İTO Başkanı Avdagiç'ten enflasyon muhasebesine eleştiri: Yeni yatırımlar askıya alınabilir
İTO Başkanı Avdagiç, enflasyon düzeltmesinin KOBİ’leri gelirleri yerine ‘yatırımlarından’ vergi verir hale getirdiğine dikkat çekerek, “Yatırım yapmış ve satış geliri henüz oluşmayan bir şirketten vergi tahakkuk ettirilmesi vergide adalete uymaz. Sırf enfl asyon düzeltmesi vergisinden dolayı, yeni yatırım yapacak şirketler yatırımlarını askıya alabilirler” dedi.
MERVE YİĞİTCAN - İSTANBUL
Türkiye’deki işletmelerinin yaklaşık yüzde 40’ını temsil eden İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, 2024 yılı ikinci dönem enflasyon muhasebesinin firmaları olumsuz etkilediğini belirterek, “Devam eden yatırımlar için enflasyon muhasebesi yapılarak vergi doğuyor. Bu, işletmeleri finansal açıdan zora sokacak bir durum. Şirketlerin başkaca gelirleri yoksa, yapılan yatırımdan kaynaklanan ve enflasyon muhasebesi sonucu oluşacak verginin doğmaması gerekir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bir tebliğ ile bu konuya açıklık getirmesi isabetli olacaktır” ifadelerini kullandı.
Avdagiç, EKONOMİ’ye yaptığı açıklama ile kamuoyunda enflasyon muhasebesi olarak bilinen enflasyon düzeltmesi sisteminin vergi matrahını gerçeklikten uzaklaştıran şekilde artırmayacak ve ilave vergi etkisi olmayacak şekilde düzenlenmesi talebinde bulundu.
Avdagiç, özellikle istihdam ve katma değer üretecek işletmelerin kapsam dışında tutulmasının çok önemli olduğunu vurguladı.
Avdagiç, enflasyon düzeltmesinin KOBİ’leri ‘faaliyetten doğmayan kâr’ üzerinden bir vergi yüküyle karşı karşıya bıraktığını söyledi.
Düzeltmeye ‘ciro sınırı’ önerisi
Enflasyon düzeltmesinin KOBİ’lerin hem vergisel hem de muhasebe süreçlerini yönetilebilir olmaktan çıkardığını kaydeden Avdagiç, “KOBİ’lerin, gelirleri yerine ‘yatırımlarından’ vergi verir hale gelmeleri önlenmelidir” diye konuştu. Avdagiç, firmaların bu ay verecekleri geçici vergi beyannamelerindeki enflasyon düzeltme farklarının vergisel sonuç doğuracak şekilde uygulanmasının özellikle KOBİ’leri çok zorlayacağını vurguladı.
Avdagiç, şöyle devam etti: “Geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesinin yapılmaması ve bilanço verilmemesi Odamıza üye yüzbinlerce KOBİ’yi rahatlatır. Düzenleme yılda bir kere yapılmalı ve vergi etkisi olmamalı. İlave vergi ve içinden çıkılmaz iş yükünü artırıp şirketler ve özellikle KOBİ’ler çaresiz bırakmamalı. Elbette ki konu tek başına bu uygulamanın yıl sonuna ertelenmesi de değil. En önemlisi; yatırım yapmış ve yatırım konusuyla ilgili satış geliri henüz oluşmayan bir şirkete vergi tahakkuk edilmesi gibi bir takım sıkıntılı konuların da kalıcı olarak bertaraf edilmesi şarttır. Aksi halde söz konusu yatırımlara hem büyük zarar gelebilir hem de sırf enfl asyon düzeltmesi vergisinden dolayı, yeni yatırım yapacak olan şirketler söz konusu yatırımlarını askıya alabilirler.”
Avdagiç, enflasyon düzeltmesi uygulamasına ciro sınırı getirilmesinin de bir çözüm olabileceğini belirterek, “2023 cirosu örneğin 500 milyon TL’nin altında olan firmalar bu kapsamdan muaf tutulabilir” önerisinde bulundu.
Ortak sorun enflasyon muhasebesi
Avdagiç, “Yatırım yapmış ve satış geliri henüz oluşmayan bir şirketten vergi tahakkuk ettirilmesi vergide adalete uymaz. Satış geliri olmayan, yatırıma konu fatura kesmemiş firma başkaca geliri yoksa vergiyi neyle ödeyecek” diye sordu. Avdagiç, bir örnek vererek, 100 milyon liralık makina ve teçhizata sahip bir firmanın bir tane fatura kesmemiş olsa bile düzeltme farkı ile bu duran varlık için yaklaşık 5 milyon lira vergi ödeyeceğini belirtti. Türkiye’deki şirketlerin yüzde 40’ının İTO’ya üye olduğunu, hacim olarak daha da büyük bir oranını temsil ettiklerini belirten
Avdagiç, “Açıkça ifade etmeliyim ki üyelerimizin ortak sorun paydası enflasyon muhasebesi. Üyelerimizden bu konuda çok sayıda mesajlar alıyoruz. Ümit ediyoruz bu konuda bir mesafe alınır” değerlendirmesinde bulundu.