarını kaybetmesi olacak. Buna bağlı olarak, şirketlerde kapasitenin azalması ve üretim kaybının olmasından endişe ediyoruz” diye konuştu.