Kamu çalışanlarından memur zammına tepki: Maaşlara refah payı eklenerek, YDO zammı verilmeli
TÜİK’in enflasyon verilerini açıklamasının ardından, Kamu Birliği Konfederasyonu üyeleri Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde toplandı. Memura verilecek zam oranını protesto eden kamu çalışanları, oluşan memur zammını kabul etmediklerini belirterek, memura refah payı ve yeniden değerleme oranında artış çağrısı yaptı.
TÜİK’in aralık ayı enflasyon verilerini açıklamasıyla birlikte memurun 6 aylık zam oranı da kesinleşti. Memur ve memur emeklisine verilecek yüzde 11,54’lük zammı kamu çalışanları protesto etti. Kamu Birliği Konfederasyonu, Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde eylem yaptı.
Kamu Birliği Konfederasyonu'ndan yapılan zamlara tepki gelirken, “Bu bir zam değil, olsa olsa cüz-i bir miktarda enflasyon düzeltmesidir” tepkisi geldi.
“Maaş zam farkı 6 ay gecikmeli olarak maaşlara yansıtıldı”
Kamu Birliği Konfederasyonu Genel Başkanı Osman Kaya, Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde yaptığı açıklamada, "Bu bir zam değil, bu olsa olsa cüz-i bir miktarda enflasyon düzeltmesidir. 7'nci dönem imzalanan toplu sözleşmede, nerdeyse hiçbirinde gerçekleşen enflasyon üzerinde bir anlaşmaya imza atılamamış, enflasyon altında kalan maaş zammı sonrası aradaki fark 6 ay gecikmeli olarak maaşlara yansıtılmıştır" dedi.
“Toplu Sözleşme’ye yetkili ve etkisiz sendikalar imza attı”
Genel Başkan Osman Kaya, şunları kaydetti:
"Az önce TÜİK tarafından Aralık ayı enflasyonu açıklandı ve kamu çalışanlarının 2025 yılı ilk altı aylık dönemi için maaşlarında yapılacak artış oranı kesinleşti. TÜİK aralık ayı enflasyonunu yüzde 1,03 olarak açıklanmış olup, 6 aylık enflasyon yüzde 15,75 olmuştur. Bu durumda kamu çalışanları toplu sözleşmede bizim asla kabul etmediğimiz ancak yetkili ve etkisiz sendikaların altına imza attığı yüzde 6 zammın üzerine yüzde sadece 5,8 enflasyon düzeltmesi alacak ve totalde memur maaşında yalnızca yüzde 11,55 oranında artış olacaktır.
“Bekar memurlar evlenemiyor, evliler geçinemiyor”
Zamdan söz edebilmek için mevcut durumun çoğalması, şartların iyileşmesi, alım gücünün artmış olması gerekmektedir. Oysa kamu çalışanlarının maaşlarında sayısal olarak artış olsa da, alım gücü azalmış, her geçen gün kamu çalışanlarının alım gücü düşmüştür. Bundan 15 yıl önce kamu çalışanları birikim yapabiliyor, borç harç da olsa en azından bir evini bir arabasını alabiliyordu. Bugün ise bırakın birikim yapıp ev araba almayı, bekar memurlar evlenemiyor, evliler geçinemiyor, emekliliği hak edenler emekli olamıyor, emekli olanlar ise insanca yaşayamıyor.
“Refah payı verilmeli, Yeniden Değerleme Oranı'nda zam yapılmalı”
Bu bir zam değil, bu olsa olsa cüz-i bir miktarda enflasyon düzeltmesidir. 7'nci dönem imzalanan toplu sözleşmede, nerdeyse hiçbirinde gerçekleşen enflasyon üzerinde bir anlaşmaya imza atılamamış, enflasyon altında kalan maaş zammı sonrası aradaki fark 6 ay gecikmeli olarak maaşlara yansıtılmıştır. Yeniden değerleme oranının yüzde 43,93 olduğu, asgari ücretin- bizce de yeterli olmasa da- yüzde 30 artırıldığı bir durumda kamu çalışanlarının maaşlarında yapılacak yüzde yapılacak 11,55’lik bir artışı asla ama asla kabul etmiyoruz. Kamu çalışanlarına, yapılacak bir yasal düzenleme ile en az yüzde 30 refah payı verilmek suretiyle toplamda yeniden değerleme oranı kadar bir artış yapılması gerekmektedir."
