Kosterciye tarihi rekor konteyner kriziyle geldi
Pandemiyle birlikte küresel deniz ticaretinde başlayan konteyner krizi, kosterciye yaradı. İlk 9 ayda yüzde 400’e yakın artan İstanbul Navlun Endeksi (ISTFIX), tüm zamanların rekorunu kırdı. Geçen haftayı 2 bin 300 puanla kapatan ISTFIX, artış oranıyla tüm küresel navlun endekslerini solladı. Gemilerin günlük kira bedelleri de 4 kat arttı.
Aysel YÜCEL
Akdeniz ve Karadeniz çanağında faaliyet gösteren ticari gemileri temsil eden koster piyasası altın günlerini yaşıyor. İlk 9 ayda yüzde 400’e yakın artan İstanbul Navlun Endeksi (ISTFIX), tüm zamanların rekorunu kırdı. Geçen haftayı 2 bin 300 puanla kapatan ISTFIX, artış oranıyla tüm Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI) de dahil olmak üzere tüm küresel navlun endekslerini solladı. BDI’de ocak ayından bu yana artış oranı yüzde 260 oldu.
Sektör uzmanları, konteyner krizi ve navlundaki rekor yükselişin ardından AB’nin daha ithalatta yakın pazarlara yönelmesinin de bu artışta etkili olduğunu söyledi. Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER) hafta sonu teknede düzenlediği kahvaltı etkinliği ile sektör temsilcilerini bir araya getirdi.
KOSDER Başkanı Pınar Kalkavan, İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır gibi isimlerin katıldığı toplantıda, ekonomideki ve sektördeki son gelişmelerim değerlendirildiği kısa bir panel de yapıldı. ile KOSDER Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Özcan’ın moderatörlük yaptığı panelde, Dünya Gazetesi'nden Hakan Güldağ, Gemi Brokerleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Semih Dinçel ve Navis Danışmanlık Koordinatörü Engin Koçak konuşmacı olarak yer aldı.
Gemi Brokerleri Derneği (GBD) Başkanı Semih Dinçel, navlundaki hızlı yükselişe dikkat çekerek, “Her yerde fiyatlar çok arttı. Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI) son bir yılda yüzde 280 arterken, küresel piyasalarda capesize gemilerin günlük kazançları 100 bin dolar barajını aştı. Eylül ayında özellikle Capesize’da büyük bir sıçrama yaşandı” diye konuştu. Koster piyasasında da benzer bir durum yaşandığına dikkat çeken Dinçel, “Koster armatörleri adına bu navlunların artışlarında konteyner gemilerin büyük payı olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Dinçel, koster navlun piyasasını temsil eden İstanbul Navlun Endeksi’nin (İstfix) bu yıl tüm zamanların rekorunu kırarak 2 bin 300 puana ulaştığını, artışın devam etmesini beklediklerini ifade ederek, “Yıl sonuna kadar piyasalarda bir düşüş beklenmiyor. Konteynerlerde aşırı bir yoğunluk bekleniyor. Mısır yükleri, Avrupa’da alıcı bulacak. Yük azalması görülüyor. Amerika ve Kanada’da yüksek satışlardan dolayı kontratlar iptal ediliyor. Buğday ve hububatta azalma olmayacak.”
"Navlunlar iyiyken personele yatırım yapın”
Dinçel ayrıca, geçen hafta meydana gelen bir gemi kazasını hatırlatarak, “Navlunlar çok iyi gidiyorken, personellerinizi memnun etmeye ve onları eğitmeye önem verin. Personel değişim hızını yavaşlatalım. İş gücünün şu süreçteki önemini görmemiz gerekiyor. Çünkü kazaların çoğu personel hatasından kaynaklanıyor. Bir kaza yüzünden gemi aylarca sefere çıkamayabiliyor. Bu da armatöre pahalıya patlıyor “ dedi.
