Kadın girişimciler ‘İhracata İlham Veren Kadınlar Platformu’nda bir araya geliyor
İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR), ihracatı teşvik etmek amacıyla başlattığı ‘İhracata İlham Veren Kadınlar Platformu’ adlı program ile kadın girişimcileri 12 Kasım'da ikinci kez bir araya getiriyor.
Kadın girişimciler ‘İhracata İlham Veren Kadınlar Platformu’da bir araya geliyor. Program kapsamında ikincisi gerçekleştirilecek olan online panel, CNN Türk Spikeri Başak Şengül’ün moderatörlüğünde gerçekleşecek.
Programda, kendi başarı hikayelerini anlatacak olan girişimci kadınların yanı sıra, İHBİR Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Okutur, İHBİR Yönetim Kurulu Üyesi ve Reis Tarımsal Ürünler Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Üyesi Işılay Reis Yorgun, DEMSA Yönetim Kurulu Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan ve FAO destekçisi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilara Koçak gibi isimler de yer alacak.
Etkinlik öncesi açıklamalarda bulunan İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Üyesi Işılay Reis Yorgun, amaçlarının yol göstermek olduğunu söyledi.
İHBİR olarak gerçekleştirdikleri projeler ile farkındalık yaratarak Türkiye'nin ihracatına katkı sağlamaya çalıştıklarını vurgulayan Reis, Eylül ayında ilki gerçekleşen ‘İhracata İlham Veren Kadınlar' online söyleşi programı hakkında şunları söyledi: “Girişimcilik ruhuyla inovatif ürünleri hayata geçiren, çalışan, üreten kadınlarımıza hem yol göstermek hem de onları cesaretlendirerek iş dünyasında ve ihracatta kadınlarımızın sayısını artırmak amacıyla düzenlediğimiz ilk söyleşimiz çok verimli geçti. 12 Kasım Perşembe günü ikinci online söyleşimizi gerçekleştireceğiz.”
"Gıda sektöründe kadınlarımızın sayısı artmalı"
Kadın girişimcilerin özellikle gıda sektöründe daha ön planda olması ve sayılarının artması gerektiğine dikkat çeken Işılay Reis Yorgun, “Ülkemizin verimli topraklarında yetişen yerli ve milli ürünlerimizden elde edilen çok kıymetli ürünlerin üretim sürecinden ihracat aşamasına kadar gösterilen özveriyi aynı zamanda ekonomik bir değer haline dönüştürmek üzere bu ürünlerin tanıtımı ile üretken ve vizyon sahibi kadın girişimcilerimizin ülke ihracatına katkılarını maksimum düzeye çıkarmak adına İHBİR olarak bu proje kapsamında çok değerli profesyonellerin mentörlüğünde tüm kadınlarımızı ihracat yapmaya teşvik ediyoruz. Girişimci kadınlarımızın öncelikle yaptıkları işlerin ne kadar kıymetli olduğunu fark etmelerini isterim. Önemli olan bu özel ürünlerin, katma değerli olmasını sağlayarak ön plana çıkarmaktır. Güçlü markalar stratejilerle desteklenerek fark yaratan ürünlerle başarıya ulaşır.” şeklinde konuştu.
"Markaların hikayeleri, onları somutlaştırır"
Eylül ayında gerçekleşen ilk söyleşinin ardından genel olarak markalaşma konusu üzerinde durulduğunu belirten Reis, şunları söyledi: “Markaların logoları, sloganları, renkleri kadar önemli olan bir etken de onların hikayeleridir. Markaların hikayeleri, onları somutlaştırır. Elle tutulacakmış gibi duygusal bir bağ kurmamıza yardım eder. Marka hikayeniz işe başlangıcınız, kuruluş hikayeniz ve yaşadıklarınız ile birlikte oluşur. Bunları düşünürken ve marka olgunuzu ortaya koyarken geniş bir perspektiften bakarak daima ileriyi düşünerek markanızın çizgisini belirlersiniz. Markalaşmak bir ürünün farklılaşarak öne çıkması, kabul görmesi ve tercih edilmesidir. Markalaşma sürecinin ilk adımı; bilinmektir, bunun için ismi duyurmak gerekir. Markanızın prensiplerini, politikasını iyi belirlemeniz gerekir. Tüketicinizi sadece ürün yapıp satarak memnun etmenin ötesinde, ürünlerin yaşamda nelere faydalı olabilecekleri konusunda çalışmalar gerçekleştirilmelidir. Kaliteli ürün yapmak çok önemli, ancak işini seven çalışanlarla beraber yapılan kaliteli ürünler, marka oluyor.”
“Markaların başarıları topluma olan faydalarıyla belirleniyor”
"Şirketin ya da markaların başarıları artık sadece ticari büyüklükleri ile değil topluma hangi oranda fayda sağladıklarıyla ölçülüyor" diyen Işılay Reis Yorgun, “Tüketiciler hizmetlerinden ve ürünlerinden yararlandıkları kurumların daha yaşanabilir bir dünya için çalışma yapmalarını bekliyor. Bu çerçevede Kurumsal Sosyal Sorumluluklarını yerine getiren şirketlerin markaları akıllarda daha çok kalıyor. Ülkesine olan sorumluluklarını yerine getiren şirketlerin itibarları artmakta ve markalarına da daha fazla güven duyulmaktadır. Sadece üretmek ve ürettiğinizi rafa koymak yeterli değil, müşterinizi iyi anlamak, tüketicilerin beklentilerini iyi analiz etmek gerekir. Rekabette avantaj sağlamanın ve pazarda iyi konumda bulunmanın yolu; yeni müşteriler elde etmenin yanı sıra mevcut müşterilerin de markaya sadakatini artırmak.” ifadelerinde bulundu.
Reis, “Geleceği planlamanın en iyi yolu onu tasarlamaktır. Kendimize koyduğumuz hedeflerle başarıya ulaştığımıza inanıyorum. Hayatta kalmayı en güçlü olanlar değil, değişime ayak uyduranlar başarır. Bu yüzden hayatı akışına bırakmak yerine çalışarak ve üreterek inovasyonu her daim yaşamalıyız. Geleceğimiz ile ilgili dönüm noktasını ancak kendimiz belirleyebiliriz. En uzun yol bir adımla başlar. Her zorluğun muhakkak bir çıkış yolu olduğunu bilelim.” dedi.