"Mobbing Kanunu çıkarılmasını talep ediyoruz"
Kaya, Kamu Birliği Konfederasyonu'nun taleplerini şöyle sıraladı:
"Bilindiği üzere 2023 yılı Temmuz ayında kamu çalışanlarının maaşlarına 8 bin 77 TL ilave ödeme yapılmış, ancak bu ödeme memur emeklilerine verilmediği gibi kök maaşa da eklenmediği için mevcut kamu çalışanlarının emekliliklerine de yansımamaktadır. Yapılacak yasal düzenleme ile bu sorunun çözülmesini, ilave ödemenin kök maaşa eklenmesini ve emekli kamu çalışanlarının da bu ilave ödemeden yararlandırılmasını talep ediyoruz.
“Bayram ikramiyesi, büyükşehir tazminatı istiyoruz”
Biz Kamu Birliği Konfederasyonu olarak tüm kamu çalışanlarına Ramazan ve Kurban Bayram’ında birer maaş ikramiye verilmesini talep ediyoruz.
Özellikle büyükşehirlerde yaşayan memurlar ev kiralarındaki artış ve hayat pahalılığı karşısında çok zor durumdalar. Kamu Birliği Konfederasyonu olarak büyükşehirlerde görev yapan tüm kamu çalışanlarına kalkınmada öncelikli bölge tazminatından az olmamak üzere Büyükşehir Tazminatı ödenmesini talep ediyoruz.
“Yardımlar insani yaşam endeksi dikkate alınarak belirlenmeli”
Kamu çalışanlarına verilen giyecek, yiyecek, aile, çocuk, doğum, ölüm, evlilik vb. sosyal yardımların insani yaşam endeksi dikkate alınarak yeniden belirlenmesini talep ediyoruz. Kamu Birliği Konfederasyonu olarak, daha önce sözü verilen birinci dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek göstergenin verilmesini talep ediyoruz.
“Banka maaş promosyon sözleşmeleri tek elden yapılsın”
Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın kaldırılmasını, mevcut personelin eğitim ve kadrolarına uygun diğer hizmet sınıflarına atanmasını talep ediyoruz. Sözleşmeli personelin kadroya geçme süresinin 3 1’den 1 1’e indirilmesini ve becayiş hakkı verilmesini talep ediyoruz. Kamuya alımlar ile görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında mülakatların kaldırılmasını talep ediyoruz. Mobbing Kanunu çıkarılmasını, kurumlarda Mobbing ile etkin bir şekilde mücadele edilmesini talep ediyoruz. Banka maaş promosyon sözleşmelerinin Cumhurbaşkanlığı veya görevlendireceği Bakanlık tarafından tek elden yapılmasını ve kurumlar arasındaki adaletin sağlanmasını talep ediyoruz. Şef, Müdür Yardımcısı ve Müdür kadrolarında görev yapan orta düzey yönetici personele 'görev ve makam tazminatı' verilmesini talep ediyoruz. Kamu mühendislerinin ve Teknik Hizmetler Sınıfı personelin mali haklarının yeniden düzenlenmesini, teknik sorumluluk tazminatı verilmesini talep ediyoruz. Eğitime hazırlık ödeneğinin tüm eğitim çalışanlarına verilmesini talep ediyoruz. Kamu çalışanlarının uğradığı şiddetin önüne geçilmesi için kurumların girişine x-ray cihazları konulmasını ve Kamu Çalışanlarına karşı şiddetin cezalarının artırılmasını talep ediyoruz. Sendika üyelik ve istifa işlemlerinin e-devlet sistemi üzerinden yapılmasını talep ediyoruz. Bu rakamlar, memurun yine açlık ve yoksulluk sınırı arasına sıkıştırıldığını gösteriyor."