“Kosterde artış yıl sonuna kadar sürecek”
Navis Danışmanlık Koordinatörü Engin Koçak da konuşmasında koster piyasasındaki yükselişe dikkat çekerek, şunları kaydetti: “Koster piyasası 1.889 puan olan tarihindeki en yüksek navlun rakamını sektörün altın çağını yaşadığı 2008’de görmüştü. Bu yıl ilk defa 2008 rekoru kırıldı. Ocak 2021’de 596 puan olan Istfix, eylül ayında 2.236 puana yükseldi. Endeks bu yılın ilk 9 ayında yüzde 393 puan arttı. Koster piyasasının aralık ortasına kadar artışa devam edeceğini ve konteynerden destek alacağını düşünüyorum” dedi.
Günlük kazanç 4 kat arttı
Engin Koçak, gemilerin günlük kazançlarının da bu yıl 4 kat arttığına vurgu yaparak, şu bilgileri verdi: “5.000 DWT ortalama getirilileri yılın başında 2.500 dolar/gün civarından şimdi 10 bin dolara ulaşmış durumda. Ocak 2021’de başında bu gemilerin Çin yapısı 10 yaş civarı olanları azami 2-2,5 milyon dolara satılmaktaydı. Şimdi ise ortalama kalite olanları bile 4 milyon doları geçiyor. Avrupa yapısı olanlar 3 milyon Euro civarlarındayken artık yüksek 4 milyon Euro ile 5 milyon Euro’yu zorluyor.”
Avrupa’daki büyüme kosterleri ilgilendiriyor
Avrupa’nın büyümesinin takip edilmesi gerektiğini kaydeden Koçak, “Küresel ticaretteki paradigma değişikliği, kostere kısa mesafede olumlu yansır. Çünkü, küresel ticaret zincirinde yaşanan sıkıntılar, AB’yi daha yakın pazarlardan alıma yöneltiyor. Zorluklardan ötürü Avrupa birazcık daha Doğu Akdeniz’den yakın çevresinden ithal etmek isteyecek mi göreceğiz. FED’in politikalarının Avrupa’nın alım iştahını nasıl etkileyeceği kosterleri birinci dereceden etkileyecek” diye konuştu.
“Emtia piyasalarında türbülans eksik olmayacak”
Toplantının konuşmacılarından olan DÜNYA Gazetesi üst yöneticisi Hakan Güldağ, dünyanın pandemiyle birlikte yepyeni bir 10 yıla adım attığına vurgu yaparak, şunları söyledi: “Çünkü büyük dönüşümleri yaşayacağımız, ne emtia piyasalarında ne jeopolitik alanda türbülansın hiç eksik olmayacağı bir 10 yıl olacak. Yeni teknolojiler de devreye girecek ve dünyanın siyasi haritasında da değişiklikler olmasını bekliyorum.
Çünkü küreselleşme denilen bir önceki paradigma geride kaldı. ABD dış politikasının da temelini oluşturan serbest piyasa modeli içinde küreselleşme yaklaşımı artık geride kalıyor. Şimdi başka bir dönemle karşı karşıyayız. Mevcut hegemon güç Amerika hegemonyasını restore etme çabasıyla şu anda yeni ittifaklar kurmaya çalışıyor. Bir demokrasiler ittifakı oluşturmaya ve yükselen güç Çin’i de bastırmaya çalışıyor. Bu çerçevede Türkiye’de kendisine mümkün olduğunca kimsenin uydusu olmadan dünya üzerindeki pozisyonunu daha fazla güçlendirmeye çalıyor. Ama bütün bu etrafımızda olup bitenler de türbülansı artıracak. Önümüzdeki dönemde bunlar piyasaları etkileyecek. Türkiye’yi etkileyecek. Bu 10 yılı çok rahat geçiremeyeceğiz.”
Türkiye’nin büyüme modeliyle daha fazla ilerleyemeyeceğinin anlaşıldığını dile getiren Güldağ, “Hangi modelle Türkiye’nin bu rekabet gücünü artıracağına ilişkin henüz bir karar verilemedi. Bir rota tutturulamadı. Şu anda yaşadığımız en büyük problemlerden biri de bu. Henüz rotamızı belirleyememiş olmamız. Kolay değil ama biz de ne yapmak istediğimizi çok net biçimde ortaya koyabilmiş değiliz. Bunun yarattığı birtakım çalkantıları yaşıyoruz. Mesela değişik yaklaşımlar var işte. Faiz kararında bunu gördük” diye konuştu.